CEMİL MURAT BUDAK - 17 Ağustos 2012'de düzenlenen Polis Akademisi Giriş Sınavı sorularının Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) mensuplarınca sınav öncesi elde edilerek, aynı yapılanmaya üye kişilere verilmesine ilişkin davanın sanığı Y.U, sınava girmeden bir gün önce Ankara'da FETÖ'ye ait hücre evinde bir örgüt yöneticisinin, "Hoca efendiden size bir hediyem var" diyerek, soruları evdekilere dağıttığını itiraf etti.
Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen, FETÖ üyelerince 2012 Polis Akademisi Giriş Sınavı sorularının önceden elde edilerek, aynı yapılanmaya mensup kişilere verilmesine ilişkin davanın sanıklarından Y.U, etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanıp itirafçı oldu ve örgüte ilişkin bildiklerini anlattı.
Y.U, Erzurum'da lisede öğrenim görürken FETÖ ile tanıştığını, o dönem Atatürk Üniversitesi matematik bölümünde öğrenci olan Serhat E'nin okuduğu okula gelip derslerinde yardımcı olacaklarını, bunun yanı sıra dini dersler de vereceklerini söylemesi üzerine örgüt evlerine gitmeye başladığını anlattı.
Lise 3. sınıftan itibaren örgüt evlerinde sınavlara hazırlandığını belirten Y.U, evde 5 kişilik bir öğrenci grubu olduklarını, o evde bulunan öğrencilere Eser E'nin kod isim verdiğini, kendisinin de "Ebubekir" adını aldığını ifade etti.
- Açığa çıkmamak için kod isim kullanmışlar
İtirafçı sanık Y.U, o dönem neden kod isim kullandıklarını örgüt abisine sorduğunda, gidecekleri kurumlar önemli olduğundan buralarda açığa çıkmamaları için verdiklerinin söylendiğini aktardı.
Kendisinden sorumlu mahrem imamların talimatıyla FETÖ'nün kapatılan finans kurumu Bank Asyada hesap açtığını belirten Y.U, "2012'de cemaatin kurumlarından burs almak için hesap açtırdılar. Öğrencilik hayatım boyunca düzenli olarak burs aldım." ifadeleri kullandı.
Sanık Y.U. örgüt evlerinde YGS'ye hazırladığını, daha sonra mahrem abisi tarafından GATA, Polis Akademisi ve Harp Okulları sınavlarına yönlendirildiğini dile getirerek, detaylı olarak kendisinden sorumlu kişileri deşifre etti.
Sınavlara hazırlanmak için özellikle FETÖ bağlantısı bulunan hiçbir dershaneye gönderilmediklerini vurgulayan Y.U, "İleriki zamanlarda açığa çıkmamamız için, cemaatin haricindeki diğer dershanelere de gittik. 2012'deki LYS'ye cemaat evinde çalışmaya devam ettim. LYS'den 464- 490 arası puan aldım." dedi.
Puanı düşük olduğu ve GATA'ya giremeyeceği için mahrem abisi Serhat E'nin kendisini Polis Akademisi sınavına hazırlamaya başladığını anlatan Y.U, öğrencilerin tümünden sorumlu olduğunu düşündüğü ve Erzurum'da lokanta işleten bir esnafın da kendisine Polis Akademisi mülakatında nasıl davranacağına ilişkin bilgiler verdiğini söyledi.
Ailesinin FETÖ'nün yönlendirmelerinden rahatsız olduğunu, bunun üzerine örgüt abisinin Polis Akademisi sınavına girmesi için babasını ikna etmeye çalıştığına dikkati çeken Y.U, "Babam buna da karşı çıkınca onlar da 'Maddi olarak giderleri biz karşılayacağız, girip kendini bir denesin.' dediler. Babam ikna olunca bu sınava girmek için Ankara'ya gittim." şeklinde bilgi verdi.
- "Hoca efendiden size bir hediyem var"
Daha sonra Polis Akademisi sınavı için Ankara'ya geldiğinde "İbrahim" kod adlı kişinin kendisini Keçiören ilçesinde bir eve götürdüğünü bildiren Y.U, orada yaşadıklarına ilişkin şunları paylaştı:
"Burada Polis Akademisi sınavına hazırlanan diğer kişilerle tanıştım. Yazılı sınavdan bir gün önce Keçiören'de kaldığımız eve biri geldi. Adam 'Sizinle Erzurum'da görüşmüştük. Bu dakikadan sonra beni dışarıda görseniz bile tanımayacaksınız.' dedi.
Daha sonra orada bulunan arkadaşlarla odaya geçtik. Bu kişi masanın üzerine bir Kur'an-ı Kerim bıraktı. Kur'an'a el basarak söylediği yemini tekrar etmemizi söyledi. Yemin ettikten sonra 'Hoca efendiden size bir hediyem var' dedi ve çantasından soru kağıtlarını çıkartarak, soruları dağıttı. Bu duruma itiraz edince, 'Bunun günahı yok, günahı var ise tüm günahları üzerime alıyorum.' dedi. Soruları ezberledikten sonra kağıtları topladı. Ertesi gün Polis Akademisi Sınavı'nda bu soruların aynısı çıktı."
İtirafçı sanık Y.U, yaşadığı bu olay karşısında kafasının iyice karıştığını, yapılanların haksızlık olduğunu ve kul hakkına girdiğini düşündüğünden bu yapıyla bağını kopardığını öne sürerek, Polis Akademisi sınavını kazanmasına rağmen kayıt yaptırmadığını savundu.