Sünnet düğünleri, bu memleketin penisi yüceltme törenleridir; o sünnetlik bastonları, o kral tacları, hediye gelen o oyuncak tabancalar, o davullar, zurnalar, türk bayrakları ve penise okutulan mevlütler… Aile de bu törenle birlikte çocuklarının bu ilk erkeklik adımını vatana ve millete duyurmuş olur. Bu törenin tam manasını ergenlik çağına gelince varacak olan erkek çocuğu yaşamı boyunca penisiyle düşünecek, penisiyle hareket edecek ve penisiyle erkeklik varoluşunu tamamlayacaktır.
Kız çocuklarının ilk reglleri utanç ve gizlilik içerisinde iken erkeğin sünneti tüm aleme gururla duyurulur.
Asker düğünleri ise, erkeğin ana kucağından asker ocağına geçişini sembolize eden, erkekliğin kutsandığı törenlerin ikincisidir. Havaya sıkılan kurşunlarla, çekilen halaylarla, kornalı bayraklı konvoylarla ve ”en büyük asker bizim asker” sloganlarıyla hal-i hazır asker, kadınların gözyaşları arasında silahlı birliğe teslim edilir. Burada kadının rolü ”bekleyen, yol gözleyen” iken, erkeğin rolü ”vatanı düşmanlara karşı koruyacak yegane güç”tür. Yani, ülkenin korunması da, tıpkı kadının ‘namus’unun erkeğe emanet edilmesi gibi yine erkeğe bırakılmıştır. Erkek, bu askerlik sürecinde silah kullanmayı, insan öldürmeyi, itaat etmeyi, emir vermeyi, acımasız olmayı öğrenir.
Evlilik düğünleri, kadının namusunun ve kullanım haklarının babanın, imamın ve devletin taahhütüyle kocaya devretme törenleridir. Bu kullanım hakları çocuk yapma ve yetiştirme, cinsel ihtiyacın giderilmesi ve ev işi hizmetlerinin giderilmesi başlıkları altında da toplanabilir.
Yazının daha detaylı orijinal hali için: http://dunyalilar.org/erkekligi-kutsama-torenleri-sunnet-asker-ve-evlilik-dugunleri.html