Bebeğin çok küçük olması engel değildir. Aksine, yaşı küçük bebeklerin ağrı eşiği daha yüksek olduğu için ağrıya karşı büyük çocuklara göre daha dayanıklıdırlar. Sünnet işlemindeki ağrı kesinlikle bebeklerin dayanamayacağı bir ağrı değildir. Ürolog Op. Dr. Turab Ulaşoğlu konu hakkında bilgiler verdi.
Halk arasında, bebekken sünnet olanların ileride tekrar sünnet olması gerektiğine dair bir kanı vardır. Bu kesinlikle doğru değildir. Sünnet derisi, tecrübeli ellerde, uygun miktarda ve doğru şekilde kesildiyse böyle bir risk yoktur. Ancak bebeklik dönemi boyunca, kalın yağ dokularının cildi ittirmesine bağlı olarak, pipi etrafında cilt katlantısı görülür. Bu görünüm, bebek pipisi için tamamen normaldir ve çocuk büyüdükçe ailelerin alıştığı pipi şekline kavuşur.
Pipi ucunun çok dar olması durumu, yani fimozis (Bitik), sünnet işlemini zorlaştırmaz. Uyuşturma işleminden sonra pipi ucu açıldığı için bebeğe ek bir acı da vermez. Bu bebeklerde sünnet sonrasında kızarıklık ve kabuk bağlama biraz daha fazla görülür.
Ek bir hastalığı (örneğin nörolojik bozukluklar, ciddi kalp-akciğer hastalığı) olmadığı müddetçe ağlamaya bağlı olarak nefessiz kalma ve ölüm görülmez. Normal bir bebek, ağlarken çok kısa süreyle nefesini tutsa bile sonunda mutlaka nefes almaya devam edecektir.
Sünnetten sonraki 2. günden itibaren her gün duş aldırabilirsiniz.