HABER

Erkek öğrenciler daha fazla 'akran zorbalığı'na maruz kalıyor

MİLLİ Eğitim Bakanlığı Ölçme Değerlendirme ve Sınav Hizmetleri Genel Müdürlüğü'nün 'Akademik Becerilerin İzlenmesi ve Değerlendirilmesi' (ABİDE) projesinin '4'üncü Sınıflar 2018 Raporu'na göre erkek öğrenciler, kız öğrencilere göre daha fazla 'akran zorbalığı'na maruz kalıyor.

Aslıhan ALTAY KARATAŞ/ANKARA, (DHA) - MİLLİ Eğitim Bakanlığı Ölçme Değerlendirme ve Sınav Hizmetleri Genel Müdürlüğü'nün 'Akademik Becerilerin İzlenmesi ve Değerlendirilmesi' (ABİDE) projesinin '4'üncü Sınıflar 2018 Raporu'na göre erkek öğrenciler, kız öğrencilere göre daha fazla 'akran zorbalığı'na maruz kalıyor.
ABİDE 4'üncü sınıflar raporunda eğitim sisteminin genel durumu ortaya konuldu. Öğrencilerin Türkçe, Matematik, Fen Bilimleri ve Sosyal Bilgiler alanlarındaki yeterlik düzeyleri tespit edilirken, akademik becerileri ile ilişkili etmenler de değerlendirmeye alındı. Öğrencilerin, Türkçe alanındaki yeterlilik düzeyine göre yapılan değerlendirmede en yüksek başarı Doğu Marmara ve Batı Anadolu'da, en düşük başarı Doğu Anadolu, Kuzeydoğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu'da, matematik alanında en yüksek başarı Batı Anadolu, Doğu Marmara ve Ege, en düşük başarı Doğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu, Kuzeydoğu Anadolu ve Doğu Karadeniz'de, fen bilimleri alanında en yüksek başarı Batı Marmara, Orta Anadolu, Ege ve Doğu Marmara, en düşük başarı Doğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu ve Kuzeydoğu Anadolu’da, sosyal bilgiler alanında en yüksek başarı Batı Marmara, Orta Anadolu, Ege, Doğu Marmara ve Batı Anadolu, en düşük başarı ise Doğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu ve Kuzeydoğu Anadolu'da tespit edildi.
EN YAYGIN ZORBALIK 'ALAY EDİLME' VE 'OYUN DIŞINDA BIRAKILMA'
Araştırma kapsamında öğrencilerin akran zorbalığına maruz kalma durumları da incelenirken, bu yaş grubunda en sık maruz kaldıkları davranışların 'alay edilme' ve 'oyunların dışında bırakılma' olduğu belirlendi. Erkek öğrencilerin kız öğrencilere göre daha fazla akran zorbalığına maruz kaldıkları da görüldü. Sonuçlar analiz edildiğinde, öğrencilerin okumaya ayırdıkları süre arttıkça puan ortalamalarının da arttığı tespit edildi. En yüksek ortalamanın, kitap okuma süresi 10 saatten fazla olan öğrencilerde, en düşük ortalamanın ise 1 saatten az kitap okuyan öğrencilerde olduğu belirlendi. Evdeki kitap sayısı arttıkça öğrenci başarılarının da arttığı tespit edilirken, kendisine ait bilgisayarı, çalışma masası, odası ve internet bağlantısı olan öğrencilerin puan ortalamalarının, olmayan öğrencilere göre daha yüksek olduğu belirlendi. Benzer şekilde kütüphanesi bulunan okulların ortalamasının, kütüphanesi bulunmayan okulların ortalamasından daha yüksek olduğu görüldü.
EN DÜŞÜK ORTALAMA YENİ BAŞLAYAN ÖĞRETMENLERDE
Analiz sonuçlarına bakıldığında, öğretmen açığı yaşamayan okulların öğrencilerinin bütün alanlardaki ortalaması, öğretmen açığı yaşayan okulların ortalamasından daha yüksek çıktı. Çalışma süresi üzerinden yapılan değerlendirmede öğretmenin çalışma süresi arttıkça öğrencilerin ortalama puanlarının da artma eğilimi içinde olduğu belirlendi. Ortalaması en yüksek olan öğrenciler, çalışma süresi 26 yıl ve üzeri olan öğretmenlerin, en düşük ortalaması olan öğrenciler ise 1-5 yıl çalışma süresine sahip öğretmenlerin oldu. Eğitim durumu ve mesleki doyum arasındaki ilişki incelendiğinde, öğretmenlerin eğitim durumu yükseldikçe mesleki doyumlarının düştüğü görüldü. Ön lisans mezunu öğretmenlerin mesleki doyum indeks puan ortalamaları, lisans mezunu öğretmenlerden yüksek çıktı. Çalışma süresi ve mesleki doyum arasındaki ilişkiye bakıldığında ise, mesleğin ilk yıllarından başlayarak çalışma süresi attıkça mesleki doyumun azaldığı ve en düşük noktaya 11-15 yıl kıdeme sahip öğretmenlerde ulaştığı tespit edildi. Daha sonra mesleki doyumun tekrar artmaya başladığı, en yüksek ortalama değerine ise 26 yıl ve üstü kıdeme sahip öğretmenlerde ulaştığı belirlendi.
TEK ÇOCUKLU AİLELER DAHA ÇOK DESTEK VERİYOR
Sınıf öğretmenliğinden mezun olan öğretmenlerin öğrencilerinin ortalama puanlarının diğer alanlardan mezun öğretmenlerin öğrencilerinkinden daha yüksek olduğu görüldü. Okul yöneticileri açısından yapılan değerlendirmede ise; en az bir mesleki etkinliğe katılan yöneticilerin okullarının puan ortalaması, hiç etkinliğe katılmayan yöneticilerin okullarının ortalamalarından daha yüksek çıktı. Ailenin destekleyici tutumuna ilişkin ortalama puanlara bakıldığında, en yüksek ortalamanın tek çocuk olan ailelerde gözlendiği ortaya çıktı. Ailenin destekleyici tutumuna ilişkin indeks puanları evdeki çocuk sayısı yükseldikçe düştü.

En Çok Aranan Haberler