Eskişehir’deki Çiftçilerin Sorunları

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Milletvekili Utku Çakırözer ile Eskişehir’deki ziraat odaları başkanlarının bir arayla geldiği toplantıda çiftçilerin sorunlarını ele alındı.Yapılan görüşmeye, Tepebaşı Ziraat Odası Başkanı Süleyman Buluşan ve Odunpazarı Ziraat Odası Başkanı Hüseyin Şen’in yanı sıra ayrıca Mihalıççık, Alpu, Günyüzü, Mahmudiye ve İnönü ziraat odası başkanları da katıldı. Milletvekili Çakırözer, yaptığı değerlendirmede, Eskişehir’de bu sene yağmurdan, dondan dolayı çok sayıda çiftçimizin mağdur olduğunu belirterek, talepler doğrultusunda geçtiğimiz hafta TBMM’ye çiftçilerin zararlarının karşılanmasına ilişkin bir yasa teklifinde bulunduklarını ifade etti.“EN BÜYÜK SIKINTI TARIM POLİTİKASININ OLMAMASI”Odunpazarı Ziraat Odası Başkanı Hüseyin Şen, yaptığı konuşmada, "Bizim sorunumuz tarımda istihdam ve tarım politikasının olmaması. İki aylık politikamız da, yok uzun vadeli politikamız da yok. Tarım kesimi olarak önünü görebilen hiçbir üretici yok. Üretici ürettiği ürünün ne kadara satılacağını bilmiyor. Sadece meydana gelen dalgalanmalardan dolayı çiftçi de, ülkemizde mağduriyet yaşıyor. Üretim programı olmadığı için her yıl bir sürü üretimimiz çöpe gitmektedir. Yarısına da satsam razıyım diye üretici bir yıl önce para yapan mahsulü ekmek zorunda. En büyük sıkıntı tarım politikasın olmaması” dedi.“ÇİFTÇİLİK ÖYLE BİR SEKTÖR Kİ GETİRİSİ BELLİ DEĞİL”Çiftçinin geçmişte de sorununun olduğunu, bugün de ve yarın da olacağını ifade eden Mihalıççık Ziraat Odası Başkanı Arif Çelik, “Çiftçilik öyle bir sektör ki getirisi belli değil. Özellikle son yıllarda girdilerin artması, çiftçinin ürettiklerinin fiyatlarının da sabit kalması ile girdi ve gelir arasındaki makas daraldı. Çiftçi her gün daha da zorluğa giriyor. Çiftçimiz 2015-2016 ekim hazırlıklarına hazırlanıyor, ama tohumun fiyatları belli değil. Gübre şuanda bin 700-bin 800 lira civarında yarın ne olacağı belli değil” şeklinde konuştu.TAPU KADASTRO ÖZELLEŞTİ VATANDAŞ MAĞDUR OLDUTapu kadastronun özelleşmesiyle ortaya çıkan sorunlardan bahseden Günyüzü Ziraat Odası Başkanı Yasin Acartürk,”Tapu kadastroyu özelleştirdiler. Ölçüm işlerinde özel görevli getirmek zorundayız. Tarlasını ölçtürmek isteyen vatandaş maddi anlamda mağdur oluyor. Diyelim ki 500 lira tarlanın değeri ölçüm yapacak kişiyi götürdüğümüz zaman tarlanın değeri bin liraya mal oluyor. Eskiden devletin memuru gelirdi harcını yatırırdık cüzi bir miktar. Bu köylü için vatandaş için büyük bir sorun” dedi.İNSANLIĞA HİZMET İÇİN ÜRETİYORUZTepebaşı Ziraat Odası Başkanı Süleyman Buluşan da, ürettikleri her ürünü insanlığa hizmet olarak sunduklarını ve tabii ki buradan rızklarını da çıkardıklarını söyleyerek, her geçen yıl zirai girdilerinin maliyetlerinin artması sonucu üreticinin sıkıntıya girdiğini ifade etti. Başkan Buluşan, "Bunun yanında 2015 yılında her bölgede olduğu gibi Tepebaşı bölgesinde adeta hem bereket yaşadık hem dolu ve don afetini yaşadık. Hükümetin, devletin böyle zamanlarda üreticinin elinden tutmasını istiyoruz. Mevcut olan hükümetimizin yapmış olduğu sera enkazındaki ödemeler bugünlerde yatmakta. Şuanda Eskişehir Tepebaşı bölgesinde 22 köyde 60 bin 70 bin dönüm civarında meydana gelen yüzde 90’lık bir zarar var. Bu 22 köyde ki üreticilerimize destek istiyoruz. Hiç olmazsa tohum yardımı yapılmasını talep ediyoruz” diye konuştu.“BİZ ÜRETİCİ DOSTU, ÇİFTÇİ DOSTU BİR ANLAYIŞ GELMEDEN SİZİN YÜZÜNÜZÜN GÜLMEYECEĞİNİ BİLİYORUZ”Başkanların sorunlarını ve taleplerini dinleyen Milletvekili Çakırözer, meclise sundukları kanun detayları hakkında başkanlara detaylı bilgi aktardı. En başta yaşanan sel ve don olaylarından zarar gören çiftçilerin zararlarını karşılamak istediklerini dile getiren Çakırözer, kanun teklifleri hakkında şu detayları verdi,“İlk olarak devlet yardımı için sigorta yaptırma şartının aranmamasını istedik. Çiftçilerin toparlanması için yardımların 2 ay içerisinde gerçekleşmesini talep ettik. Mağdur üreticilere ücretsiz tohum yardımı yapılmasını şart koştuk. Kredi borçlarında 15 ay faizsiz erteleme uygulamasını istedik. Tarımsal sulamada kullanılan elektrik borçlarının da 15 ay sonra ve 15 eşit taksite bölünerek ödenmesini talep ettik. Biz üretici dostu, çiftçi dostu bir anlayış gelmeden sizlerin yüzünün gülemeyeceğini biliyoruz. Buna ilişkin de politikalarımız hazır. öncelikle tarım girdi fiyatlarının düşürülmesi şart. Elektrik fiyatlarının yeniden düzenlenmesini istiyoruz. Ücretsiz tohum desteğine öncelik verilmesini istiyoruz. Çiftçinin banka borçlarından kurtulabilmesi için bir düzenlemenin getirilmesini istiyoruz. Teşvik edecek tarım ürünlerinin önceden açıklanması lazım ki çiftçi ne üreteceğini bilmeli. Hane başına asgari ücret düzeyinde gelir vergisi vermek istiyoruz. Birde kooperatif model geliştirerek pazarda aracılar vasıtasıyla tekelleşmenin önlenmesini gerek görüyoruz. Kayıt sisteminde bir düzenleme şart. Kotalar meselesi ve desteklerin ödenmesi meselesi şart bunlar bizim programlarımız dahilinde.”