Burdur' da FETÖ/PDY davasında tutuklu yargılanan sanık Yard. Doç. Dr. M.D., mahkeme başkanının "FETÖ elebaşının talimatı üzerine mi Bank Asya'ya para yatırdınız?" sorusuna, "Her Türk erkeği gibi eşim dışında kimseden talimat almam" yanıtını verdi. Burdur'daki FETÖ/PDY soruşturmalarına yönelik yargılama süreci başladı. Burdur Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen ilk duruşmada Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi'nde (MAKÜ) görevli tutuklu 10 akademisyen 'silahlı terör örgütüne üye olmak' suçlamasıyla hakim karşısına çıktı. Duruşmada ifade veren MAKÜ Çavdır Meslek Yüksekokulu (MYO) öğretim görevlisi Selçuk Bedur, FETÖ/PDY'ye üye olduğu suçlamasını kabul etmediğini belirtti. 15 Temmuz'dan bir ay önce, görev yaptığı Çavdır MYO'daki görevlilerin kurum içerisinde sigara içmesiyle ilgili soruşturma görevinin kendisine verildiğini belirten Bedur, "Madem FETÖ ile bağım var. Bu soruşturmayı yapma görevi bana neden verildi" diye sordu.
'DEMOKRAT ÇİZGİDEYİM
'Mahkeme Başkanı Mehmet Ali Yüce'nin 2 çocuğunun da FETÖ okulunda okuduğunu sorması üzerine Bedur, "Eşim öğretmen. Benim de ders programım çok yoğun. Çocukları öğle arasında bırakacak kimsemiz yoktu. Ayrıca 2015-2016 ders yılına kadar Burdur'da başka özel okul yoktu" dedi. 2008 yılında Burdur'da 'yılın öğretmeni' seçildiğini kaydeden Bedur, "Eğitimci olarak birçok ödülüm var. Demokrat çizgideyim. Bunu yaşam tarzı olarak belirledim. Hiç kimseye siyasi, fikri telkinim olmadı. Hiçbir sendikaya üye değilim. Bu örgütün hiçbir biriminde yer almadım, olanları lanetliyorum" diye konuştu.
'O ZAMAN FETÖ YOKTU'
MAKÜ Fen Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. M.D. da duruşmada ifade verdi. Mahkeme Başkanı Mehmet Ali Yüce'nin, "FETÖ elebaşının talimatı üzerine mi Bank Asya'ya para yatırdınız?" sorusuna yanıt veren Yrd. Doç. Dr. M.D., "Her Türk erkeği gibi eşim dışında kimseden talimat almam" dedi. Üniversiteden mezun olduktan sonra FETÖ'ye bağlı dershanelerde 2009 yılına kadar çalıştığını belirten Yrd. Doç. Dr. M.D., "O zaman FETÖ yoktu. O zaman adı FETÖ olsaydı mukaddes saydığım her şeyin üzerine yemin ederim ki değil çalışmak yanından bile geçmezdim. Daha önce çalıştığım yerlerde dolandırıldım. Emeğimin karşılığını alamadım. Bu insanlar yaptığım işin karşılığını veriyordu. Mağdur etmediler. 15 Temmuz'dan sonra bu yapının örgüt olduğunu anladım. Aktif olarak içlerinde yer almadım. Devlet erkanının çocukları bile bu okullara gidiyordu. Devlet güven duyuyordu bu insanlara ben de güven duydum" diye konuştu.
'DEMOKRASİ BENİM YAŞAM TARZIM
'Demokrasinin korunması konusunda hassas olduğunu kaydeden Yrd. Doç. Dr. M.D., "Öğrencilerime hep demokrasiye sahip çıkmaları gerektiğini anlattım. Demokrasi benim yaşam tarzım. Kırmızı çizgim. Cumhurbaşkanının 'TL'ye dönün' çağrısına uymak istedim ama tutuklu olduğum için uyamadım" dedi. (DHA)