Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, Kocaeli TV’de yayınlanan Ters Köşe isimli programın konuğu oldu. Gündeme dair açıklamalar yapan Erbakan, Millet İttifakı’nı eleştirdi. Millet İttifakı’nın gizli ortağının HDP olduğunu söyleyen Erbakan, "HDP olmadan İstanbul’u da alamazlardı, Ankara’yı da alamazlardı. Hatta HDP de haklı olarak bu gizlilikten şikayetçi. Diyor ki, ‘Hem arka planda benim oyumu alıyorsunuz. Sayemde İstanbul, Ankara, Adana, Edirne’yi alıyorsunuz ama masaya oturtmuyorsunuz’. Apaçık ortada, HDP’nin yüzde 11-12’lik oyu olmasa 50+1’de de çok zorlanırlar” diye konuştu.
Erbakan, "HDP kapatılmalı mı?" sorusuna ise "Kapatılması en çok PKK’nin işine yarar. Bizim bu konuda söylediğimiz hep o. HDP’nin siyasi yollarla mağlup edilmesi lazım. Yani ideolojik olarak, çizgi olarak, maalesef yapı olarak o çekirdek kadro özellikle bizim tarihimizle, kültürümüzle, o bölge insanının inancıyla, temel değerleriyle bağdaşmayacak söylemleri, ideolojileri var. Komünizm var, sosyalizm var, ateizm var. Maalesef onlar da toplumsal cinsiyet eşitlikçi, onlar da ’İstanbul Sözleşmesi’ diyor, onlar da ’LGBT’ diyor. Şimdi bunların Doğu’daki, Güney Doğu’daki insanımızla doku uyuşmazlığı var" diye konuştu.
Erbakan, "Bunun yanlışlığını, HDP’ye gitmemeleri gerektiğini bizim siyasi yolla anlatmamız lazım. Kapattığınız zaman her seferinde daha da güçleniyor. Bugüne kadar 5-6 kere kapatıldı. Her seferinde daha çok örgütlendiler, daha çok mağdur edebiyatı yaptılar. Bir diğeri de dediğim gibi PKK’nın ekmeğine yağ sürmek. Çünkü PKK diyecek ki; ’Bak biz size yıllardır dedik ki kardeşim bu iş siyasetle olmaz. Dağa çıkalım, silahlı mücadele yapalım. Siz dediniz ki ’Yok biz siyaset yapacağız’ al bak gördün mü, belediyeyi kazanıyorsun kayyum atıyorlar. Meclise giriyorsun partini kapatıyorlar. Gelin öyleyse dağa çıkalım’. PKK’ye bu kozu vermemek lazım. Kapatılmasının uygun olmayacağını düşünüyoruz" dedi.
"6’lı masanın getirdiği taslakta, öneride problemler var" diyen Erbakan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Mesela Türkiye’yi tekrardan iki başlı sisteme döndürme istekleri var. Neden cumhurbaşkanı ayrı başbakan ayrı olsun? Bu kadar bürokrasi yükü, protokol yükü, bu kadar masraf ve de aynı zamanda iki başlı bir sistem. Bundan dolayı biz karşı çıkıyoruz. Biz, ‘Mevcut sistemin aksayan yönleri var, bunların düzeltilmesi lazım, bunlar önemli konular’ diyoruz. Fakat yeniden eski sisteme dönmek gibi bir görüşümüz yok. Cumhurbaşkanı halkın seçtiği bir cumhurbaşkanı olsun, ayrıca bir başbakan olmasın, biz bu noktadayız. Onun yanında ’cumhurbaşkanlığı yapan bir insana siyaset yasağı’ gelsin diyorlar. Bize göre bu da mantıksız bir şey. Siyasi, bürokratik tecrübesinin en üst seviyesinde. Bir kere fırsat eşitliğine aykırı, demokrasiye aykırı. Hakimlerin terfilerinde, ‘Verdikleri kararların AİHM içtihatlarına uygunluğunu esas alalım, ne kadar AİHM içtihadına uygun karar vermişse o kadar yükselsin’ diyorlar. Biz adaleti Avrupa’dan mı öğreneceğiz? Böyle bir şey de uygun değil."
6’lı masanın taslağına yönelik eleştirilerini sürdüren Erbakan, "Ben kendi açılarından söylüyorum; partide milletvekilinin seçilmesi, listeye girmesi genel başkanın iki dudağının arasında olduğu sürece partide de tek adam sistemi vardır. Partide demokrasi yok, o zaman nasıl güçlü meclis olacak? Nasıl güçlendirilmiş parlamenter sistem olacak? O zaman mesela hukuki bir zorunluluk olarak ön seçimi getirin. Genel başkanın iki dudağının arasında olmasın" dedi.
İHA