Cani katil Ramazan Dursun'un annesi Melek Dursun'un oğluyla ilgili göz yaşları içinde anlattıkları akıllara durgunluk verdi. Eşinin yaşamını yitirmesinin oğlunun abiyle evde kavga nedeniyle olduğunu söyleyen Melek Dursun, gelinini çok sevdiğini söyleyerek "Eksiklerini giderirdim. Eksikleri olmasın yeter ki derdim. Yemezdim, yedirirdim. Gene de başaramadım" ifadelerini kullandı. Oğlunun cezaevinden kendisine haber gönderdiğini dile getiren Melek Dursun, "Ben ona sahip çıkmıyorum. Gebersin orada. Benim gelinimi öldürdü, çocuklarımı yetim, torunlarımı yetim bıraktı. Ben onu daha istemiyorum. Benim öyle bir evladım yok" diye konuştu.
Geçtiğimiz hafta eşi Özlem Dursun’u darp ederek vahşice öldüren Ramazan Dursun’un annesi 67 yaşındaki Melek Dursun’un, oğlunun problemli biri olduğunu, sık sık kendisiyle de sorun yaşadığını ifade etti. Katil Ramazan Dursun’un geçmişte de ağabeyi ile kavga etmesi sonucunda kocasının yaşadığı korku nedeniyle aort damarının çatladığını bu nedeniyle de eşinin hayatını kaybettiğini kaydeden anne Melek Dursun, bu günlerde gelinini döverek öldüren oğlunun yaptıklarını anlatırken göz yaşlarını tutamadı.
Gelinini korumaya çalıştığı esnada kendisinin de oğlu tarafından darp edildiğini ifade eden Melek Dursun, "Oğlumla gelinim evleneli 17 yıl oldu. Ben gelinimi korurken oğlum beni de döverdi. Ben de derdim ona 'Karını neden dövüyorsun. Kadın dövülür mü?' İkimizi de feci şekilde döverdi. Bir kere de oğlumla mahkemelik olduk. Yine dedim, oğlumu hapse atsalar çocuklar kalacak tek başlarına. O yüzden şikayetimizi geri çektik" ifadelerini kullandı.
Ramazan Dursun’un bir gece abisiyle tartışması üzerine kocasının aort damarının çatladığını, bu nedenle de eşinin hayatını kaybettiğini söyleyen Melek Dursun şöyle konuştu:
"Büyük oğlum İstanbul’dan geldi. Aralarında husumet olmuş diğer oğlumla. Ben de yatıyordum. Gece bunların babası beni telaşla uyandırdı. Ben de hemen kalktım. Baktım ki Ramazan, abisinin sırtına çıkmış, kavga ediyor. Kafa atmış abisine. Abisinin de sadece ağzı değil, damağını yırttı. Ben de öyle uykulu halde Ramazan’ın sırtına atladım, boynunu sıkıştırdım. Semersiz at gibi evin içinde gezdirdi beni. O sıra mutfağa giderek bıçak aldı. Koştu hemen arka balkona, abisini bıçaklayacak. Ben onun sırtından aşağıya inmiyorum. Çünkü cinayet işleyecek. Sonra biraz çabaladık öyle, evden dışarıya attık onu. Abisi de daha sonra karakola gitti şikayet etti. Öyle de Ramazan’ı aldılar. Abisi de davadan vazgeçti. Biz bundan 17 senedir çekiyoruz. Babasının da bu olaydan sonra aort damarı çatladı. Biz acile gittiğimizde doktor dedi ki 'Bu neyden korktu?' Bu evde kavga ettiğinden dolayı babası kalp krizi geçirdi, öldü."
Özlem Dursun
Gelini ile arasında hiçbir sorun olmadığını, gelinini çok sevdiğini söyleyen Melek Dursun şunları söyledi:
"Gelinimle aramızda kötülük hiçbir şey yoktu. Ben gelinimi severdim. Eksiklerini giderirdim. Eksikleri olmasın yeter ki derdim. Yemezdim, yedirirdim. Gene de başaramadım. Uşağım hep aynıydı. Gitti evine aldığım mobilyaları ikinci el olarak sattı. Gittim İstanbul’dan topladım onları. Buradan ev tuttum onlara. Ben 16-17 senedir çekiyorum ondan. Uyuşturucu tedavisi olsun diye Samsun’a da getirdim onu. Tedaviye karşılık vermedi. Her şeyini ben karşıladım onun. Ne bulursa içerdi. Bulduğu paralarla da uyuşturucu alıyordu. Antalya’ya gittikten sonra daha da bozuldu. Karısı girdi dükkana, karısına dedi ki 'Gittin, uğradın dükkana oraya, telefonla konuşmak için mi girdin?' Ondan sonra çıktı eve, karısına vura vura öldürdü onu."
Ramazan Dursun
Hadiseyi duyduğunda büyük bir acı yaşadığının altını çizen anne Dursun şu ifadeleri kullandı:
"Küçük kardeşimle de bitişik oturuyorlardı. Küçük kardeşim de telefon etti bana: 'Melek abla bir şey biliyor musun?' Dedim ki yok. Dedi ki Ramazan’la Özlem yok. Ramazan bu gece Özlem’i vura vura öldürdü. Hastanelerde ameliyat ettiler dedi. Ben evde kıyamet kopardım. Ben hastanelere gidemedim kendime güvenemedim. Düşerim orada felç olurum, kalp krizi geçiririm. Ben acıların kadınıyım. Benim çektiğim çileleri kimse çekmedi. Ben evlat gömdüm. Benim diğer çocuğum 4 yaşında trafik kazası geçirdi. Ben oğlumla çok uğraştım. İstanbul’a gittim tedavisi için. Gitmediğim yer kalmadı. Benim vücudumun pilleri bitti. Ben torunlarımı gidip göremiyorum. Ben onları görsem kalp krizi geçirim. Ben onların yüzüne bakamam. Maddi durumda bakarım onları. Elimden geldiği kadar. Dilenirim de bakarım onlara ama bedenden bakamam. Onları gördüm mü bir şey olur bana. Bana bir şey olursa eğer bu yetim çocuğum ne olacak? Ben de yetim, çocuğum da yetim. Kardeşleri Hızır’ımı yediler bitirdiler. Bir tanesine 100 bin TL’lik altın, diğerine de aynı şekilde. Bu çocuğumu yedi bitirdiler. Benim çocuğum yazardı, kitap sattı. Yerlerde süründükçe kazandık paraları. Kardeşleri aldı yedi o paraları. Sonra evde ettiler kavga onun yüzünden babasının aort damarı çatladı. Beni yetim bıraktılar. Benim pillerim bitti. Ben daha hiçbir şey yapamıyorum. Kendi hizmetimi bile yapamıyorum. Artık dayanamıyorum."
Oğlu Ramazan Dursun’un cezaevinden kendisine haber gönderdiğinin altını çizen Melek Dursun, "Ramazan cezaevinden bana haber gönderiyor. ’Anamı arayın deyin ona ki Ramazan cezaevindedir’ diye. Ben ona sahip çıkmıyorum. Gebersin orada. Benim gelinimi öldürdü, çocuklarımı yetim, torunlarımı yetim bıraktı. Ben ona sahip çıkmıyorum gebersin orada. 3 tane çocuğunu yetim bıraktı. Ben onu daha istemiyorum. Benim öyle bir evladım yok" şeklinde konuştu.
(Kaynak: İHA)
