Programı geliştirmek için çabalayan bilim adamları 500 hamile kadından aldıkları kan örneklerindeki hormon seviyelerini inceliyor. Newcastle Üniversitesi'nden Roger Smith, "Hormonların hamile kadınların bedenlerinde ne gibi değişikliklere uğradığına dair denklemler geliştiriyoruz. Bu denklemleri doğru şekilde kurduğumuzda ilk baştan itibaren gebeliklerin sonuçlarını izleyebileceğiz. Risk altındaki gebelikleri belirleyip diğerlerini tıbbi müdahaleden uzak mutlu bir gebelik yaşamaları konusunda haberdar edeceğiz" dedi.
Yeni program kapsamında Profesör Smith, Melbourne Üniversitesi biyomedikal mühendisi David Smith ile denklemleri bilgisayar programına çevirmenin yollarını arıyor. İkili, bir gün tüm dünyadaki doğum uzmanlarının kan testleri ve ultrasonlardan elde edilen bilgilere katkıda bulunarak, erken doğum riski taşıyan kadınları belirleyebileceklerini umuyor. Profesör Smith, "Şu an bir kadının risk altında olup olmadığını, daha önce erken doğum yapıp yapmadığını sorarak tahmin edebiliyoruz" şeklinde konuştu.
Dünya çapında yapılan bir başka araştırmada ise, erken doğum riski taşıyan kadınlara hamilelikte progesteron verilmesiyle doğumun ertelenip ertelenemeyeceği araştırılıyor. Her yıl 17 bin Avustralyalı bebek erken doğumla dünyaya geliyor ve bunlardan bin 300'ü ölüyor. Hayatta kalan bebekler ise, zihinsel bozukluk, görme ve işitme problemleriyle karşı karşıya kalıyor ve zamanında doğan bebeklere nazaran 50 kat daha fazla felç olma riski taşıyor.
Newcastle Üniversitesi Anne ve Bebek Araştırma Merkezi yöneticisi de olan Profesör Smith, "Yoğun bakım doktorlarımız erken doğan bebeklerle ilgilenme konusunda gün geçtikçe iyileşirken, erken doğumu önleme adına henüz bir gelişme kaydedilmedi" dedi. Smith, bilgisayar programının annede görülen pre-eklampsi adı verilen çocuğun büyümesini engelleyen yüksek kan basıncı durumunu da tahmin edebileceğini belirtti.
Öte yandan, projeye Ulusal Sağlık ve Tıbbi Araştırma Konseyi tarafından 380 bin dolar ayrıldı. Profesör Smith, iki yıl içinde programın çalışan bir modelini hazırlamayı umduklarını kaydetti.