Olay sırasında evde yemek yaptığını ifade eden Yeter Türkyılmaz, eşinin ve oğlunun alışveriş yapmak için markete gittiğini belirterek, "Servise bindiklerinde bir adam 'sen benim eşime bakıyorsun' diyerek eşimi servisten indirmiş ve dövmüş. Darp etmiş, eşimin her tarafı yara içinde, marketin önünde iki saate yakın beklemiş ama hiç kimse müdahale etmemiş. Oğlum beni telefonla aradı, öylelikle geldim marketin önüne. Benim eşim zaten rahatsız akciğer kanseri, onu orada o şekilde saatlerce bekletmişler. Ambulansı arıyorum ambulans gelmiyor, polisi arıyorum polis gelmiyor. Benden önce oğlum da hem eşimin telefonundan hem de kendi telefonundan aramış. Ambulansın söylediği şey 'önce polisin müdahale etmesi lazım, orayı güvenlik çemberine alması lazım ondan sonra bizim gelmemiz lazım', polisin de söylediği şey 'biz gelemeyiz önce ambulansın gelip yaralıya müdahale etmesi lazım' diye bizi iki saat orada beklettiler. İki saate yakın gelmediler" şeklinde konuştu.
Başından geçenleri anlatan Zafer Türkyılmaz, "Oğlumla alışverişe gitmiştim ben, alışverişten sonra marketin servisine binmiştik. O sırada çocuğuma poşetlerin ağzını bağlayalım dökülmesin dedim. O anda bana yumruk atan beyefendi çıktı 'sen eşime bakıyorsun' dedi ve bana daldı. Ondan sonra aşağı indim ve bana yumrukla vurmaya başladı. Ben karına bakmıyorum dememe rağmen bana yumrukla vurdu. Ondan sonra ben yaralandım, adamı kavga büyümesin diye benden uzaklaştırdılar, sonra kayboldu gitti. Olay yerindeki vatandaşlar korkudan yaklaşamadı. Adam kalıplıydı, boksörmüş bir de. Ben zaten engelliyim, akciğer kanserim var ve yüzde 80 raporluyum. Ben ne yapacağım bakıp, Allah bana vermiş bir tane" diye konuştu.
"GÖREVİNİ YAPAN BASIN MENSUBUNDAN ŞİKAYETÇİ OLDULAR"
İddiaya göre saatler sonra olay yerine gelen ambulanstaki sağlık ekipleri de, haber kameramanının görüntü almasına engel olmaya çalıştı. Türkyılmaz, "Biz sıradan bir vatandaş çekiyordur diye seslenmedik ki o da basın mensubuymuş. Ambulanstaki bayan basın mensubundan şikayetçi olduğunu söyledi, bana sordu ben de şikayetçi olmadığımı söyledim. O da orada haklı yere görevini yapıyordu çünkü, polisi arıyoruz polis gelmiyor, ambulansı arıyoruz ambulans gelmiyor. İkisi de gelmiyor. Saatlerce bekledik" ifadelerinde bulundu.
Basın mensubundan alınan bilgiye göre, sağlık görevlisi basın mensubu olduğunu açıklayan ve Cumhurbaşkanlığı basın kartını gösteren kameramana "senin kartın burada geçmez" dedi.
Çift karakolda verdikleri ifadenin ardından ayrıldı, olayla ilgili inceleme devam ediyor.