TRABZON (İHA) - Gümüşhane'nin Zigana Dağı'nda, geçen pazar günü yaşanan 10 kişinin ölümü ile sonuçlanan çığ faciasından yaralı kurtulan Rahmi Keleş, yaşadıklarını bir türlü unutamıyor.
Evi ziyaretçi akınına uğrayan ve yaşadıklarını tekrar tekrar anlatan Keleş, ölüme giden arkadaşlarının son yolculuğunu izlediği görüntüler eşliğinde bir kere daha anlattı. Grubun en önünde Erhan Terzi'nin yürüdüğünü belirten Rahmi Keleş, "Erhan önde biz arkada gidiyorduk. Görüntüler olayın beş dakika öncesinde çekilmişti. Biz daha önce buralarda çok yürüyüş yapmıştık. Yola çıktıktan bir müddet sonra burada yürümemiz zor oluyor, başka yerden yürüyelim dedim. Ancak Erhan bize 'hayır buradan gideceğiz' deyince ben de daha bir şey söylemedim" dedi.
Bir müddet topraklı yoldan gittikten sonra dağın viraj kısmını dönünce kar üzerinde yürümeye başladıklarını anlatan Keleş, sözlerine şöyle devam etti:
"Yaklaşık 15 ya da 20 santim kar vardı. Hepimiz tek sıra halinde yürümeye çalışıyorduk. Çığ olduğu yerde toprak kısım yoktu. Yani her taraf karlıydı. Bir ara tepeye baktığımda çizgi halinde bir çatlama gördüm. 'Çığ geliyor kaçın' diye bağırmaya başladılar. Aşağımız uçurum, yukarıdan çığ geliyordu, dolayısıyla yapacak hiç bir şeyimiz kalmamıştı. Sonrasında çığ bizi önüne alıp sürüklemeye başladı. Hiç bir şey yapamadık. Kar içinde yuvarlanmaya başladık. Sanki kayalarla birlikte yuvarlanıyorduk. Bir müddet kar altında gittikten sonra durduk."
Sonrasında kendisinin de kar altında kaldığını ve karları üzerinden atıp nefes almaya başladığını belirten Rahmi Keleş, şunları söyledi: "Bir yandan da 'imdat beni kurtarın' diye bağırmaya başladım. Daha sonra Yonca yanıma geldi. Bana 'Rahmi amca seni kurtaracağım' dedi ve üzerimdeki karları temizlemeye başladı. Diğerleri de kar altında kalanları kurtarmaya çalışıyordu. Bir ara Erhan'ı gördüm, Sevgi hanım kalbine masaj yapmaya çalışıyordu. Sonrasında onun öldüğünü duydum. Hasan Ali İsaoğlu'nu karın altından çıkardılar. 'Benim bir şeyim yok' diyordu. Biraz dinlendi ama sonra o da öldü."