Fatih Gökşen'den Arda’ya ağabey nasihatı

Galatasaray’ın etkin isimlerinden eski futbol şube sorumlusu Fatih Gökşen, Arda Turan’ın her söylenene kulak asıp, kötü niyetli insanları sevindirmemesi gerektiğini söyledi.
Gökşen, 1993’teki Manchester United maçıyla ilgili bir iddia ortaya atan Ahmet Çakar’ın, Özhan Canaydın’ın hayatta olması durumunda bu ve benzeri konuşmaları yapamayacağını söyledi. Gökşen ayrıca, sarı - kırmızılı takıma yapılan transferlerin maliyetleri açısından kendisini çok endişelendirdiğini; Galatasaray’ın paralarının boşa gitmesinden kaygılandığını dile getirdi.
İşte Fatih Gökşen’in Radyospor'a yaptığı açıklamanın detayları:
"Arda, Türkiye kamuoyuna mâl olmuş önemli bir misyona sahip; dolayısıyla hakkında söylenen her şeye kulak asmaması gerektiğini düşünüyorum. Karşısındaki şahıslar önemli değil. Cevap verdiği sürece karşısındaki kötü niyetli insanlara prim verir. Bu da o insanların emellerine ulaşmaları anlamına gelir.
Arda daha sakin, olgun ve ağırbaşlı olacak ki ulaşılamaz olsun. Her şeye cevap verirse kıymetini düşürür. Maç sonrası adrenali yüksekken demeç vermesin ki yanlış yerlere çekilmesin, yoksa karşısındaki kötü niyetli insanlar seviniyor. Benim bir ağabey olarak Arda’ya tavsiyem budur.
Bizim Manchester United’i 1993 yılında hakem marifetiyle elediğimiz yönündeki iddiayı gündeme getiren Ahmet Çakar’a sormak istiyorum, “Siz bu çıkışı Özhan Canaydın yaşasaydı; ya da onun döneminde olsaydık, yapabilir miydiniz?” Bu soruya cevap verirse sevinirim.
Sanırım birbirleriyle geyik muhabbeti yapıyorlardı. Oradaki olayı alıp, Galatasaray’a taşıyarak, kendilerine gündem yaratmaya çalışmaktadırlar. Eğer Galatasaray bu konularda bu kadar becerikli ise Sonraki yıllarda elde ettiğimiz başarılarda ya da yenilgilerimizde Sami Çölgeçen çok becerikli ise bunu neden becerememiş.
Üstelik UEFA’nın belirli prensipleri var. Gelen misafirler ağırlanır. Banket yemeğe verilir. Araba, şoför tahsis edilir: Bunların hepsi her ülkede rutin uygulanan şeylerdir. Bunları başka biçimlere sokarak gündeme getiriyorlar. Sayın Çakar bugün gündeme getiriyor. 3 kişinin arasında geçen konu Galatasaray’ı ne kadar bağlar bu soru işareti ama; 1993 yılındaki bir maçı neden bugün gündeme getiriyorsunuz? Çakar, Özhan Canaydın yaşasaydı bunları söyleyebilir miydi.
Mecidiyeköy’de Galatasaray Kulübü’nün 4. Katında Başkan odasında özürlerini unutmuş olacak ki bunları söylüyor. O günlerde bir sözü vardı; demek ki o sözü unuttu, yine Galatasaray aleyhine konuşmaya başladı.

GALATASARAY’IN PARALARININ GİTMESİNDEN KORKUYORUM
Şu anda transfer politikası ya da başka bir konuda eleştirel olmamak gerekiyor. Önce izleyelim, görelim eğer yanlış bir durum varsa ondan sonra eleştiri mekanizmasını devreye sokarız. Ama benim tek korkum, Avrupa’da oynamıyoruz, bu kadar parayı neden harcadınız.
Bu paralar ne Ünal Aysal’ın ne Ali Dürüst’ün ne de bir başka yöneticinin. Şu anda onlar Galatasaray’ın parasını harcıyorlar; aynı Adnan Polat’ın yaptığı gibi. Ünal Aysal bugün ayrılıyorum derse, bu paraları kim ödeyecek? Diğer başkan yardımcıları mı yöneticiler mi? Daha yumuşak bir geçişle transfer meselesi çözülebilirdi.
Maliyeti düşük transferler, gençler tercih edilebilirdi. Lig şampiyonluğu için bu kadar para harcamak lüks. Şu anda gelir yok, seneye şampiyon olduğumuz zaman Şampiyonlar Ligi için 2-3 tane oyuncu alınacak, 2-3 kişiyi göndereceksiniz onlara da para ödeyeceksiniz. Tıpkı bu sene Rumenlerin gittiği gibi. Yine Galatasaray’ın paraları gidecek. Umarım şampiyonluk gelir. Bu kadar masrafa gerek yoktu. Gençlerle oynayıp, biraz borç ödenseydi, Galatasaray için daha iyi olurdu.