Efsane sanatçılarımızdan Ruhi Su'nun da seslendirdi türkünün sözleri oldukça anlamlı...
ÇAMDAN SAKIZ AKIYOR
Çamdan sakız akıyor
kız nişanlın bakıyor
koyundaki memeler
turunç olmuş kokuyor
o yana da dönder sar beni
bu yana da dönder sar beni
sağ yanımda yaram var
sol yana dönder beni
dama bulgur sererler
çıkma boyun görürler
saçın ibrişim teli
hançere bağ örerler
o yana dönder sar beni
bu yana da dönder sar beni
Sağ yanımda yaram var
sol yana dönder beni
armut dalda beş imiş
tan yerleri ışımış
annesi yorgan vermemiş de
kar memeler üşümüş
ah çinçini çinçini
öpem ağzın içini
öperken ısırmışım da
bağışlayın suçumu.
Bu türkü anonim ama biz onu İbrahim Tatlıses ile hatırlıyoruz.
kırmızı kurdele, kör olasan eminem
indim derelerine, bilmem nerelerine
kaytan bıyıklarımı, sürsem nerelerine
yavrum da sana ipek mendil alayım
indim derelerine, bilmem nerelerine
kaytan bıyıklarımı, sürsem nerelerine
yavrum da sana melez köynek alayım
indim derelerine, bilmem nerelerine
kaytan bıyıklarımı, sürsem nerelerine
Erzurumlu Emrah'ın bir şiiri fakat biz onu Cem Karaca'dan dinledik.
DEDİM DEDİ
Sabahtan uğradım ben bir fidana
Dedim mahmur musun, dedi ki yok yok
Ak elleri boğum boğum kınalı
Dedim bayram mıdır, dedi ki yok yok.
Dedim inci nedir, dedi dişimdir
Dedim kalem nedir, dedi kaşımdır
Dedim on beş nedir, dedi yaşımdır
Dedim daha var mı, dedi ki yok yok.
Dedim ölüm vardır, dedi aynımda
Dedim zulüm vardır, dedi boynumda
Dedim ak memeler, dedi koynumda
Dedim öpebilsem, dedi ki yok yok..
İçi fesat olanları ortaya çıkarabilecek bir yöresel türkümüz.
ENTARİSİ ALA BENZİYOR
Entarisi ala benziyor
Şeftalisi bala benziyor
Benim yarim bana benziyor
Olamaz ne çare o nişanlıdır
Kaytan bıyıklı delikanlıdır
Şekerli misin vay vay
Kaymaklı mısın vay vay
Sen de benim gibi
Sevdalı mısın vay vay
Entarisi biçim biçim
Ölüyorum senin için
Bekletme gel başın için
Olamaz ne çare o nişanlıdır
Kaytan bıyıklı delikanlıdır
Emin İngüs'ten geliyor...
KETEN GÖMLEK FİLFİLİ
Keten gömlek filfili nineler
Nereden aldın bu dili nineler
Bu dil buranın değil
Bu dil İstanbul dili nineler
Elvan elvan memeler
Kavuşmuyor düğmeler
Bugün günlerden salı
Yarim ireyhan dalı
Maşallah deyin ihvanlar
Digi digi dav dav digi dav dav
Keten gömlek murayı nineler
Satın mı aldın burayı nineler
Çok salınma sevdiğim nineler
Sana vermem sarayı nineler
Karacaoğlan bu işi biraz aşmış gibi :)
GÜZEL, NE GÜZEL OLMUŞSUN
Güzel, ne güzel olmuşsun
Görülmeyi, görülmeyi
Siyah zülfün halkalanmış
Örülmeyi örülmeyi
Bahçende gülün güllenmiş
Şeyda bülbülün dillenmiş
Koynunda memen kirlenmiş
Emilmeyi emilmeyi
Mendilin yudum, arıttım
Gülün dalında kuruttum
İsmin ne idi unuttum
Sorulmayı sorulmayı
Seğirttim ardından yettim
Eğildim yüzünden öptüm
Adın bilirdim unuttum
Çağırmayı çağırmayı
Benim yârim bana küsmüş
Zülfünü gerdana dökmüş
Muhabbeti benden kesmiş
Sevilmeyi sevilmeyi
Tokat'tan bir oyun havası bu. Evet yanlış duymadınız.
