Bakırköy’de 2013 yılında Kıymet Kaya, yüzündeki güneş lekelerinin tedavisi için bir güzellik merkezine başvurmuştu. Burada kendisini doktor olarak tanıtan Banu Mülhim, Kaya’nın karın bölgesinden liposuction yöntemiyle yağ alarak yüzüne enjekte etmişti. Kıymet Kaya’nın yüzü işlemin ardından morarıp su toplamıştı. Kaya, işlemi yapan Banu Mülhim hakkında şikayetçi olmuştu. Mülhim ‘dolandırıcılık’ ve ‘taksirle yaralama’ suçlarından yargılandığı davada beraat etmişti. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21. Ceza Dairesi incelediği beraat kararının bozulmasına hükmetmişti. İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yeniden görülen davanın karar duruşmasında müşteki Kıymet Kaya ile taraf avukatları hazır bulundu.
Duruşmada beyanda bulunan müşteki avukatı İsmail Şahin, “Sanık hakkında farklı bir mahkemede yapılan yargılama sonucu mahkumiyetine karar verilmiştir. Sanığın ‘nitelikli kasten yaralama’ ve ‘nitelikli dolandırıcılık’ suçlarından mahkumiyetine karar verilmesini talep ederiz” dedi.
Müşteki Kıymet Kaya ise “Sanığın yüzüme yaptığı işlem sonrası 9 yıldır tedavi görüyorum. Bu nedenle masraf yaptım emek harcadım. Cezalandırılmasını istiyorum” şeklinde konuştu.
Beyanların ardından kararını açıklayan mahkeme Banu Mülhim’in ‘nitelikli dolandırıcılık’ suçundan 2 yıl 6 ay hapis ve 3 bin 340 TL adli para cezasına çarptırılmasına hükmetti. Mahkeme ayrıca sanığa, mağdurun yüzünde sabit iz bırakacak şekilde ‘taksirle yaralama’ suçundan ise 10 ay hapsine karar verdi.
Duruşmanın bitmesinin ardından adliye önünde konuşan Kıymet Kaya, "9 yıl sonunda davamız nihayete erdi. Yalnız aldığı ceza onun için yeterli mi ? Hayır kesinlikle değil. Bana ve bir sürü insana ağır mağduriyetler yaşattı. Ben bunların izini ömür boyu yüzümde taşıyacağım. Hala devam eden tedavilerim var. Ömrüm boyunca bu tedavileri görmeye mecburum artık. Her sene yüzümde eriyen yerleri doldurtmak zorundayım. Sanık çok az bir cezayla kurtuldu. Pek çok kadını mağdur etti. Kadınların hayatını perişan etti. Niçin ? Daha fazla para kazanmak için. Hiç alanı olmadığı halde, sahte estetisyen ve plastik cerrahı diplomasıyla klinik açıp bu kadar insanın hayatını zehir etti. Bize kendini Türkiye'nin sayılı plastik cerrahlarından biri gibi tanıttı. Duvarında asılı bir sürü diploması vardı. Bunları gösterip 'Ben buradan mezunum, bu kadar iyi bir doktorum' diyordu. Kaliteli hastanelerin isimlerini vererek 'Bugün ameliyatım buradaydı, bugün şu hastaya bu işlemi yaptım' diye konuşuyordu” dedi.
Öte yandan Banu Mülhim, Bakırköy 16. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapılan farklı bir yargılamada 3 kadına karşı ‘dolandırıcılık’ ve ‘taksirle yaralama’ suçlarından 9 yıl hapis cezası ile 21 bin 600 TL adli para cezasına çarptırılmıştı.
Kaynak: İHA