İSTANBUL (AA) - Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ), askeri okul mülakatlarında örgütsel "kod sistematiği" kullanarak Türk Silahlı Kuvvetleri'ne (TSK) sızmasına ilişkin soruşturma kapsamında gözaltına alınan 20 şüpheli ''terör örgütüne üye olma'' ve ''kamu zararına dolandırıcılık'' suçlarından tutuklanmaları talebiyle hakimliğe sevk edildi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu'nca, FETÖ'nün TSK yapılanmasına yönelik soruşturma kapsamında, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nın tespitleri ile alınan bir itirafçı beyanı ve yapılan inceleme sonucuna göre örgütün askeri okul mülakatlarında örgütsel "kod sistematiği" kullanarak TSK'ye mensuplarını sızdırmasına ilişkin olarak 2013 yılındaki sınavla ilgili gözaltına alınan 20 şüphelinin emniyetteki işlemleri tamamlandı.
Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'na getirilen 20 şüpheli, savcılık ifadelerinin ardından, ''silahlı terör örgütüne üye olma'' ve ''kamu kurum ve kuruluşları zararına dolandırıcılık'' suçlarından tutuklanmaları talebiyle hakimliğe sevk edildi.
Şüphelilerin hakimlik sorguları sürüyor.
Savcılığın şüphelilere ilişkin sevk yazısında, itirafçı şüphelinin ifadesine yer verildi.
İtirafçı şüpheli ifadesinde, ''2013 yılında Deniz Harp Okulu ve Deniz Astsubay Meslek Yüksek Okulu personel alımlarına ilişkin olarak mülakat komisyonunda görev yaptığını, sistematik belirlenen aday numaralardan terör örgütü mensubu adayları örgüt mensubu komisyon üyelerinin tanıdığını, bunun da aday numaralarının ve kimlik numaralarının belirli hanelerdeki rakamların toplamından örgütsel bir kod sistematiğinin belirlenmesi yoluyla olduğunu'' söyledi.
Kendisine, örgütsel "kod sistematiğini" örgütte kendisinden sorumlu sözde sivil imamın verdiğini, mülakata giren terör örgütü mensubu adaylara yüksek, diğerlerine düşük not verilerek örgüt mensuplarının askeri okullara sızmalarının sağlandığını anlatan itirafçı asker şüpheli, 2013 yılında mülakata girenlere ilişkin örgütsel kod sistematiğinin verilen aday numaralarının 2. ve 3. hanelerindeki rakamların toplamının 9, 10, 11 ve 12. olan şahısların terör örgütü mensubu şahıslar olduğunu belirtti.
Sevk yazısında konuya ilişkin Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Dairesi Başkanlığı'nca Kriptoloji uzmanlarına hazırlatılan bilirkişi raporu da yer aldı.
Söz konusu raporda, aday numaralarının 2. ve 3. basamaklarındaki rakamların sayı değerlerinin toplanmasıyla elde edilen değerin rastgele dağıtılmadığının hipotez testiyle tespit edildiği belirtilerek, ''Yani sonuç olarak 2013 yılında yapılan her iki mülakat için belirtilen örgütsel formüle uyan ve mülakatı geçenlerin tüm mülakatı geçenlere göre oranın yüzde 97,70 olduğu, sonuç olarak 2013 yılında belirtilen oranda (sayısal olarak 724) terör örgütü mensubu askeri öğrencinin Deniz Harp Okulu ve Astsubay Meslek Yüksek Okulu'na sızdırıldığı tespit edilmiştir.'' denildi.
- 105 milyon lira kamu zararı
Raporda, örgütsel faaliyet kapsamında denetim olanağını kaldıracak şekilde hile ve desise kullanılarak, terör örgütü mensuplarının TSK'ye dahlini sağlamak suretiyle oluşturulan kamu zararının 105 milyon 814 bin 32 lira olduğunun (724 kişi üzerinden yapılan harcama) Milli Savunma Bakanlığı'nca tespit edildiği kaydedildi.
Sevk yazısında, soruşturmaya konu 2013 yılındaki mülakatta görev alan kendilerinden sorumlu sivil sözde imamların talimatıyla örgüt mensubu adayların askeri okullara sızmalarını sağlayan, haklarında örgüt mensubu oldukları yönünde itirafçı beyanı olan ve tamamı meslekten ihraç edilen/emekli 7'si albay, 9'u yarbay, 9'u binbaşı, 13'ü yüzbaşı, 2'si üsteğmen, 3'ü astsubay olmak üzere 43 askeri personel hakkında ''terör örgütüne üye olmak'' ve ''kamu kurumu zararına dolandırıcılık'', ''başkalarına çıkar sağlamak amacıyla nüfuzunu kötüye kullanmak'' ve ''sahte belge düzenlemek'' suçlarından gözaltı kararı verildiği belirtildi.
Bu şüphelilerden 20'sinin yakalandığı vurgulanan sevk yazısında, bu soruşturmada yakalanan iki şüphelinin ise etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanma talebinde bulunarak, söz konusu aday numaralarındaki kod sisteminin doğru olduğunu ve aday numarası uyan şahsıların örgüt mensubu olduklarını, örgüt mensubu olan şahısların başarılı sayılmasını, diğerlerinin ise elenmesi yönünde örgütten talimat geldiğini de itiraf ettikleri anlatıldı.
Sevk yazısında, son alınan itirafçı beyanlarına göre, önceki itirafçı ile kriptoloji uzmanlarının hazırladığı raporu da teyit ettikleri belirtildi.