2008'den tanıdığımız bir ekip Hırvatistan :)
2008 Avrupa Şampiyonası Çeyrek Finali'nde, Türkiye Hırvatistan ile eşleşmişti. 0-0 devam eden maç uzatmalara gitmiş, 119. dakikada da Hırvatistan'ın golü gelmişti. Mucize geri dönüş, Rüştü Rençber topu uzun bir vuruşla oyuna sokmasıyla başladı. 120. dakikada rakip ceza sahasında topu kontrol eden Semih Şentürk'ün 90'a giden vuruşu ile maç 1-1 oldu. Penaltılarda Arda, Semih ve Hamit ağları buldu, Rüştü de bir tane kurtardı; Türkiye yarı finale çıktı!
İşte, Hırvatistan halâ unutamadığı bu maçın intikamını almak istiyor...
Avrupa Şampiyonası eleme grubunda liderliği son anda İtalya'ya kaptıran Hırvatistan, topladığı 20 puanla H Grubu ikincisi olarak Euro 2016'ya direkt katılmayı başardı.
Bizim Mustafa Denizli yönetiminde gittiğimiz, Çeyrek finalde Portekiz'e elenerek veda ettiğimiz Euro 2000 haricinde tüm Avrupa Şampiyonaları'na katılma başarısı gösteren Hırvatistan'ın şampiyona tarihinde yalnızca iki çeyrek final başarısı var, onlarda da elendiler.
Kadrosunda aşırı yıldız isimleri barındırıyor Hırvatistan. Bunlardan ilki, Brezilya 2016 Dünya Kupası'nın da gözdelerinden biri olan Luca Modric. Real Madrid oyuncusu olan 10 numaralı 30 yaşındaki yıldız, Avrupa Şampiyonası'ndaki en tehlikeli orta saha oyuncularından biri.
Euro 2016 bol bol geçmişi yadedeceğimiz bir turnuva olacağa benziyor, çünkü bir tanıdık daha var :)
Euro 2008 grup maçlarında Türkiye, Çek Cumhuriyeti ile karşılaşmıştı. 74. dakikaya kadar Çek Cumhuriyeti'nin milli takımımıza karşı 2-0 üstünlüğü bulunmaktaydı. Mucize geri dönüşleri ile manşetlere düşen Türkiye, bir kere daha inanılmazı başarmaya karar verdi. 74. dakikada Arda Turan'ın yerden düzgün vuruşu ile skor 2-1'e taşındı.
86. dakikada o dönem dünyanın en iyi kalecilerinden biri kabul edilen Cech'in topu elinden kaçırmasıyla Nihat Kahveci duruma dengeyi getirdi: 2-2! 89. dakikada yeniden Nihat Kahveci mükemmel bir vuruşla maçı 3-2'ye taşıdı ve çeyrek finale çıktık...
İşte Çek Cumhuriyeti'nin aklında da bu maç var :)
2008 Avrupa Şampiyonası, 2016 elemeleri derken bir türlü kurtulamıyoruz Çek Cumhuriyeti'nden... Avrupa Şampiyonası elemelerinde aynı grupta bulunduğumuz Çek Cumhuriyeti, eleme grubunu 22 puanla lider tamamlayarak Euro 2016'ya direkt gitme başarısı gösterdi.
Ay-yıldızlı ekibimizin 'en iyi üçüncü' olarak Euro 2016'ya gittiği grupta, Çek Cumhuriyeti 7 galibiyet 1 beraberlik elde etti, 2 kere sahadan yenik ayrıldı. Bizle oynadığı ilk maçı 2-1 kazanan Çek Cumhuriyeti, kendi evlerinde milli takımımıza 2-0 mağlup olmuştu.
Çek Cumhuriyeti'nin Hırvatistan kadar 'dünya yıldızı' sayılabilecek oyuncusu yok, ancak Türkiye'yi çok iyi tanıyan, hatta hali hazırda liglerimizde oynayan oyunculara sahipler.
Bunlardan biri, forvet oyuncusu Tomas Necid. Bursaspor forvetinin bu sene Türkiye Ligi'nde 12 maçı, 7 de golü var. Oldukça başarılı bir oran.
Bir diğer tanıdık isim de Fenerbahçe'nin defans oyuncusu; Michal Kadlec. 3 sezondur Fenerbahçe kadrosunda yer alan Kadlec, bu sene çok fazla forma şansı bulamadı. Yalnızca 3 maçta sahadaydı.
En sakat rakip. Sadece grubun değil, tüm şampiyonanın favorisi; bir önceki iki turnuvanın birden en büyüğü. 2008 ve 2012'nin şampiyonu İspanya ile aynı gruptayız...
Elemele grubunu 10 maçta 9 galibiyet alarak lider tamamlayan İspanya, Euro 2016'ya tabii ki direkt gidiyor. Avrupa Şampiyonası Finalleri'nde oynadığı son 12 maçı kaybetmeyen, bu sayıyla da turnuva tarihinin en uzun yenilmezlik serisini yakalayan ekibin başında 2004-2005 sezonunda Beşiktaş'ın teknik direktörlüğünü yapan Vicente del Bosque bulunuyor.
Gelelim yıldızlara...
İspanya tam bir yıldızlar karması, hangi birini yazsak...
Cesc Fabregas, ekibin en pahalı oyuncusu. İki sezondur Chelsea forması ile izlediğimiz ortasaha oyuncusu geçtiğimiz sezon İngiliz ekibiyle şampiyonluğa ulaşmış, 34 maçta yaptığı 17 asistle vazgeçilmezlerden olduğunu kanıtlamıştı.
Fabregas'ın takım arkadaşı Diego Costa da İspanya'nın bir diğer yıldızı. Atletico Madrid'den geçtiğimiz sezon Chelsea'ye transfer olan Costa, geçen yıl 26 maçta 20 gol atarak şampiyonluğa büyük katkıda bulunmuştu.
Henüz 23 yaşında, futbola başladığından beri Atletico Madrid'de top koşturuyor: Koke.
Turnuvanın en büyük yıldızlarından biri olacağına inandığımız, Arda Turan'ın da eski takım arkadaşı olan Koke, geçtiğimiz sezon Atletico Madrid forması ile çıktığı 49 maçta 14 asist yaptı, İspanya Süper Kupası'nı kazanan ekipte yer aldı. Bu yıl şu ana kadar 17 maça çıktı, başarılı performansını devam ettiriyor.
Bir diğer yıldız da Isco. Real Madrid forması giyen orta saha oyuncusu, geçtiğimiz sezon tam 50 kez yeşil sahalaraydı; 5 gol, 9 asistle takımına katkıda bulundu. Bu yıl şu ana kadar 20 maça çıktı. Henüz 23 yaşında, şimdiden Real Madrid'in vazgeçilmezleri arasında.
Real Madrid'den İspanya Milli Takımı'na gelen bir başka yıldız ise tabii ki Sergio Ramos.
Barcelona'sız İspanya Milli Takımı olur mu zaten...
Andres Iniesta, Gerard Pique, Sergio Busquetz, Aleix Vidal ve Jordi Alba gibi yıldızlarla Barcelona, milli takımın en büyük oyuncu sağlayıcısı olmaya devam ediyor.
Artık hayırlısı diyor, 10 Haziran'ı bekliyoruz!