“Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile yargılandığı davada ilk kez hakim karşısına çıkan FETÖ elebaşı Fetullah Gülen’in en yakınındaki isim olan ve “kadim abi” diye tanınan Yusuf Bekmezci, hakkındaki iddiaları reddederken, Gülen ile gençlik yıllarında tanıştığını ve Amerika’da ziyaret ettiğini söyledi.
Duruşmada ifade veren gizli tanık ise örgütün gizli kalmış kanlı planlarını gözler önüne serdi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a birçok kez suikast girişiminde bulunduklarını iddia etti.
İLK KEZ HAKİM KARŞISINA ÇIKTI
2016 yılından beri yakalama emri ile aranan ve Ocak 2020’de İzmir’de saklandığı evde yakalanan FETÖ silahlı terör örgütü elebaşı Fetullah Gülen’in en yakınındaki isim olan ve “kadim abi” diye tanınan Yusuf Bekmezci, “Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile yargılandığı davada ilk kez hakim karşısına çıktı.
İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, tutuklu sanık Yusuf Bekmezci ve avukatı hazır bulundu. Yapılan kimlik tespitinde emekli aylığı ile geçindiğini ifade eden 81 yaşındaki Bekmezci ile ilgili alzaymır şüphesi olduğunu ifade eden avukatı ifadesi alınırken bunun göz önünde bulundurulmasını istedi.
Mahkemedeki ifadesinde züccaciye işiyle uğraştığını anlatan Bekmezci, hayatında hiç terör örgütüne bulaşmadığını savundu. Askerden geldikten sonra İzmir’deki Kestane Pazarı Camisine gittiğini ve burada Fetullah Gülen ile tanıştığını anlatarak, “Ankara’dan Diyanet mensubu bir zatı muhterem geldi. Adının Fetullah Gülen olduğunu öğrendim. Kendisi ile burada tanıştık. Kendisiyle başka bir ilişkim olmamıştır” şeklinde konuştu.
'BENİM O İNSANLARA AKIL VERECEK KADAR AKLIM YOK'
Mahkeme başkanının Fetullah Gülen’in kendilerine Bank Asya’ya para yatırma talimatının olup olmadığını sormasının üzerine, “Bu konuda kendisinin etkisi de yok, yetkisi de yok. Bank Asya’ya para yatırmadım” dedi. Mahkeme başkanının ‘örgütün kasası’
olduğu iddiasına “Ben herhangi bir örgütle karşılaşmadım” diye cevap veren Bekmezci, mahrem imamlara vaaz verdiği iddiasına ilişkin de, “İnsanın gülmesi geliyor. Ben ilkokul mezunuyum. Benim o insanlara akıl verecek kadar aklım yok. Büyük oluşumları yönetecek karakterde bir insan değilim” diye konuştu.
Mahkeme başkanının, Fetullah Gülen ile en son ne zaman görüştüğünü sorması üzerine, “Bundan 7-8 yıl önce” diye cevap veren Bekmezci, “Amerika’da eğitim gören torunlarımı görmek için gittiğimde Fetullah Gülen’den de randevu aldım ve görüştüm. Onun haricinde başka görüşmem olmadı. Daha sonra torunum evlendiği için 1-2 kez daha Amerika’ya gittim” dedi.
15 Temmuz’da yaşanan hain darbe girişimine karşı bir bilgisi olmadığını savunan Yusuf Bekmezci, “Darbe girişimi ile ilgili bir şey duysam öyle ahlaksızlık yapan insanlara karşı olurdum. O ahlaksızların içinde yer almadım. Yapılanlardan haberim varsa Allah şahsımın belasını versin. 81 yaşındayım, kendi ihtiyacımı bile gideremiyorum” diye konuştu.
Darbe girişimi sırasında İzmir’deki evinde olduğunu ve olaylardan haberi olmadığını yineleyen Bekmezci, “Yanımda darbe konuşan birisi olsaydı onun ağzına ilk ben vururdum” dedi. Bekmezci, örgütün gizli haberleşme programı Bylock’tan da haberdar olmadığını savundu.
'CEMAAT İÇİNDE KARARLARI YUSUF BEKMEZCİ VERİRDİ'
Mahkemede SEGBİS (Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi) aracılığıyla gizli tanık olarak dinlenen “Zaman” kod adlı kişi ise Bekmezci’nin, FETÖ’nün cemaat ismiyle kurulduğu ilk günden beri Fetullah Gülen’in yanında olduğunu söyledi.
O zamanlar cemaatin çok güçsüz olduğunu ve toplantılara 6 kişi civarında katılım olduğunu söyleyen gizli tanık 'Zaman', “Yusuf
Bekmezci bu toplantılardan birinde kendi göğsüne vurarak ‘kimse yoksa ben varım’ dedi. Kendisi Kazakistan’da FETÖ’nün ilk yapısını kuran insandır. Fetullah Gülen onun için ‘Onu üzen, beni üzmüş sayılır’ ifadesini kullanmıştır. Cemaat içinde kararları Yusuf Bekmezci verirdi” dedi.
