HABER

Eşref Bitlis, ölümünün 15. yıldönümünde anıldı

İZMİR (İHA) - İzmir'de, Orgeneral Eşref Bitlis'in ölüm yıldönümü nedeniyle Ulusal Strateji Merkezi tarafından bir konferans düzenlendi. Konferansa konuşmacı olarak katılan emekli Tümgeneral Alaettin Parmaksız, Dağlıca baskınıyla ilgili olarak, "Türk yargısına güvenmek zorundayız. Askeri yargı da olsa endişemiz yoktur. Adalet neyse tecelli edecektir" dedi.

Konferansta gündeme ilişkin açıklamalarda bulunan emekli Tümgeneral Alaettin Parmaksız, milliyetçiler ya da ulusalcıların kamuoyunda yanlış tanıtıldığını belirtti. Hrant Dink'in ölümünün üzüntü verici olduğunu ifade eden Parmaksız, "Elbette ki bu ölüm hepimizi üzdü. Bu olayın ardından yüz binlerce insan 'Hepimiz Hrant Dink'iz' diye yürüdü. Fakat daha üzücü bir şey vardı ki, o da 'bu cinayeti milliyetçiler işledi' dediler. Ulusalcı ya da milliyetçi deyince bu ülkede suç işlemiş oluyorsun" dedi.

Bir ülkede azınlıktan söz edilebilmesi için nüfusun yüzde 35'inin o ırktan gelmesi gerektiğini ifade eden Parmaksız, Türkiye'de iş, eğitim, sağlık, haberleşme ve yerleşme özgürlüğü gibi konularda hiçbir ayrımcılık yapılmadığını belirterek, "Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'na göre vatandaşlar arasında ayrımcılık yok, ama Lozan'da ne ile karşımıza çıktılarsa şimdi de aynı şekilde çıkıyorlar. Bize 'statükocu, sev paranoyağı' diyorlar. En büyük tarihçiler bile bu dediklerimizi kabul ediyor. Onlar da mı
paranoyak?" şeklinde konuştu.

Türkiye'nin büyük Avrupa devletlerinin hedefinde olan bir ülke olduğunu söyleyen Parmaksız, ABD dahil silah zoruyla Türkiye'yi yenecek bir ülke olmadığını ifade etti. Silahlı kuvvetle Türkiye'nin önüne geçemeyeceğini anlayan devletlerin psikolojik harekata başladıklarını kaydeden Parmaksız, "Psikolojik harekat hem ucuz hem kolay uygulanır. Kolay işbirlikçi bulunur ve uygularken de sanki o ülkeye yardım ediyormuş gibi bir durum içinde kendinizi konumlandırabilirsiniz. Bu nedenle psikolojik harekat onların işine geliyor" diye konuştu.

İnsanların Türk Silahlı Kuvvetleri'ne olan güveninin sarsılmak istendiğini belirten Parmaksız, Ergenekon çetesi, Sauna çetesi gibi olayların TSK'nın prestijini düşürmek için yapılan psikolojik harekatlar olduğunu savundu. Türk askerlerinin başına çuval geçirilmesiyle ilgili de açıklama yapan Parmaksız, "Çuval geçirildiği zaman iki kolorduyu Irak'a gönderseydik, İncirlik'te ABD askeri tutuklasaydık ya da 3 tugayla Zaho'ya çıksaydık, şimdi bu derece üzüntü duymazdık diye tahmin ediyorum" dedi.

Konferansta söz alan emekli Albay Dinçer Kömek ise, Orgeneral Eşref Bitlis'in hayatını kaybettiği günün Türkiye için kara bir leke olduğunu belirtti. Eşref Bitlis'in bir cinayete kurban gittiğini savunan Kömek, "Eşref Bitlis komutanımız ABD çıkarları için hedef alındı. ABD'nin Ortadoğu planına ve ikinci İsrail'in kurulmasına yönelik kararları durduğu için şehit edildi. Ergenekon operasyonunda tutuklanan emekli Tuğgeneral Veli Küçük, görevdeyken Eşref Bitlis'i ABD'nin öldürttüğünü Aydınlık Dergisi'ne açıklamıştır" diye konuştu.

Konferansın sonunda emekli Tümgeneral Alaettin Parmaksız, okuyucuları için son kitabı "Türkiye-Amerikan Savaşı"nı imzaladı.

En Çok Aranan Haberler