Eski sevgili 'banyoda yüzü sabunluyken' öldürüldü iddiası

Olayın kaza değil, planlayarak işlenmiş cinayet olduğunu iddia eden öldürülen gencin yakınlarının avukatı, olayın Semih Al banyoda sabunlanırken meydana gelmiş olabileceğini söyledi.

Geçen 30 Temmuz günü Elazığ'ın Palu İlçesi'nden Antalya'ya gelen Semih Al, ayrıldığı sevgilisi Selma Yıldız'ın Duraliler Mahallesi 4582 Sokak'taki evine gitti. Semih Al, banyoda kalbinden bıçaklanarak öldürüldü. Selma Yıldız, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Eski sevgilisinin kaza sonucu öldüğünü iddia eden Yıldız, Semih Al'ın kendilerini rahatsız ettiğini, Elazığ'dan Antalya'ya bu yüzden geldiklerini iddia etti. Semih Al'ın da yerlerini tesbit edip Antalya'ya geldiğini anlatan Selma Yıldız, evde çıkan tartışmada da kaza sonucu öldüğünü söyledi.

Olayla ilgili Selma Yıldız hakkında 'kasten adam öldürmek' suçundan ömür boyu hapis cezası istemiyle dava açıldı. Antalya 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın 6'ncı duruşmasına tutuklu sanık Selma Yıldız, tutuksuz yargılanan annesi Fatma Yıldız, öldürülen Semih Al'ın babası Çetin Al ile tarafların avukatları katıldı. Yıldız bu duruşmada da olayın kaza sonucu meydana geldiğini iddia etti.

'SEMİH'İ SELMA ÇAĞIRDI'

Semih Al'ın yakınlarının avukatı Göksu Aslan, sanıkların Semih Al'dan korkup Elazığ'dan Antalya'ya kaçtıkları iddiasının doğru olmadığını söyledi. Aksine Semih Al'ı Elazığ'dan Antalya'ya çağıranın da Selma Yıldız olduğunu öne süren avukat Göksu Aslan, bu konuda Samet Akbulut ile Mehtap Çiftçioğlu'nun tanık olarak dinlenmesini talep etti. Yapılan davet üzerine Semih Al'ın Antalya'ya gelip Selma Yıldız ile birlikte sahillerde fotoğraf çektirdiğini anlatan Göksu, buna dair yazışma ve fotoğrafları mahkemeye verdi.

YÜZÜ SABUNLUYKEN BIÇAKLAMIŞ

Semih Al'ın kaza sonucu değil, bizzat tasarlayarak, planlayarak öldürüldüğünü düşündüklerini belirten Avukat Göksu şöyle dedi:

"Hatta bu ölümün sanığın evinde banyoda muhtemelen saçları ve yüzü sabunlu haldeyken meydana geldiğini düşünüyoruz. Ayrıca bu beyanı teyit eder mahiyette 112 acil servis görevlilerinin de dinlenmesini talep ediyoruz. Çünkü maktul Semih Al, sanığın evinin banyosunda çıplak bulunmuştur. Sanık savunmasında Semih yaralandıktan sonra üzerindeki giysiyi çekiştirme suretiyle kendisinin çıkardığını söylemektedir. Vefat eden Semih 95 kilo civarında 1.85 boyunda atletik yapıda bir insandı. Elbisenin basit bir çekiştirmeyle çıkmayacağı sabittir. Ayrıca Semih göğsünden yaralandığı halde neden maktulün alt çamaşırları çıkartılmıştır? Bu açıklanmaya muhtaç bir durumdur."

Semih Al'ın babası Çetin Al da avukatlarının beyanlarına katıldığını söyledi.

DAHA ÖNCE DE ŞİDDET UYGULAMIŞ

Selma Yıldız'ın avukatı Gürsel Dağadası ise Semih Al'ın geçmişte Elazığ'da Selma Yıldız'a şiddet ve taciz uyguladığını savundu. Bununla ilgili Elazığ Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldığını, Selma Yıldız'ın yoğun baskı sonucu şikayetinden vazgeçtiğini, ancak olayın kamu davası olarak devam ettiğini anlatan avukat Dağadası, ölenin bu şekildeki salgırgan davranışları nedeniyle Selma Yıldız ile annesinin Antalya'ya kaçmak zorunda kaldıklarını iddia etti.

Semih Al'ın, Selma Yıldız'ın adresini tespit ederek Antalya'ya geldiğini söyleyen avukat Dağadası, ölenin konuşma bahanesiyle geidiği evin anahtarını gizlice aldığını öne sürdü. Sonra da bu anahtarla Fatma Yıldız evde uyurken Semih Al'ın kapıyı açıp içeri girdiğini iddia eden avukat Dağadası, "Selma o sırada evde yokmuş. Selma eve geldikten sonra Semih Al kendisini darp edip tacizde bulundu" dedi.

SANIK AVUKATI: KAZAYLA OLDU

Avukat Dağadası, ölen Semih Al'ın, Fatma Yıldız'ın kafasını da duvara çarpıp bayılttığını ileri sürdü. Annesi bayılınca sıranın kendine geldiğini düşünen Selma Yıldız'ın da mutfaktan bir bıçak alıp Semih Al'ı evden gitmesi için ikaz ettiğini savunan Dağadası, "Fakat buna rağmen maktul Selma'nın üzerine yürüyerek bıçak darbesine maruz kalmıştır. Yaralanma olayından sonra da Selma Yıldız maktule tampon yapıp olay yerine ambulans çağırmıştır. Yaraya tampon yapmak için maktulün üst tarafındaki giysiler çıkartılmıştır. Sanığın altındaki kapri şort ise eve gelen 112 ekipleri tarafından vücutta başka bir yara olup olmadığının tespiti amacıyla çıkartılmıştır" dedi. Olayın kazadan ibaret olduğunu söyleyen avukat Dağadası, müvekkilinin tahliyesini istedi.

Sanık Fatma Yıldız da Semih Al'a olay gecesi evden gitmesi için yalvardığını söyledi. Yıldız, "Kızımın elinde bıçak vardı. Semih kızımın üzerine müdahale etti. Bu sırada bıçak Semih'in göğüs kısmına battı. Semih yaralanınca geri geri gidip banyoya düştü. Kızım hemen ambulans çağırdı. Ben o gece banyo yapmıştım. Banyoyu temizlememiştim. Belki o nedenle Semih'te sabun bulaşığı olabilir" dedi.

Sanığın tahliye talebini reddedip tutukluluk halinin 20 Mart tarihinde incelenmesine karar veren mahkeme, duruşmayı 16 Nisan'a erteledi.

(DHA)