Dehşete düşüren olay, Erzurum'un Yakutiye ilçesi Ömer Nasuhi Bilmen Mahallesi Cengiz Topel Caddesi'ndeki 4 katlı bir apartmanda meydana geldi. Ukrayna-Rusya savaşından sonra Türkiye’ye gelip Erzurum'a yerleşen Anastasia Emelianova, bir iş yerinde bilgi işlem personeli olarak çalışmaya başladı. Emelianova, yaklaşık 8 ay önce sosyal medya üzerinden bir kafede baristalık yapan Suriye uyruklu Nizar A. ile tanıştı. İkili arkadaş olup, sık sık görüşmeye başladı.
20 Eylül saat 23.00 sıralarında ikili arasında tartışma çıktı. Apartman sakinlerinin de duyduğu tartışmadan birkaç saat sonra Nizar A., alt kat komşusuna giderek Anastasia Emelianova’nın yaralandığını belirterek yardım istedi. 112 Acil Çağrı Merkezi'ne yapılan ihbar üzerine apartmana polis ve sağlık ekibi sevk edildi. Eve giren ekipler, Anastasia Emelianova'ın kan kaybından öldüğünü belirledi. Genç kadının cansız bedeni Erzurum Adli Tıp Kurumu'na kaldırılırken, Nizar A. ise İl Emniyet Müdürlüğü Cinayet ve Gasp Büro Amirliği ekipleri tarafından gözaltına alındı.
Nizar A., ifadesinde sevgilisinin kendisiyle 'Benimle ilgilenmiyorsun' diyerek tartıştığını, çıkan arbedede kırılan cam sehpanın bacağını kestiğini söyledi. Ancak polisin sorgusunda Nizar A., suçunu itiraf ederek, cam parçasını alıp, Anastasia Emelianova'yı bacağından yaraladığını söyledi. Emniyetteki işlemlerinin ardından Nizar A., sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Apartmanın 1'inci katında oturan Ahmet Erol, olay gecesi Nizar A.’nın kendisinden yardım istediğini belirterek şunları söyledi:
"20 Eylül günü, çarşambayı perşembeye bağlayan geceydi. Saat 02.10 sıralarında sakallı bir adam evin kapısını yumrukladı. 'Ayyaş falandır, yolu şaşırdı' diye düşünerek kapıyı açmadım. O sırada yoldan çöp arabası geçiyordu. Aracın sürücüsünü durdurduğunu gördüm. Tekrar gelip bizim kapıyı çalınca ben de 'ne oluyor, ne var' dedim. Bana 'Arkadaşımın kız kardeşi yaralı yardım eder misin?' dedi. Sağlıkçı olduğumu ve yaranın küçük olması halinde yardım edebileceğimi söyledim. 4'üncü kattaki evlerine çıktığımızda kapı açıktı. İçeriye girip kendimi riske atmadım, kapı eşiğinden baktığımda kanın pıhtılaştığını görünce kadının vefat ettiğini anladım. Şahıs içeriye girince ben de aşağı indim. Ağabeyime 'kapıyı çek dışarı çıkalım. Annemler uyuyor uyandırmayalım' dedim. İnerken polisi aradım. Benden önce zaten temizlik aracını süren arkadaş da aramış. Polisler geldi, arkadaşı gözaltına aldı, götürdüler. Hanımefendi Rus uyrukluymuş, giden arkadaş Suriyeliymiş. Sonradan ortaya çıktı ki sevgililermiş. İstanbul'a gidip evlenecekleri söylendi. Kadını ben hiç görmedim, adamı hiç tanımıyorum. Ev sahibinin söylediğine göre kadın tek yaşıyormuş. Bu zamana kadar sadece kızı görüyorlarmış ama erkek hiç yokmuş ortada."
(DHA)