HABER

Faili meçhul iddianamesi mahkemede

1994’te öldürülen Mecit Baskın’la ilgili hazırladığı iddianame, Özal Davası’na da bakan Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ne sunuldu.

Faili meçhul iddianamesi mahkemede

1990’lı yıllarda işlenen 16 faili meçhul cinayetle ilgili 2011’in şubat ayında başlatılan soruşturmayı yürüten savcılık, 1994’te öldürülen Mecit Baskın’la ilgili hazırladığı iddianameyi Özal Davası’na da bakan Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ne sundu. Hürriyet'in haberine göre, soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısı Mustafa Bilgili’nin, iddianamede eski İçişleri Bakanı Mehmet Ağar, emekli Yarbay Korkut Eken, Özel Harekat Daire Başkanı İbrahim Şahin hakkında “Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak ve adam öldürmek” iddiasıyla ağırlaştırılmış müebbet hapis talep ettiği bildirildi. 12 kişi hakkında hakkında dava açılırken iddianamede “şüpheli” olarak gösterilenlerden Ercan Ersoy, Ayhan Çarkın ve Ziya Bandırmalıoğlu halen aynı soruşturma kapsamında tutuklu bulunuyor.

MAHKEME İNCELİYOR

Faili meçhul cinayetler soruşturmasını yürüten TMK’nın 10. maddesiyle görevli Cumhuriyet Savcısı Mustafa Bilgili, Altındağ Nüfus Müdürü Mecit Baskın’ın 1994’te öldürülmesine ilişkin dosyayı diğerlerinden ayırdı. Savcı Bilgili, Baskın cinayetiyle ilgili Mehmet Ağar ve İbrahim Şahin’in de arasında bulunduğu 12 kişi hakkında “cürüm işlemek amacıyla kurulan silahlı örgütün faaliyeti çerçevesinde adam öldürmek” suçundan iddianame hazırlayarak,Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderdi.
Cumhuriyet Savcısı Mustafa Bilgili’nin hazırladığı iddianamede, Ağar ve Şahin’in yanı sıra Korkut Eken, Ercan Ersoy, Ayhan Çarkın, Ziya Bandırmalıoğlu, Ayhan Akça, Seyfettin Lap, Alper Tekdemir, Uğur Şahin, Ayhan Özkan ve Ahmet Demirel de “şüpheli” olarak yer aldı. Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi, iddianame üzerindeki değerlendirmesine başladı. Mahkemenin iddianameyi kabul için 15 gün süresi bulunuyor.

AĞAR İFADE VERMİŞTİ

Savcı Bilgili, geçtiğimiz günlerde “şüpheli” sıfatıyla Ağar’ın ifadesini almıştı. Ağar, ifadesinde suçlamaları reddederek, hukuk dışı hiçbir uygulamanın içerisinde olmadığını” savunmuştu. Ağar, Susurluk davası kapsamında, Emniyet Genel Müdürü olduğu dönemle ilgili “cürüm işlemek için silahlı teşekkül oluşturmak” suçundan Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanarak, 5 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı. Ağar, bu davanın 9 Şubat 2009’daki ilk duruşmasında yaptığı savunmada, Ercan Ersoy ve Ziya Bandırmalıoğlu’nu tanımadığını söylemiş, Ayhan Akça’nın polis olduğunu bildiğini, ancak özel bir ilişkisi olmadığını bildirmişti. İddianamede “şüpheli” olarak yer alan isimlerden emekli Yarbay Korkut Eken de Savcı Bilgili’ye ifade verdikten sonra gazetecilere, “Ben özel harekatçıların eğitimcisiyim, hiçbir zaman görev yapmadım, göreve beraber gitmedim. Emir komuta yetkim yok” diye açıklama yapmıştı.

TANSU ÇİLER DE OLMALIYDI

Altındağ Nüfus Müdürü Mecit Baskın’ın oğlu Eren Baskın, cinayetle ilgili, “Şu ana kadar hazırlanan en ciddi iddianame. 10-12 yıl önce de iddianame hazırlanmış, ama sonuç alınamamıştı. Bir türlü olmuyor. Bir şeyler çıkıyor ve sonuca ulaşmıyor. Aslında piyonlar belli. Ama bizim derdimiz onlarla değil, baştakilerle. Keşke sonuç alınsa ve bu sorunlar bitse. Bunu en çok biz isteriz. Ama, bu söylediklerimiz davayı takip etmeyeceğimiz anlamına gelmiyor. Sonuna kadar gideceğiz. Ama, iddianamede Tansu Çiller’in (şüpheli) olmamasından üzüntü duyduk” açıklamasını yaptı. Annesi Raife Baskın ile telefonla görüştüğünü bildiren Eren Baskın, “O da çok üzülüyor. Hiçbir açıklama onu tatmin etmiyor. O yüzden savcıyla görüşmek istiyor. Belki önümüzdeki günlerde Ankara’ya gelerek, savcıyla görüşürüz” dedi.

Güncel haberler

En Çok Aranan Haberler