İSTANBUL (İHA) - Ermenistan Dışişleri Bakanı Vartar Oskanyan, bir yandan Türkiye ile hiçbir koşul olmadan diyaloğa hazır olduklarını iddia ederken, bir yandan da geçmişe dikkat çekerek "Önceden yaşananları unutmamız mümkün değil" dedi.
Türk Ekonomik ve Sosyal Çalışmalar Vakfı ve Avrasya Sosyal ve Kültürel Geliştirme Birliği tarafından düzenlenen "Ermenistan'ın Dış Politikası ve Bölgesel Problemler" konulu konferansta bir konuşma yapan Ermenistan Dışişleri Bakanı Vartan Oskanyan, Türkiye ile Ermenistan ilişkilerinin her zaman iyi gelişemediğini, ancak tarih ve coğrafya itibariyle iki ülkenin komşu olmaya devam edeceğini belirtti. Ermenistan ile Türkiye arasında geçmişte yaşanan bir takım sıkıntılar ve acıların pek çok alanda kendini gösterdiğini vurgulayan Oskanyan, iki ülke arasındaki mesafenin geleceklerine de mesafe açtığını kaydetti.
ERMENİSTAN İLE TÜRKİYE İLİŞKİLERİ Bakanlığının Ağrı'ya çok yakın olduğunu belirten Oskanyan, "Ağrı Dağı'na neredeyse dokunabilecek mesafede duruyoruz. Ağrı Dağı, Türkiye ile Ermenistan ilişkilerini hatırlatıyor. Bütün bu ilişkiler sanki Ağrı Dağı'nda gizli. Yeni yapıların, yeni çerçevelerin oluştuğunu görüyoruz. Biz de Kafkasların yüreğinde bu tür çabaları yakından takip ettiğimiz zaman, ciddi adımlar atabileceğimizi görüyoruz. Geçmişteki çatışmaları ve ihtilafları aşabileceğimizi görüyoruz. Bununla da kalmayıp, tarih ve coğrafya bize çok önemli adımlar atabileceğimizi gösteriyor" diye konuştu.
Türkiye ve Ermenistan'ın komşu olması faktörünün bir kenara itilebileceğini, ancak bunun değiştirilemeyeceğini hatırlatan Oskanyan, "Benim büyükannem Maraş'ta yaşarken, komşularının çok önemli olduğunu ve komşuları ile arasındaki ilişkilerin geliştirilmesi gerektiğini söylerdi. Bu ülkeler için de geçerli. Bunu da kendi egemenliklerimiz çerçevesinde yapmalıyız" ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin siyasi ve ekonomik alanda Azerbaycan'la olan ilişkilerine müdahale etmek istemediklerini vurgulayan Oskanyan, "Biz bu yakınlığın taraftarıyız, ancak yine de diyaloğa açığız. İstikrar açısından dengesizliklerin oradan kaldırılması gerektiğini düşünüyoruz. Eğer kanallar açılmazsa, herkesin aklında geçmişten kaynaklanan sıkıntılar dolaşmaya devam edecek. Belki de birileri bu sıkıntıların ortadan kaldırılmasını istemiyor. Bizi ayıran geçmiş hatıralardan kurtulmamız gerekiyor" dedi.
Ermenistan'ın bunun için Türkiye ile hiçbir koşul olmadan diyaloğa hazır olduğunu söyleyen Oskanyan, "Tabi Ermenistan geçmişte yaşananları unutacak değil. Soykırım yaklaşımı daha somut bir hale geldi. Böyle bir tartışmanın başlatılması Ermenistan için çok önemli. Açık ilişkiler çok önemli. Belki yavaş ve istikrarlı biçimde güvenin oluşturulmasına katkıda bulunacaktır" diye konuştu.
KARABAĞ SORUNU Ermenistan'la Azerbaycan ilişkilerinin rehin tutulduğuna dikkat çeken Oskanyan, "Dağlık Karabağ hiçbir zaman Azerbaycan'ın bağımsız bölgesi olmamıştır. Sovyetler Birliği döneminde de olmamıştır. 1923'te de bu yaşananları hatırlıyoruz. Sovyetler Birliği döneminde buradaki halkın hakları inkar edilmiştir. 12 yıl önce yeni bir kuşak oluşmuştur ve bütün dünya Sovyetler Birliği'nin kapandığını kabul etmektedir. Biz ilişkilerimizi belirlerken halklarımızın geleceğini de belirliyoruz. Gerçekçi bir yaklaşımda bulunmak zorundayız. Esneklik ve cesaret eksikliğini ortadan kaldırmalı ve yeni çözümler üretmek zorundayız" dedi.
ERMENİSTAN EKONOMİSİ Azerbaycan'ın Türkiye'yi bir konuda ikna ettiğine işaret eden Oskanyan, "Bu da, Ermenistan'ı abluka altına almak ve Ermenistan'ın ekonomisinin gelişmesini engellemektir. Ermenistan daha önce Dağlık Karabağ'dan taviz vermezken, taviz verme noktasına itilmiştir. Dünya kamuoyuna baktığımız zaman Ermenistan'ın konumunun ne kadar önemli olduğunu görebiliriz. Ermenistan'ın ekonomisi sanıldığı gibi çökme noktasına gelmemiştir. Bölgedeki diğer komşularımızın ekonomisine baktığımız zaman Ermenistan önde gitmektedir. Makro ekonomik göstergeler sürekli ilerlemeler kaydettiğimizi gösteriyor. Potansiyelimizi yerine getirmek için önümüzde uzun bir yol var" diye konuştu.
KARABAĞ SORUNUNDA TÜRKİYE'NİN ROLÜ Oskanyan, Ermenistan'ı kuşatma altına almak isteyenlerin olduğunu, ancak bu zorlukları aşacaklarını dile getirerek, "Eğer Türkiye de rolünü bölgesel bir rol olarak yerine getirecekse, Kafkasların güneyinde barışın ve güvenliğin korunması açısından taraflı bir politika güdecektir. Ermenistan saldırganlık politikasının içine girmeyecektir. Eğer ittifaklar sınırların ötesine geçebilirse, o zaman tek taraflı politika güdülmez" ifadelerini kullandı.
TESEV'in zihniyetleri değiştirmek için çağrıda bulunduğunu kaydeden Oskanyan, konuşmasını şu sözlerle noktaladı:
"İnsanlar belli politikalar çerçevesinde haklarını korumak için destek aramaktadır. Bu da hepimiz için doğru bir adım anlamına gelmektedir. Bölge insanları ve aralarındaki işbirliği Ermenistan'ın düşüncesine paraleldir. Ancak sorunların çözümü için bu işbirliğinin başlamasını beklemek, hiçbir işbirliği yapılmayacağını gösterir."