Fatih Üniversitesi'den Ercişli depremzedelere psikolojik destek

Fatih Üniversitesi Psikolojik Danışma Merkezi Koordinatörü Uzman Psikolog Hasan Ali Yöncü başkanlığındaki psikolog ekibi, Erciş'te öğrenci ve velilerin deprem sonrası yaşadıkları tramvayı nasıl atlatabileceklerini konusunda bilgiler verdi.
Ali Yöncü ve ekibi, Van'ın Erciş Özel Serhat İlköğretim Okulu öğrenci ve velileri ile bir araya geldi. Travma hakkında bilgi veren Yöncü, "Travma, günlük olağan yaşantılarımızın dışında bizi derinden rahatsız eden olaylara denir. Travmayı direkt yaşamamız, kıl payı kurtulmamız veya tanık olmamız, ailemizden ya da arkadaş çevremizden birinin yaşaması; yaşanan olayı gazete, TV, vs. yoluyla görmüş oluşumuza göre etkilenmekteyiz. Travma sonrası şok dönemler, karmaşık duygular (korku, endişe, suçluluk, pişmanlık, öfke, karamsarlık, panik, çaresizlik vb.), içe kapanıp hiç konuşmama, dikkatini yaptığı işe vermekte zorlanma, olanları hatırlamakta güçlük çekme baş gösterir.” dedi.
Hangi belirtilerin ciddiye alınması gerektiğini de anlatan Yöncü sözlerine şöyle devam etti: “Kendimizi rüyadaymış, bedenimizin dışındaymış veya gerçek değilmiş gibi hissediyorsak, başımızdan geçen olayları hiç hatırlamıyorsak, başımıza gelen olaylarla ilgili rahatsız edici anılardan kurtulmak için alkol vb. maddelere yönelme isteğimiz varsa, kendimizi boşlukta, duygusuz, tepkisiz ve donmuş hissediyorsak, ani öfke patlamaları, aşırı huzursuzluk, panik duyguları gibi aşırı tepkiler yaşıyorsak ve çaresizlik hissediyorsak uyku-yemek ile ilgili problemler, ani aşırı tedirginlik ve irkilmemiz varsa, okul, iş, evlilik, arkadaşlık ilişkilerimiz bu olay nedeniyle bozuluyorsa belirtileri ciddiye almalıyız."
'Yaşanan travmanın atlatılabilmesi için kendimize zaman tanımalı, kendimize karşı sabırlı olmalıyız' diyen Uzman Psikolog Yöncü, şu tavsiyelerde bulundu: “Tedavide duygularımızı paylaşmalı ve çevremizle dayanışma içinde olmalıyız. Bizi meşgul edecek yardım çalışmalarına, hayatımızı düzene koymamıza yardım edecek yapıcı faaliyetlere katılmalıyız. Alkol ve diğer uyuşturucu maddelerden uzak durmalıyız. Suçluluk duygumuzla ilgili aklımıza gelen veya başkalarının bize söylediği teselli edici yaklaşımları reddetmemeye çalışmalıyız. Her gün için önceliklerimizi belirlemeliyiz. Günlük planlarımıza tüm aile üyelerini almalıyız. Kendimize değer vermeliyiz. Başa çıkma becerilerimizin etkinliğini görebilmek için kendimize zaman tanımalıyız. Bunun yanında çözülemeyecek psikolojik sorunlarımız var ise bir psikolog doktor gözetiminde tedavisine devam ettirmeli ve aileden bu konuda destek ve yardım alınmalıdır.