''Ergenekon'' sanıklarının telefon irtibatı

İkinci "Ergenekon" davası kapsamında tutuklu yargılanan eski Özel Harekat Dairesi Başkanvekili İbrahim Şahin ile birinci "Ergenekon" davasının tutuklu sanığı emekli Yüzbaşı Muzaffer Tekin arasındaki en son telefon irtibatının, Tekin gözaltına alınmadan bir gün önce olduğu belirtildi.

İkinci "Ergenekon" davasında bakan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinin ara kararı üzerine, İstanbul Emniyet Müdürlüğü tarafından sanıklardan İbrahim Şahin ve Fatma Cengiz'in tutuklanmadan önceki 3 aylık telefon dökümlerinin, sanıkların ifadeleri ışığında yapılan teknik analizi mahkeme gönderildi.

Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünce hazırlanan 62 sayfalık tutanakta, Şahin ve Cengiz'in telefon rehber kayıtları, ilgili celseleri ve telefon dökümlerini içeren 2 adet CD'nin incelendiği kaydedildi.

Tutanağa göre, Şahin'in 5 Nisan 2011 tarihli sorgusunda, tutuklanmadan son 3 yıldır Muzaffer Tekin ile görüşmesinin olmadığını beyan ettiği, ancak yapılan HTS çalışmasında Şahin'in 532 ile başlayan telefon numarası ile Muzaffer Tekin'in 532 ile başlayan numarasının 23 Temmuz 2006 ve 15 Mayıs 2007 tarihleri arasında 43 adet "aradı", "arandı", "mesaj aldı", "mesaj attı" şeklinde kaydının bulunduğu belirtildi.

Tutanakta, Şahin'in 539'lu numarası ile Muzaffer Tekin'in 532'li numarası arasında da 03 Mart 2007'den 14 Haziran 2007'ye kadar da 24 adet "aradı", "arandı", "mesaj aldı", "mesaj attı" şeklinde kayıt olduğu tespit edildi.

Ayrıca Tekin'in 15 Haziran 2007 tarihinde Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü görevlilerince gözaltına alındığı, çıkarıldığı mahkemece de 19 Haziran 2007'de tutuklandığı hatırlatılan tutanakta, Şahin ile Tekin'in en son irtibatının HTS dökümlerine göre 14 Haziran 2007 olduğunun tespit edildiği kaydedildi.

Yazıda, "Dolayısıyla İbrahim Şahin'in, Muzaffer Tekin'in gözaltına alındığı günün bir gün öncesine kadar görüşme yaptığı anlaşılmıştır" ifadelerine yer verildi.

Yine Şahin'in tutuksuz yargılanan CHP Milletvekili Sinan Aydın Aygün ile görüşmesinin bulunmadığını beyan ettiği belirtilen yazıda, ancak yapılan HTS çalışmasında Şahin'in 532'li numarası ile Sinan Aydın Aygün'ün 532'li numarası arasında 12 Eylül 2007 ve 28 Ağustos 2008 tarihlerinde 2 adet "aradı", "arandı" şeklinde kaydın olduğu vurgulandı.