15 Temmuz'un darbe girişiminin mimarı, FETÖ'nün elebaşı hain Fethullah Gülen Türkiye'den kaçıp yerleştiği ABD'de 83 yaşında öldü. Örgüte yakınlığıyla bilinen Herkül'ün X (Twitter) hesabından yapılan paylaşıma göre Gülen 20 Ekim saat 21.20'de tedavi gördüğü hastanede can verdi. Gülen'in ölümünü yeğeni Ebuseleme Gülen de doğruladı.
Gülen'in bir süredir böbrek yetmezliği ve şeker hastalığının yanı sıra demans nedeniyle de tedavi gördüğü biliniyordu.
Gülen'in ölümünden sonra "FETÖ'nün yeni elebaşı kim olacak?" sorusu konuşulmaya başladı. A Haber canlı yayınında konuşan Sabah Gazetesi Haber Koordinatörü Abdurrahman Şimşek, konuyla ilgili şöyle konuştu:
"Eskiden üst düzey olarak örgütte yer almış, daha sonra ilişiğini kesen bir kişiyle konuştuğumda şunu diyor: Artık yıllardır darbeden dolayı içeride suskun kalan, sesini yükseltmeyen ve sessizce bekleyen binlerce örgüt üyesi artık susmayacak, muhtemelen bu konu ile ilgili hepsi konuşmaya başlayacak. Örgütte dağılma çok net bir şekilde başlayacak.
Fethullah Gülen’in yerine geçmesi beklenen Suat Yıldırım diye bir molla. O da kaçak yurt dışında firari. Suat Yıldırım’ın en yaşlı örgüt üyesi olarak onun geçmesi bekleniyor.
Ama örgütü asıl yönetenler Cevdet Türkyolu. Sürekli yanında olan özel kalem müdürü olan kişi. Artık hiçbir hükmü kalmadı.
AA muhabirinin, dava dosyalarından derlediği bilgilere göre, örgütün "Başyüceler" ya da "istişare heyeti" de denen kurulun üyelerinden Suat Yıldırım, 1964'te Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesinden mezun oldu. Bir süre Diyarbakır'da müftü yardımcılığı yaptıktan sonra Edirne'ye il müftüsü olarak atanan Yıldırım, burada tanıştığı FETÖ elebaşı Gülen ile aynı evde kalmaya başladı.
Yıldırım, 1968'de Atatürk Üniversitesinde asistan oldu. Çeşitli üniversitelerdeki çalışmaları sonucunda profesörlüğe kadar yükselen Yıldırım, kuruluş yıllarından itibaren FETÖ'nün faaliyetleri içinde yer aldı.
Bir dönem örgütte yer alan Çetin Acar, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminden bir gün önce açılan ve kamuoyunda "FETÖ çatı davası" olarak bilinen davanın iddianamesine giren beyanında "örgütün üst kurullarınca alınan kararların Yıldırım tarafından incelendiğini" bildirdi.
Yine bir dönem örgütte yer alan Nurettin Veren de Yıldırım'ın örgütün her türlü tayin, terfi ve yönlendirmesinin değerlendirildiği "tayin heyeti" içinde yer aldığını belirtti.
Aynı dava kapsamında ifadesi bulunan gizli tanık "Kasırga" ise Yıldırım'ın direkt örgüt elebaşı Fetullah Gülen'e bağlı olduğunu, onun arasında bulunduğu örgüt mensubu bir grubun Türkiye'de yapılan tüm toplantılara Gülen adına başkanlık ettiklerini ve aldıkları talimatları alt kademelere ilettiklerini anlattı.
Yıldırım, 1993-1995 yıllarında Sakarya Üniversitesi İlahiyat Fakültesi dekanlığı yaptı. FETÖ'nün 15-16 Temmuz 2016 gecesi Akıncı Üssü'nden darbe girişimini yöneten, yakalandıktan sonra serbest bırakılan ve o günden bu yana halen aranan örgütün sözde "TSK imamı" Adil Öksüz, Yıldırım'ın görev yaptığı dönemde bu fakülteye akademisyen olarak adım attı.
Fetullah Gülen'in operasyon ekibi içinde yer aldığı, örgüt içerisinde görüşlerine değer verilen ve örgüt üzerinde etkisi bulunan kişiler arasında yer aldığı belirlenen Yıldırım, örgüte müzahir kuruluşların etkinliklerinde sıkça konuşmacı olarak boy gösterdi.
Suat Yıldırım, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının "FETÖ çatı davası" ile İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının FETÖ mensuplarının "futbolda şike" soruşturmasında kumpas kurduğu gerekçesiyle 108 kişiye açtığı davanın firari sanıkları arasında bulunuyor.
"Futbolda şike" soruşturması dava dosyasında beyanlarına yer verilen gizli tanık "Güneş", "şike soruşturması" başlamadan önce, kapatılan Zaman gazetesinde Yıldırım ile Şerif Ali Tekalan, gazetenin Genel Yayın Müdürü Ekrem Dumanlı, Samanyolu Yayın Grup Başkanı Hidayet Karaca, eski milletvekili İlhan İşbilen ve Mehmet Ali Şengül'ün toplantı yaptığını bildirerek, şunları aktarmıştı:
"Toplantıda, kulüplere yönelik bir operasyon yapılacağı ve bunun merkezinde Fenerbahçe olacağı söylendi. Hidayet Karaca, 'Bu spor camiasını nasıl ele geçireceğiz?' diye sordu. Şerif Ali Tekalan, Suat Yıldırım'a 'Federasyon ile ilgili durum nedir?' dedi. Yıldırım, 'İçeriden de bir temizliğin yapılması bekleniyor.' karşılığını verdi. Tekalan da 'Radyomuz var, televizyonumuz var, gazetemiz var, her alanda varız ama en popüler saha olan futbolda yokuz. Bu çok büyük bir eksiklik. Berlusconi İtalya'da bir futbol kulübü başkanıydı. Mafya olduğu bilinmesine rağmen futbol onun geçmişini sildirdi ve daha ileriye taşıyarak başbakan yaptı. Aziz Yıldırım da inanılmaz bir kitleye hitap ediyor. Fenerbahçe taraftarları aynı bizim gibi kendi aralarında kenetlenmiştir. Emniyetteki arkadaşlara söyleyelim, şike yasası çıkıncaya kadar bir şablon oluştursunlar ve bu kişiler hakkında önleme dinlemesi yapsınlar ki her şey önümüzde hazır dursun.' dedi."
Ankara'daki davada ağırlaştırılmış müebbet, İstanbul'daki davada ise 78 yıla kadar hapis istemiyle yargılanan Yıldırım, 4 Eylül 2015'te yurt dışına kaçtı.
Suat Yıldırım, İçişleri Bakanlığının Terörden Arananlar Listesi'nde 10 milyon lira ödülle "kırmızı kategori"de yer alıyor.