SIRA SIRA KARPUZLAR
sıra sıra karpuzlar
karpuz memeli kızlar
memesinden ısırdım
altın dişlerim sızlar
ay döndü yar döndü sevdim sevdim kim döndü
ay döndü yar döndü sevdim sevdim kim döndü
tarlanın keteklisi
gömleğin ipeklisi
sarıldıkca tat verir
kızların göbeklisi
Kütahya yöresinden über sözlü bir türkü. Bunu yazan abi ne düşündü de yazdı merak konusu tabi.
GAVUR RAHİMEM
arabası dört teker
ovalardan ot çeker
rahimede kıza sarılmayan
ölürde gider ah çeker
öperim bacakları
gavur rahimem dolduruve gucakları
demiryolu köstekli
gavur rahimem ablasından istekli
ayın önünde aydın
mapusda günler saydım
izin aldım varıyom
rahimem gözlerin aydın
o verdi de ben aldım
gavur rahimem gül memene aldandım
masa üstü örümcek
gavur rahimem eğilivese görüncek
kavak kavağa değdi
kavak ta boynunu eğdi
inkar etme rahime
göbekte göbeğe değdi
ilimonum muz gibi
gavur rahimem evlenmedik gız gibi
ilimonum portakal
gavur rahimem bir gece de bende kal
Şarkışla yöresinden Ali izzet Özkan'dan geliyor;
ŞU SAZIMA BİR DÜZEN VER
Şu sazıma bir düzen ver
Teller de muradın alsın
Gel beni bir tenhada gör
Diller de muradın alsın
Gel gidelim bizim ele
Düşmeyelim dilden dile
Diken sarmış gonca güle
Güller de muradın alsın
Bazı uğra bizim köye
Sana bakam doya doya
Dağ ceylanı in ovaya
Çöller de muradın alsın
Elinden tutup gezelim
Harman döşe gül dizelim
Kalem ver adın yazalım
Eller de muradın alsın
Kehribar benler gerdanda
Düzen düzmüş dane dane
Bazı bazı çık seyrana
Yollar da muradın alsın
Neşet Ertaş'tan dinleyebileceğiniz oldukça anlamlı bir türkü daha :)
KAMAYI ÇEKTİM
Kamayı çektim kından
Gel yakından yakından
Koynundaki gül memenin
Ben gelirim hakkından
Hovarda çapkın yarim
Sen söyle ben yazarım
Kollarıyın arası
Olsun benim mezarım
Kamayı vurdum yere
Yıkılsın kanlı dere
Kaytan bıyıklarımı
Sürsem memelerine
Merzifon'dan bir yöresel bir türkü.
ÇIKTIM KAVAK DALINA
Çıktım gavak dalına
Dalını budakladım
Annesinin yanında
Kızını gucakladım
Ey sarı gız sarı gız
Sen tavuk ol ben horoz
Sen orada ben burda
Duramıyom yalınız
Yaylanın çimeninde
Oğlaklar meleşiyor
(Koyunlar meleşiyor)
Yarimin dudakları
Benimle söyleşiyor
Karacaoğlan, Karacaoğlan...
ALA GÖZLERİNİ SEVDİĞİM DİLBER
ala gözlerini sevdiğim dilber
göster cemalini görmeye geldim
şeftalini derde derman dediler
gerçek mi sevdiğim sormaya geldim
gündüz hayallerim gece düşlerim
uyandıkça ağlamaya başlarım
sevdiğim üstünde uçan kuşların
tutup kanatların kırmaya geldim
senin aşkların gülmez dediler
ağlayıp yaşını silmez dediler
seni bir kez saran ölmez dediler
gerçek mi efendim sormaya geldim
senin işin yiyip içmek dediler
yaren ile konup göçmek dediler
göğsün cennet koynun uçmak dediler
hak nasip ederse görmeye geldim
mail oldum senin ince beline
canım kurban olsun tatlı diline
aşık olup senin hüsnün bağına
kırmızı güllerin dermeye geldim
karac'oğlan der ki işin doğrusu
gokte melek yerde huma yavrusu
söyleyim ben sana sözün doğrusu
soyunup koynuna girmeye geldim