Çalışma kapsamında okyanusların derinliklerinde hiçbir zaman gün ışığı görmeyen canlılar görüntülendi.
Bilim insanları artan çevre kirliliği nedeniyle yok olma tehlikesiyle karşı karşıya gelen deniz canlılarının denizin derinliklerinden ne durumda olduğu görmek için bir çalışma yaptı. Tam 10 yıl süren ve 360 bilim insanının yer aldığı çalışma kapsamında, uzmanlar okyanusların derinliklerinde yaşayan 230 bin canlı türünün yok olma tehlikesiyle burun buruna geldiği uyarısında bulundu. Canlıların hızla yok olması, okyanuslardaki ekosistemde çok büyük olumsuzluklara yol açabilir.
“Deniz Yaşamı Nüfus Sayımı” adındaki 10 yıl süren çalışmanın sonuçları geçtiğimiz gün açıklandı. 80 ülkenin bilim insanlarını bir araya getiren çalışmada uzmanlar dünyanın dört bir yanında 25 farklı bölgede araştırmalar yaptı. Bu kapsamda yengeçler, planktonlar, kuşlar, süngerler, solucanlar, mürekkep balıkları, köpek balıkları ve sümüklüböcek gibi binlerce canlı türünün yaşam alanları incelendi.
Sonuçlara göre, dünyadaki deniz canlılarının beşte biri yengeç, ıstakoz, karides ve midye gibi kabuklu canlılardan oluşuyor. Mürekkep balıkları ile ahtapotlar ve balıklar (köpekbalıkları dahil) denizlerde yaşayan canlı türlerinin yarısını meydana getiriyor. Diğer yandan balinalar, denizaslanları, kaplumbağalar ve deniz kuşları okyanuslardaki canlı türlerinin yüzde 2’sinden daha azını temsil ediyor.
Yeni Zelanda Auckland Üniversitesi akademisyeni Mark Costello deniz canlılarının nüfusunda büyük bir azalma yaşandığına dikkat çekti. Costello, “Hangi bölgeyi incelersek inceleyelim, bir zamanlar çok yoğun balık, yengeç ve kabuklu deniz canlılarına ait stok bulunduran bölgeler bugün eski stoklarının sadece 5 ile 10’una sahipler” dedi.
Costello, gereğinen fazla ve kötü balıkçılık nedeniyle bu noktaya gelindiğini ve aşırı avlanmanın biyo-çeşitliliğe en büyük tehditlerden birini oluşturduğunu belirtti.