“eski Ev Yeni Sanat” Plastik Sanatlar Sempozyumu’nun Dördüncüsü Urla’da Gerçekleşiyor

Gelenekselleşme yolunda olan “Eski Ev Yeni Sanat” Plastik Sanatlar Sempozyumu’nun dördüncüsü Urla’da gerçekleştiriliyor.İzmir ve çevresindeki terk edilmiş, bir kenarda unutulmaya yüz tutmuş eski evlerini yeniden gündeme getirmek, korunması gereken bir çok eski değerler gibi onlara sahip çıkarak, çıkılmasına vesile olarak, yitip gitmelerine engel olmak amacıyla başlatılan ve bu yıl dördüncüsü düzenlenen sempozyuma Urla’nın Yağcılar köyündeki Urla Bağevi Butik Otel ev sahipliği yapacak.Urla Belediyesi’nin destekleriyle 23 Eylül-30 Eylül 2013 tarihleri arasında gerçekleştirilecek sempozyumun koordinatörlüğünü Tuncay Topçu, Reyhan Abacıoğlu ve Sema Sertkaya Akbay yapacak.Uluslararası alanda düzenlenen sempozyuma Türkiye, Almanya, İtalya, Danimarka, Avusturya’dan pek çok değerli ressam, heykeltraş ve fotoğraf sanatçısı katılıyor.Düzenleme komitesi yöneticileri, tarihi evlerin harabe olmaktan kurtarılarak yaşatılmasının büyük bir mutluluk verdiğini dile getirerek, “Bu evlerin restorasyon süreci ciddi manada sabır, emek ve zaman istediğinden, konuya duyarlı kişilerin ve kurumların dikkatini çekerek; bu tarihi dokuların korunmasına katkı sağlamaları adına, onları cesaretlendirmektir. Bu çalışmalar ne kadar zahmetli olsa da bireysel toplumsal ve evrensel kazançlar getireceğine olan inancımızın daha çok kişi tarafından paylaşıldığını görebilmek, en önemli amacımızdır. Üreteceğimiz eserlerle değişimin ve gelişimin tüm hızına rağmen, yerel tarihe ve onu bütünleyen evrensel tarihe bir saygı duruşunda bulunacağımıza inanıyoruz. Her şeyin büyük bir hızla değiştiği çağdaş dünyamızda, eskiye ait kültürel değerlerin korunması için konuya duyarlı kişi ve çevrelerin teşvik edilmesinin zaman kaybını önleyeceğini düşünüyoruz. Tarihi değerlerimizi, demir korkuluklarla değil yaşayarak ve yaşatarak ayakta kılabiliriz. Şehir yaşamında ev ile insan ilişkisi köy yaşamında keçi ile insan ilişkisine benzemektedir. Her iki ilişki de insanın temel ihtiyaçları üzerine kurulmuş değerli, korunası bir ilişkidir. Yüzyıllardır süre gelen bu ilişki Yağcılar Köyü’nde yaşayan ve keçileriyle birlikte var olan ailelerde de sürdürülmektedir. Keçilerinden elde ettikleri keçi etini, sütünü, yoğurdunu ve peynirini öncelikle kendilerinin temel besin ihtiyaçları için kullanırlar. Keçi onların hayat sigortasıdır. Keçileri ile yaşamlarını sürdüren aileler için keçi kaygısız, acelesiz, sürdürülebilir bir yaşam demektir. İnsan ve keçi ilişkisi, insan ve evi ile olan ilişkisi gibi süregelen bir kültürün bir yaşam tarzının ifadesidir" şeklinde bilgi verdi.Tarihi antik dönemlere dayanan, yakın tarihe kadar terk edilmiş eski bir Rum köyü olan Urla’nın Yağcılar Köyünde, kaybolmaya yüz tutmuş olan taş yapıların önemini ortaya çıkarmaya çalışan ve uzun yıllardır Yağcılar Köyünde yaşayan Mimar Serhat Akbay’ın dikkat çeken yığma taş yapısı Bağevi Butik Otel, bu yılki Eski Ev Yeni Sanat sempozyumuna ev sahipliği yapacak.Etkinliğin gerçekleştirileceği mekanlardan birisi, köy içerisinde ahır olarak kullanılan eski bir taş evin restorasyonu ile şu an moda tasarımcısı Sema Sertkaya Akbay’ın atölyesi olarak kullanılan Taş Ev. Diğeri yine köy içerisindeki yıkım kararı olan eski bir evin yıkılarak yerine, eskiye gönderme yapan modern yığma taş yapı olan Bağevi Butik Otel ve Sema-Serhat Akbay çiftinin yaşadığı sürdürülebilirlik konusunda dikkat çeken orman içesindeki Ahşap Bağ Evi ve bahçesindeki Ulusal Mimarlık Ödülü almış olan ofis yapıları etkinliğin birer parçası olacak.