Tıbbın babası olarak kabul edilen Hipokrat, eşek sütünün sağlık açısında faydalarına dikkat çeken ilk insanlardan biridir. Mısır Kraliçesi Kleopatra ise eşek sütünü kozmetik amaçlı kullanmış, Roma döneminde pek çok kadın yüzlerini eşek sütüyle yıkamıştır.
Faydaları bilimsel araştırmalar neticesinde kanıtlanmış olan eşek sütü, genellikle evcilleştirilmiş eşeklerden elde edilerek paketlenir. Günümüzde İtalya, İngiltere, Fransa, Almanya gibi ülkelerde eşek sütü üretiminin devlet tarafından teşvik edildiğini söyleyebilmek mümkündür. Hatta bu Avrupa ülkelerinde sadece cilt bakımında kullanılmak üzere süt elde etmek için kurulmuş eşek çiftlikleri dahi bulunmaktadır.
Miktar: 200 gram
Kalori (kcal): 84
Yağ (g): 2
Karbonhidrat (g): 12.2
Protein: (g): 4
Hem yetişkinlerin hem de çocukların tüketimine uygun olan eşek sütü, son derece doğal ve sağlıklı bir besin kaynağıdır. İçeriğinde potasyum, protein, fosfor, sodyum, kalsiyum, magnezyum gibi pek çok vitamin bulunur. Aktif bileşenleri, biyokimyasal yapısı ve pH değeri anne sütüyle benzerlik gösterir. Dolayısıyla emzirme döneminde yeterli miktarda süt üretemeyen anne, doktorun onayını almak kaydıyla bebeğe ek takviye olarak eşek sütü verebilir. Protein değeri anne sütüyle neredeyse aynı olmasına karşın yağ oranı anne sütüne nazaran biraz daha düşüktür. Ayrıca inek sütüne alerjisi olanlar için son derece uygundur.
Eşek sütü hangi hastalığa iyi gelir? Eşek sütünün ödem oluşumundan ateşli hastalıklara, zehirlenmelerden kapalı yaralara ve hatta burun kanamalarına kadar pek çok sağlık problemini iyileştirdiği bilinir. Aynı zamanda damar sertliği ve immün kökenli hastalıkların tedavi süresinde de sıklıkla tercih edilebilir. Ancak tüm bu faydalarını görebilmek için düzenli ve dengeli şekilde tüketilmesi önemlidir.
Düzenli eşek sütü tüketen kanser hastalarının kanserli hücrelerinde zamanla azalma gözlenir. Apoptoz yoluyla sağlıksız hücreleri öldürmeyi başaran eşek sütü özellikle akciğer, kolon, mide ve bağırsak kanserleri üzerinde olumlu bir etkiye sahiptir. Ayrıca kemoterapi nedeniyle ortaya çıkan yan etkilerin de en az düzeyde seyretmesini sağlar. Ancak her ihtimale karşı doktor onayı alınarak tüketilmesi en doğrusudur.
Eşek sütünün yüksek miktarda içerdiği lizozim ve laktoferrin maddeleri, antimikrobiyel özellik gösterek bağışıklık sistemini korumaya yardımcı olurlar. Yoğun mineral değerleri, esansiyel bileşenleri ve dengeli serum proteinleri vücut direncini artırır, hastalıklarla daha güçlü mücadele edebilen bir bünyeye sahip olmayı mümkün kılar. Özellikle kış dönemlerinde grip ve nezle gibi solunum yolu rahatsızlıklarından korunmak için eşek sütü tüketilebilir.
Eşek sütü, içeriğindeki E ve B vitaminleri sayesinde cilt üzerinde oluşan alerjik reaksiyonların ve yaraların iyileşmesini hızlandırır. Ayrıca hücreleri yenileyerek cildin daha parlak ve sağlıklı görünmesini destekler, kırışıklıkları giderir. Günümüzde eşek sütlü el kremleri, losyonlar ve bakım sabunları da satışa sunulmaktadır.
İyi bir omega 3 kaynağı olan eşek sütü, kan akışını düzenleyerek kalbin işlevini daha sağlıklı şekilde yerine getirmesini sağlar. Aritmi gibi kalp ritmi bozukluklarıyla birlikte çarpıntıları önler. Özellikle omega 3 ihtiyacının artış gösterdiği hamilelik dönemlerinde bebeğin kalp gelişimi açısından sıklıkla tüketilmesi önerilir.
Düşük kolestrol içeriği ve A, B, C vitaminleri sayesinde alerjik reaksiyonlara karşı etkilidir. Astıma ve bronşite neden olan mikrobik ajanların ve toksinlerin vücuttan uzaklaştırılmasına yardımcı olur. Kronik alerjilerin yarattığı solunum yolu şişliklerini ve kriz nöbetlerini en az düzeye indirir.
Zengin kalsiyum içeriğiyle diş sağlığını koruyan eşek sütü, aynı zamanda diş eti rahatsızlıklarının iyileşmesine de destek olur. Ayrıca gargara olarak kullanıldığında ağız yaralarına ve boğaz ağrılarına karşı da etkilidir. Ayrıca balgam söktürücü olduğu için sigara içenler de rahatlıkla tüketebilirler.
Tadı şekerli ve lezzetli olan eşek sütü, sade olarak tüketilebildiği gibi farklı tariflerin içerisine de eklenebilir. Damak zevkine göre ılık veya soğuk şekilde içmek de mümkündür. Ancak ılık içilmek istendiğinde dolaptan çıkarılarak 10 dakika kadar oda sıcaklığında bekletilmelidir. Çilek, çikolata veya bal gibi farklı besin seçenekleriyle zenginleştirilebilir. Böylelikle daha aromatik bir tat elde edilebilir. Ayrıca muhallebi, puding veya kazandibi gibi sütlü tatlıların içerisinde kullanılmaya da uygundur.
Peki kanser hastaları eşek sütünü nasıl içmeli? Eşek sütünün kansere faydaları daha çok çiğ olarak tüketildiğinde görülür. Çünkü tüm bileşenler ve besin değerleri ancak çiğ haliyle tüketildiğinde vücuda geçer ve kanser hücreleri zamanla yok olmaya başlar. Kanser hastalarında hazımsızlık ve kilo problemlerine yol açmaz. Ancak olası tepkimelere zemin hazırlamamak açısından doktor önerisini almakta fayda vardır.
Eşek sütü nasıl saklanır; Eşek sütü, buzdolabının dondurucu olmayan normal kısmında saklanabilir. Tabii burada önemli olan sütün daha önce dondurulmuş olup olmadığıdır. Donmuş olan süt bir süre sonra besin değerlerinin %3'lük kısmını kaybeder. Hijyenik ortamlarda taze olarak sağılmış olan eşek sütü ise dolap ortamında 1 haftaya kadar besin değerlerini korur. Açık alanda veya oda sıcaklığında bekletilmesi sütün kısa sürede bozulmamasına sebebiyet verir.
Eşek sütünün bebeklere ve çocuklara verilmesinde hiçbir sakınca yoktur. Aksine anne sütü ile eşdeğer düzeyde olduğu için daha sağlıklı ve dirençli olmalarına yardım eder. Yeni doğan bebeklerin yaşamsal fonksiyonlarını destekleyerek astım, tüberküloz, boğaz yolu enfeksiyonu ve solunum yolu hastalıkları gibi olası sağlık problemlerinin önüne geçer. Ayrıca bebeklerde inek sütünün yaratmış olduğu alerjik reaksiyonların iyileşmesine de imkan tanır. Kısacası küçük bebeklere doktor önerisi almak kaydıyla rahatlıkla eşek sütü verilebilir.