Fabrika işçileri, ihtiyaç sahibi ailelerden seçiliyor

Samsun’da üretim yapan bir mobilya fabrikası, çalıştıracağı elamanlarını mahalle muhtarları ile görüşerek ihtiyaç sahibi ailelerden seçiyor.

Arstella Mobilya ortaklarından Kaya Akçay, "Eleman alımını sosyal sorumluluk projesine dönüştürdük. Firmamızın eleman alma yöntemi ve yetiştirdiği personeli, çalıştığı kurumu çalışan olarak değil de ailenin bir üyesi gibi görmesi şirketimizin başarısını katlayarak artırıyor.” dedi. Samsun’un mobilya markları arasında yer alan Arstella Mobilya eleman ihtiyacını mahalle muhtarları vasıtası ile belirledikleri geliri düşük ailelerin çocuklarından seçtiği gençleri kendisi yetiştirerek gideriyor. Firmanın muhtarlıklar aracılığı ile yaptığı çalışma birçok iş yerine model olmaya başladı. Firma olarak işçiliğe çok büyük önem verdiklerini hatırlatan Kaya Akça, bu anlamda sosyal sorumluluk projesi benzeri bir uygulamayla işsiz ve ihtiyaç sahibi gençleri meslek sahibi yaptıklarını söyledi. Fabrikada çalışacak olan kalfa ve ustaları dışarıdan almak yerine çıraklıktan kendilerinin yetiştiğini belirten Akçay, “Biz işçilik anlamında çok iddialı bir firmayız, çünkü işçilik kalitemiz çok yüksek. Bunun yanı sıra mesela şuan burada çalışan 70 kişiden 50 tanesi kalifiye eleman. Elemanlarımız içinde en az çalışmış olanı 10 yıldır bizimle birlikte burada. Biz yetişmiş eleman almaktan ziyade çıraklıktan çocuğu alıyoruz kendimiz yetiştirip işin başına koyuyoruz." dedi.

Firmalarının bir okul gibi belirli dönemler çocukları alıp yetiştirerek iş sahibi yaptığını dile getiren Akça, “Biz her önümüze çıkan çocuğu çırak olarak almıyoruz. Mahalle muhtarlarıyla irtibata geçerek hem ihtiyaç sahibi olan ailelerin çocuklarını hem de bu işte kendine gelecek gören gençleri seçiyoruz." diye konuştu.

"LOJİSTİK EN BÜYÜK GİDER"

Samsun’da uzun yıllar yatak üretimi yaptıktan sonra gelen talepler üzerine mobilya üretmeye başlayan Kaya Akça, sektörde marka olan İnegöl firmalarının önüne kaliteli işçilik sayesinde geçtiklerini söyledi. İnegöl firmalarının konum itibari ile oturmuş bir düzenleri olduğu ve lojistiğe fazla maliyet ayırmadıklarını vurgulayan Akça, bu nedenle oradaki firmaların mallarını daha kolay pazarladıklarını ifade etti. Özelikle Karadeniz Bölgesi’nde üretmekten ve pazarlamaktan çok nakliyenin büyük bir sıkıntı olduğuna işaret eden Kaya Akça, "Türkiye’de mobilyanın başkenti İnegöl diye bilinir. Oradaki firmalara baktığımızda maliyetler anlamında çalıştırdığı işçilerine verdiği paranın daha fazlasını biz burada veriyoruz. Mesela mobilyada enerjimizi biz yüzde 30 üretime, yüzde 30 pazarlamaya diğer bir yüzde 30’uda lojistiğe harcıyoruz. İnegöl’deki firmaların nakliye sorunları olmadığı için lojistiğe vereceği yüzde 30’luk enerjisini diğer ikisine veriyor. Dolayısı ile maliyeti aşağıya çekmiş oluyor. İnegöl’deki firmaların diğer bir avantajı ise nakliye sıkıntılarının olmaması. Buradaki mobilya sektöründe olan diğer firmalar bunun için bir araya gelerek çözüm üretme noktasında projeler üretmeye çalışıyorlar ama çok zor bir durum. Coğrafi konum gereği üretim yeriniz ortada bir yerde olduğu zaman ulaşım sıkıntısını aşarsınız. Şimdi biz Samsun’da her bölgeye ulaşamadığımız için belirli bir bölgeye hitap etmek zorunda kalıyoruz. İnegöl’de marka olarak gördüğümüz bir firma aslında 3 çeşit ürün yapıyor. Yaptığı modellerle kolayca bu firma markalaşabiliyor. Bizde ise en az 15 veya 20 model yapmamız gerekiyor ki, bizde kendimizi ispat edelim. Yada biz Marmara Bölgesi’ne depomuzu kurabilirsek bu zorlukları bir nebze olsun aşmış olacağız. Biz Karadeniz’de verdiğimiz mücadelenin yüzde 20’sini Marmara’da vermiş olsak bugün firmamız çok farklı yerlerde olabilirdi." diye konuştu.

"2012 HEDEFİMİZ DOĞU’YA AÇILMAK"

Doğu ve Batı Karadeniz’de söz sahibi olduklarını kaydeden Akça, yurt dışındaki ve İç Anadolu ile Güneydoğu Bölgeleri’ndeki bayi sayılarını arttırmak için anlaşmalar imzaladıklarını sözlerine ekledi. Bu yıl en büyük önemi Doğu ve Güneydoğu’ya verdiklerinin altını çizen başarılı işadamı Akça, Doğu’da var olan bayii sayısını arttırmak için pazarlamacıların büyük bölümü o bölgeye kaydırdıklarını ayrıca o bölgede her türlü reklam ve tanıtıma başladıklarını sözlerine ekledi.