"Ergenekon davası çok önemli"

BRÜKSEL (İHA) - Avrupa Parlamentosu Türkiye raportörü Hollandalı Ria Oomen-Ruijten tarafından parlamentoya sunulacak olan '2008 Türkiye Raporu' taslağında, Ergenekon'dan azınlıklara, 301. Madde'den terör örgütü PKK'ya değin pek çok konuya değiniliyor.

Rapor taslağı açıklandıktan sonra ilk olarak İHA'ya konuşan Oomen-Ruijten, raporun en önemli vurgusunun Kopenhag siyasi kriterleri çerçevesinde yapılması beklenen reformlar olduğunu ifade etti.

Rapordaki yorumların ayağı yere basan, adil ifadeler olduğunu belirten Oomen-Ruijten, Türk hükümetinin siyaset ve yargı reformlarını gerçekleştirmeye söz verdiğini hatırlatarak, hükümete 'Lütfen, verdiğiniz sözü tutun ve reformdan yana olduğunuzu kanıtlayın" mesajı gönderdi.

"MUHALEFET REFORMLAR KONUSUNDA HÜKÜMETLE İŞBİRLİĞİ YAPMALI"
Hükümetin yanı sıra muhalefetten de beklentilerini dile getiren Oomen-Ruijten, CHP'yi kastederek hükümetle reform konusunda işbirliğinden yana bir tavır sergilenmesini istedi.

Raporda sivil anayasa ve askeri kurumlar üzerinde sivil kontrol konularına ağırlıklı olarak yer veren Oomen-Ruijten, bu çerçevede Ergenekon davası ile ilgili olarak şunları söyledi: "Ergenekon bizden çok Türkiye'nin kendisi için önemlidir. Yapılan inceleme ve sorgulamaların uluslararsı standartlarda devam etmesi ve adil yargılanmanın sağlanmasını talep ediyoruz. Şunu söylemek mümkün ki bizim için yargı reformlarının tamamlanması ve yargının dönüştürülmesi, Ergenekon davasının doğru ve başarılı yürütülmesi ile son derece ilişkilidir. Ergenekon davası son derece önemli bir konu. Sivil anayasa ve asker üzerinde sivil kontrol konularıyla Ergenekon davasını doğrudan paralellendirmek ve bağlantılandırmak istemiyorum ama raporda da belirttiğim üzere politik kriterlerin yerine gelmesi için reformlar devam etmeli. Özellikle de yargı reformları bu noktada hayati derecede önemli. Hukukun üstünlüğü, yolsuzlukla mücadele, sivil hakların iyileştirilmesi gibi unsurlar Türk toplumu tarafından erişilmesi gereken noktalar. Bunlar Türkiye'nin modern, çağdaş hayat kalitesi ve refah düzeyi yüksek bir toplum olması için elzem konular. Eğer devlet bu alanlarda toplumun refahını istiyorsa hükümet ve
muhalefet birlikte çalışmak zorundadır."

RAPORDA DEĞİNİLEN DİĞER KONULAR
Raporda ayrıca, başörtüsü tartışmaları nedeniyle sekteye uğrayan sivil anayasa çalışmalarının devam etmesi bekleniyor ve Ombudsmanlık oluşturulması için hala bir adım atılmamış olması eleştiriliyor.

Raporda, 301. Madde'de yapılan değişiklikler yetersiz bulunurken TBMM İnsan Hakları Komisyonu'nun Hrant Dink suikasti ve işkence konularındaki çalışmalarından takdirle bahsediliyor.

Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin'in, Metris Cezaevi'nde işkenceyle öldürülen Engin Çeber'in ailesinden devlet adına özür dilemesinin de olumlu olarak not edildiği raporda, Kürt kökenli vatandaşlara ekonomik ve sosyal anlamda haklarının tam anlamıyla sağlanması gerektiği ifade ediliyor.

Bu arada DTP'li milletvekillerinin de kendilerini, terör örgütü PKK'dan tümüyle ayrı bir noktaya koymaları istenilen raporda, namus cinayetlerindeki artışa dikkat çekiliyor ve bu konuda önlem alınması gerektiği belirtiliyor.

Kıbrıs konusunda ise BM çözümü destekleniyor ve liderlerin yüzyüze görüşmeleri memnuniyetle karşılanıyor. Türkiye-Ermenistan ilişkileri noktasında Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün Erivan'a yaptığı ziyaretin olumlu karşılandığı belirtilen raporda son olarak Türkiye'nin enerji konusundaki önemi vurgulanıyor ve Türkiye'nin AB'nin enerji güvenliği açısından oynacağı rolden bahsediliyor.