Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz 46.Bölüm 2.Fragman Meryem Öldü'mü?Kim Öldü

Handan'ın Çakırbeyli ailesini karıştırmak adına yaptığı hamlesinin sonuçları ağır olmuştur. Son zamanlarda evde artan gergin haller, küslükler henüz nihayete ermemişken, Civciv ve Ayşen'in olayı herkesi darmaduman eder. Ceylan her seferinde yeni bir bahane bularak ailesiyle Hızır arasında mekik dokumaktadır. Meryem ise tepkisini göstermekte geç kalmayacaktır.

Evde bunlar yaşanırken Gülmezlerin bahsettiği yedinci gün gelip çatmıştır. İlyas'ın haklı endişesi yaşanacak felaketi önlemeye yetmez. Ardı sıra gelen tehditlerden yine en masumlar nasibini alır. Özkan'ın yeğeni Taner'le birlikte kurduğu oyun da tıkır tıkır işlemektedir. Ünal bu evrede Hızır'la arası açık olan devlete daha yakın durmak isteyecektir.

Alparslan'ın ölümle mücadelesinin ardından yaratılmak istenen kaos ortamı İlyas'ın kaçırılmasıyla hız kazanır. Hızır Çakırbeyli'nin etrafını saran düşmanlarına yenileri eklenmiş, çember daralmıştır. Yeni belanın adı ise Gülmezler çetesidir. Kadın, çocuk diye ayrım gözetmeksizin savrulan tehditler yaşanacak kötü günlerin habercisidir adeta.

Gülmezlerin tüm masa üyelerinden haraç istemesiyle ortam iyiden iyiye gerilir. Kaybedecek bir şeyi kalmayan Ünal Kaplan dışında herkesin sevdiklerinin hayatından endişe etmesi gereken bir döneme girilmiştir artık. Bu süreçte Hızır'ın devletle olan ilişkisini nasıl düzelteceği de en büyük merak konusudur…

Gerginlikler Çakırbeyli hanesinde de devam eder. Hayriye Ana'nın attığı tokadın izi Hızır'ın yüreğinden kolay kolay silinmez. Handan ile Ceylan'ın öfkesi, ailesini bir arada tutmaya çalışan Meryem'in önünde bir duvar gibidir. Ayşen'in öğrendiği gerçekler ise herkesi derinden sarsacak bir olaya neden olacaktır...

Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz Konusu:

Çocuk denecek yaşta girdiği yeraltı dünyasının tepesine doğru tırmanmakta olan Hızır Çakırbeyli ve ailesinin hikayesi anlatılmaktadır. Yeraltı dünyasına giren her adam haksızlıklara başkaldırmaya yemin eder. Güçlenip zenginleştikçe kendisi bu haksızlıkların kaynağı olur…

Hızır Çakırbeyli sevda adamıdır… Sevmekten hiç kaçmaz… Sevilmeyi de pek sever… Hayatındaki tüm kadınların odağında olmak ister; annesi, karısı, kızı ve sevgilisinin…

Kardeşini, oğlunu, yeğeninin ve ailesinin diğer fertlerini de canından aziz tutar, onlar için fedakar bir "baba"dır… Vefakar bir dosttur… Vazgeçilmez bir ağabeydir. Adil ve cömert bir reistir…

Bu özellikleri onun sonu olacak yerde Hızır'ı yeraltı dünyasında da yüceltir… Sözüne güvenilir, daima iş yapılır bir adam haline gelmişken devletin radarına takılır… Devlet kontrol etmek istediği gayri meşru faaliyetleri yürütmek için ondan iyi bir aday olmadığını düşünür… Bu Çakır'a en büyük olma teklifidir…

Teklif öyle iki tarafı keskin bir kılıçtır ki, kabulü halinde "mafya" ailesine ihanet, reddi hali ise ebediyen mahkumiyettir… Devletin Hızır Çakırbeyli'ye koltuğunu vaadettiğini farkeden büyük patron, etrafını ihanetle örülü bir ağla çevirir…

Hızır Reis'in özel hayatı da dalgalıdır… Birkaç yıl önce sevdalandığı mimar Nazlı diğer tarafta eşi Meryem...