Bir keresinde Bekmezci’nin İzmir’de ‘babalar grubu’ olarak anılan büyük iş adamlarıyla bir toplantı gerçekleştirdiğini anlatan gizli tanık 'Zaman', “Bekmezci kendilerinden bağış isteyerek, ‘Bu para toplanmadan bu odanın kapısı açılmayacak’ dedi. O toplantıda 2 milyon liraya yakın para toplandı. Fetullah Gülen ile randevusuz görüşebilen ender kişilerdendir. Yusuf Bekmezci, Fetullah Gülen tarafından övgülerle anılan birisidir” diye konuştu.
'ERDOĞAN'A BİRÇOK KEZ SUİKAST GİRİŞİMİNDE BULUNDULAR'
Bekmezci’nin Kazakistan’da FETÖ için önemli işler yaptığını vurgulayan 'Zaman', “Kazakistan’da darbe yapmadan devleti ele geçirdi. 15 Temmuz darbe girişimi 2010’lu yıllardan beri biliniyordu. Darbenin nasıl olacağı Fetullah Gülen tarafından tarihine kadar bildirildiği toplantılar yapılmıştı. Bu toplantılarda Bekmezci, karar verici olarak yer alıyordu. Fetullah Gülen, kansız bir darbe planlıyordu. Recep Tayyip Erdoğan’ın kendi gitmesi için MİT operasyonu ve 17-25 Aralık operasyonlarını düzenlediler. Erdoğan, Başbakan iken birçok kez suikast girişiminde bulundular. En sonunda darbenin kanlı olmasına karar verdiler. Fetullah Gülen, ‘Stadyumlar kanla dolacak’ dedi. 5 bin kişilik bir liste hazırlandı. Bu listede kimin stadyumda infaz edileceği, kimin cezaevine gönderileceği yazılıydı. Darbeye karşı çıkan kişiler infaz edildi. İsmini hatırlamadığım Marmara Üniversitesinden bir profesör Fetullah Gülen’in yaptıklarına karşı çıktığı için kaza süsü verilerek öldürüldü” dedi.
'AMAÇLARI ERDOĞAN'I ATTAN DÜŞÜRÜP BOYNUNUN KIRILMASIYDI'
Cemaatin, Recep Tayyip Erdoğan’ın İstanbul’daki evinin karşısındaki bir evde suikast hazırlığı yaptığı sırada korumaların ay ışığının yansımasıyla keskin nişancı tüfeğini fark ettiklerini anlatan 'Zaman', “Bu olayı DHKP-C’ye yıktılar. Hablemitoğlu
suikastını da cemaat yaptı. Erdoğan’ın attan düştüğü gün, o ata çeşitli ilaçlar verdiler. Amaçları Erdoğan’ı attan düşürüp boynunun kırılmasıydı. Erdoğan için sıralı zehir kullandıklarını da biliyorum” şeklinde konuştu.
Bekmeci’nin örgütte orta kademede değil en üstte yer aldığını iddia eden 'Zaman', Yusuf Bekmezci, örgütün karar merciindedir. Muğla’da Bekmezci’ye benzeyen sahte birisi var. Onun üzerinde Yusuf Bekmezci’ye ait kimlik var. Cemaat, örgüt için önemli olan bu kişilere perdeleme yapar” dedi.
FETÖ’nün Türkiye’yi bir sıçrama tahtası olarak gördüğünü ve sonraki hedeflerinin Orta Asya ile Amerika’yı ele geçirmek olduğunu iddia eden 'Zaman', “Zaten Amerika’yı ele geçirdiklerinde tüm dünyayı ele geçirmiş olacaklardı. Örgüt ABD’de çok güçlüdür” ifadelerini kullandı.
İDDİANAME
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında tutuklanan FETÖ’nün üst düzey ismi Yusuf Bekmezci hakkında “Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle hazırlanan iddianame, İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Hazırlanan iddianamede, sanık Bekmezci’nin, örgüt elebaşı Fetullah Gülen’in İzmir’de görev yaptığı dönemde FETÖ’nün çekirdek kadrosunu oluşturarak müstakilen hareket etmeye başladığı yer aldı. Yusuf Bekmezci’nin o dönem faaliyetlerini 13-18 yaş grubundaki öğrenci ve genç kesim üzerinde yoğunlaştırdığı vurgulanan iddianamede, sanığın çeşitli toplantılar düzenleyerek terör elebaşının görüşlerini bu gruplara ulaştırdığı kaydedildi.
Hazırlanan iddianamede, Bekmezci’nin geçmiş dönemlerde örgütün sözde idari heyetinin başında ve örgütün finansal organizasyon ve şemasının kurucuları arasında bulunduğu belirtildi. İddianamede, “Sanık Bekmezci, FETÖ’nün bizzat Gülen’e bağlı birkaç kişiden oluşan ‘ilk mütevelli’ grubunda yer almıştır. Ayrıca örgütün genel çatı yapılanması kapsamında görev alan üst düzey yöneticilerdendir” denildi.
Örgüt elebaşı Fetullah Gülen’in “hayır” demediği tek kişi olarak bilindiğinin vurgulandığı iddianamede sanığın, örgüt içindeki anlaşmazlıkları çözümleme noktasında “manevi hakem” olarak da görev yaptığı belirtildi. Askeri lise öğrencilerine mahrem imamlık yapan ilk örgüt mensuplarından olduğu belirtilen Bekmezci’nin 15 Temmuz 2016’daki silahlı darbe girişiminden de sorumlu olduğu belirtildi.
Kaynak: İHA