"Fener'i öyle bir savundum ki..."

Fenerbahçe'nin istifasını istediği Lutfi Arıboğan, Habertürk yazarı Serdar Ali Çelikler'e konuştu: Fenerbahçe'nin açıklamaları, TFF'nin basın toplantısı ve Mehmet Ali Aydınlar'ın ısrarla çalışma arkadaşlarını savunmasının ardından gündemin en önündeki adam Lutfi Arıboğan'ı aradım. Açar açmaz biraz da espriyle "Sen bu F.Bahçe'yi UEFA'ya sattın mı?" diye sordum. Arıboğan "Ya hiç sorma. Birkaç gündür yaşadıklarımın üzerine kendi kendime terapi yapıyorum. Bana tüm bu yapılanlara rağmen doğru bildiğim yoldan şaşmayacağım diye diye her gün işe gidiyorum" dedi.

[

MYNETSPOR'U FACEBOOK'TAN TAKİP EDİN](http://www.facebook.com/spormynet)

CANLI MAÇ SONUÇLARI İÇİN TIKLAYIN

Sözü uzatmayıp köşeyi Arıboğan'a bırakıyorum:

* UEFA başından beri soruşturmaya çok ilgiliydi. Cornu buraya geldiğinde hem savcıyla görüşmesinde hem de akşam yemeğinde vardım. Israrla bize "Ciddi bir şey olmasa bu kadar yönetici, başkan 2 kez itiraza rağmen hala tutuklu kalabilir mi? Türkiye Cumhuriyeti'nin polisi 19 maçta şike var diye açıklama yapar mı? UEFA nezdinde sizin de imajınız bu işi örtbas etmek istediğiniz yönünde. O yüzden biz bu soruşturmanın ciddi olduğunu düşünüyoruz sizin de bu işte ciddi durmadığınız yönünde şüpheler var. Bir de bu yönde Türkiye'den gönderilen şikayetler var" dedi.

Ben de her iki görüşmede kendisine Türkiye'yi anlattım. Özel yetkili mahkemelerin durumdan bahsettim. Gizlilik kararının şu aşamada asla kalkmayacağını anlattım. F.Bahçe, Beşiktaş, Trabzon ve birkaç takımla ilgili iddiaların var olduğunu ama hiçbirinin ispatlanmadığını ve bizim de gizlilik kararı nedeniyle herhangi bir soruşturma yapamadığımız için şu aşamada kulüplerimizin haklarını korumamız gerektiğini söyledim.

* Fenerbahçe ile ilgili konular çok ön plandaydı. Her seferinde Cornu'ya "Hepsi iddia hiçbiri ispat edilmiş değil. İspat edilsin eğer gereğini yapmazsak o zaman karşımıza gelin. Ama şimdi masumiyet karinesi varken bizim duruşumuz bu yönde olmalı" dedim. Yemekte F.Bahçe'yi o kadar çok savundum ki Mehmet Ali Abi (Aydınlar) bile şaşırdı.

* Ama burada söz konusu olan F.Bahçe değil. Bugün F.Bahçe yarın Beşiktaş, Trabzon hiçbiri fark etmez. Ben Türkiye adına, Türk kurumları adına bir temsilciyim. Biz TFF olarak UEFA'dan bize gelen her türlü öneri, istek ve eleştiriyi kulüplerimize iletip onlarla hesaplaşıyoruz. Ama iş yurt dışına anlatmaya geldiğinde hepsi bizim kulübümüz ve onları savunuyoruz. Ben Türkiye'nin temsilcisi olarak hiçbir kulübümü UEFA karşısında ezdirmedim bundan sonra da ezdirmem.

* Orada benim bulunduğum pozisyonun bir takım veya kulüp pozisyonu olması mümkün değil. Uluslararası ilişkiler, UEFA ile ilişkiler konusunda pek çok kişi bilmeden konuşuyor. Benim yaptığım yöneticiliği belki bir gün öğrenirler.

* 2 gündür insanlara yapmadığım bir şeyi "Yapmadım" demek için uğraşıyorum. Yapsam gam yemeyeceğim. "Evet kardeşim yaptım. UEFA bizi tehdit etti, sıfır tolerans dedi. Biz de söylemek durumunda kaldık" derdim. Yapmadığım şeyi anlatmak için çırpınıyorum.

* F.Bahçe, G.Saray, Beşiktaş veya Trabzonspor fark etmez, UEFA nezdinde bizim bulunduğumuz mevkii takımlarımızı savunmaktan geçer.

* Şimdi ben sana bu açıklamaları yaptım, içimi döktüm ya; bazıları "F.Bahçe bir çıkış yaptı da ondan bunu söylemek zorunda hissetti" diyebilir. Asla böyle bir imaj vermek istemiyorum. F.Bahçe bu çıkışı yapsaydı da yapmasaydı da benim duruşum buydu. Biz her zaman her şekilde ülkemizin takımlarını uluslararası kurumlara karşı savunuyoruz. Kendi kendime terapi yapıyorum. "Lutfi sen yanlış bir şey yapmadın. Hakkında söylenen iddialarla ilgili de en ufak bir yanlış yapmadın. Bundan sonra da Türk takımlarıyla ilgili bir sorun olduğunda da aynen o gün davrandığın gibi davranacaksın" diyorum.

Günlerdir konuşulan adam Lutfi Arıboğan'ın açıklamaları böyle. F.Bahçe iddialarının arkasında, TFF Başkanı da çalışma arkadaşlarıyla beraber. Gelişmeler önümüzdeki günlerde önünde sonunda gerçeği ortaya çıkaracaktır. O zaman biz de işin her türlü rengini öğrenmiş olacağız. Ama Arıboğan'ın samimi olarak içini döktüğü anlarda bana söyledikleri bunlar.