Eski Dış İşleri Bakanından Zonguldak Yorumu

Eski Dış İşleri Bakanı Mümtaz Sosyal, memleketi Zonguldak’ta, “Zonguldak’ın Geleceği” konulu konferansta konuştu. Zonguldak’ın, geçmiş yıllarda Türkiye’nin çok ilerisinde düşünebilen bir il olduğunu vurgulayan Sosyal, “Şimdilerde Zonguldak’ı bir sonuca mahkum ediyorlarsa, hayır biz o sonucu kabul etmeyiz” diye konuştu.

Zonguldak Kültür ve Eğitim Vakfı (ZOKEV) tarafından Genel Maden İşçileri Sendikası’nda “Zonguldak’ın Türkiye’nin Geleceği” konulu konferans düzenlendi. Konferansın davetlisi ise Eski Diş İşleri Bakanı Prof. Dr. Mümtaz Sosyal oldu. Konferansa GMİS Genel Başkanı Eyüp Alabaş, CHP İl Başkanı Halil Furat, Can Polat Pamay, ADD Başkanı Şükran Karahasan ve davetliler katıldı.

Programın açılış konuşmasını ZOKEV Yönetim Kurulu Kürşat Coşkun yaptı. Coşkun, daveti kabul edip katılan Soysal’a teşekkür etti. Zonguldak anılarını anlatarak konuşmaya başlayan Eski Dış İşleri Bakanı Mümtaz Soysal, Zonguldak’ın son zamanlardaki durumunu şöyle özetledi:

“Zonguldak, böyle bir deneme geçirmiş olması bir bakıma çok önemli bir olaydır. Baktığınız zaman gerçekten birkaç cümle ile söz edeyim. Zonguldak gerçekten ‘Oh olmuş.’ Nedir sanayi devrimi diye baktığınız yer. Bunu geçirmiş olan klasik ülkeler var. En başta İngiltere, Almanya falan vardı. Vaktiyle hiç şehir bile olmayan küçük köyler kasabalar, Manchester, Liverpool gibi ünlü kocaman yerler oluyorlar. İnsanları yepyeni bir düşünce sistemine yerleştirmiş oluyorlar. Dünyada çok önemli işler yapıyorlar. Zonguldak kendi boyutlarıyla, bütün boyutları onu yaşamış olan bir şehirdir. Ve ben biraz çocukluğumda biraz onu yaşamıştım. Zonguldak o zamanın Türkiye’sinin çok ilerisinde düşünebilen bir yerdi. Ve öyle yaşayabilen bir yerdi. Atatürkçülüğün ya da Cumhuriyetin getirdiği bütün hak ve özgürlükler o zamanın Zonguldak’ında ki onun bir kısmı otoriter rejimlerin nedenlerine de rastlıyor. Onları yaşayan bir kent vardı. Hatta lisesine gelen öğretmenler ile başka bir havaya bürünürlerdi. Türkiye’nin en ünlü yazarlarından olurlardı. En ünlü şairlerinden oluyorlardı. Zonguldak Valisi’nin damadı oluyorlardı. Öyle bir ortamda Zonguldak, Türkiye’nin kültüründen yana geleceğinin kültürünü yaşamaya başlamış olan bir kentti. Sanayi devriminin neredeyse sonucunu yaşıyordu. Buradaki konuşmamın başlığı da Zonguldak’ın geleceğinden bahsediyor ya, biraz onu sezerek üzgünüm. Zonguldak üzüyor beni. Sanki Zonguldak, nasıl olsa kaybolacak, nasıl olsa zaten kaybetmiş. Fazla da ilgilenmeye değmez. Bırakalım kendi halinde, zaten git gide kötülüyor. Olacağı neyse ona doğru gidiyor. Bir kenara itilmiş, üstü çizilmiş bir yer gibi geliyor. Hiçbir iktidarın böyle bir lüksü ve hakkının olmaması gerekiyor. Kendi ülkesinde bir yerin göz göre göre kötüye gittiğini bilen, ama onun kurtarılması ve bu sonuçtan uzak tutulması için gerekenleri yapmayan bir toplumda yine böyle bir konuşmayı yapmak gereğini hissettim.”

Zonguldak’a baktıkça Türkiye’yi daha çok sevdiğini ifade eden Sosyal, konuşmasını şöyle tamamladı:

“Zonguldak için gerçekten tartışmamız gerekir. Bizim bunu durdurmamız gerekir. Zonguldak’ı bir sonuca mahkum ediyorlarsa, hayır biz o sonucu kabul etmeyiz, birlikte baş kaldırarak yahut başımızı dik tutarak bu sonucu değiştirebiliriz. Zonguldak’ta ben bu potansiyeli eskiden beri hissediyorum. Zonguldak’a baktıkça Türkiye’yi daha çok seviyorum. Yani Zonguldak’a baktıkça Türkiye’ye küsmek değil, Türkiye herhalde böyle çok daha iyi olabilir diye insana yurt sevgisi veren bir yerdir. Kötümser olmayı hiç aklından geçirmeyen insanların olduğu bir yerdir.”