HABER

Feyzioğlu'ndan hukuk reformu için 'Meclis 3 gün fazla çalışsın' talebi (2)

'MUSTAFA KEMAL'İ YENİDEN KEŞFEDİYORUZ' Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, '100'üncü Yılında Erzurum Kongresi Paneli'nin açılışında yaptığı konuşmada, kongrenin önemini vurguladı.

'MUSTAFA KEMAL'İ YENİDEN KEŞFEDİYORUZ'
Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, '100'üncü Yılında Erzurum Kongresi Paneli'nin açılışında yaptığı konuşmada, kongrenin önemini vurguladı. Bugünün, sadece protokol toplantısı, zorunluluk anması olmaması gerektiğini belirten Feyzioğlu, "Bugün aslında geleceğimiz için çok ihtiyaç duyduğumuz milli hissi, bilinci canlandırabileceğimiz bir haftadır. Erzurum Kongresi'nin 100'üncü yılını kutluyoruz. Milli iradenin Erzurum'dan tüm Anadolu'yu güneş gibi aydınlattığının 100'üncü yılını kutluyoruz. Biz Samsun'un, Amasya'nın, Erzurum'un ve Sivas'ın 100'üncü yılında Mustafa Kemal'i yeniden keşfediyoruz. Milli iradeyle neleri başardığını gözümüzle görerek, kalbimizle hissederek, keşfediyoruz" dedi.
Konuşmasında, Kazım Karabekir'i de rahmetle andığını dile getiren Feyzioğlu, "Bir milletin geleceği, dünya tarihi, paşanın bir cümlesiyle yön değiştirdi. Kazım Karabekir Paşa'nın 'Emrindeyiz paşam' diyerek, Mustafa Kemal'e tabi olduğunu açıklaması, sadece Türk milletinin tarihini değil emperyalistlerin sömürdüğü tüm milletlerin geleceğini belirlemiştir. Büyük eniştem Kazım Karabekir Paşa'yı rahmetle anıyorum" diye konuştu.
'ADALET SİSTEMİNİ GELİŞTİRMEYE İHTİYAÇ VAR'
Yargı reformuyla ilgili de açıklamalarda bulunan Feyzioğlu, "Türkiye Cumhuriyeti devletinin büyüklüğünü şuramızda hissediyoruz. Bu devleti ilelebet payidar kılmanın yolu da 'Adalet mülkün temeli' cümlesinden geçer. Bu cümledeki mülkün, 'mal, mülk' anlamında değil devlet anlamına geldiğini bilen kişileriz. Oradaki mülk devlettir, vatandır. Bunun altında yatan ana fikir ise bir devlet adalet dağıtamıyorsa, millet devletin adaletine güvenmiyorsa o devletin geleceği sıkıntılıdır. Devletimizin çağdaş uygarlık seviyesini yakalayıp, üzerine çıkması, sonsuza kadar yaşaması için 82 milyon vatandaşımızı eşit ve özgür şekilde şefkatle kucaklayan adalet sistemini geliştirmeye ihtiyacımız vardır. Sıkıntılarımız vardır. Ne birilerinin gösterdiği gibi umutsuzluk boyutundadır ne de dikensiz gül bahçesindeyiz. Ama umutsuz olmak, en büyük felakettir. Umudumuzun zorlandığı yerde tarihinden gelen, maneviyatından gelen inancımız, umudumuz olur; yola kararlılıkla devam ederiz. Her zaman başardık, yine başarırız" dedi.
'İLK PAKET İÇİN EN KISA SÜRE TEMMUZ OLMALI'
'Yargı Reformu Strateji Belgesi'nin önemine değinen Feyzioğlu, "Kuşkusuz olağanüstü bir dönemin sonrasında, anayasamızda ihtiyaç duyacağımız revizyonları ortak akılla hep birlikte yapacağız. Kavga etmeden, birbirimize tepeden bakmadan, büyüklük taslamadan, parmak sallamadan bu çerçevede artık hakimlerimizin bağımsızlık ve tarafsızlığını anayasal anlamda güvenceye kavuşturmak adına, Hakimler Savcılar Kurulu oluşumunu tartışmaya ama dediğim gibi yapıcı şekilde başlamak lazımdır. Hukukçunun eğitimini ve liyakatini ölçme- değerlendirmesini en iyi şekilde yapmak zorundayız. 'Yargı Reformu Strateji Belgesi' bugün Türkiye'nin gündeminde. Bu belge, işte bu anlayış tarzının ürünüdür. İçinde HSK yapısına dair bir şey yoktur. Hukukçunun yetiştirilmesi, ölçülmesi, değerlendirilmesi, hakimlerin kararlarını özgür bir şekilde verme noktasında çok önemli cümleler hedefler konmuştur" diye konuştu.
TBB Başkanı Feyzioğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Türkiye Cumhuriyeti devletimizi bir diktatörlük olarak göstermek isteyenlere inat bu belge çoğulcu, katılımcı demokrasimizi ve hukuk devletimizi sağlamlaştırmaya olan inancımızın bir imzasıdır. Bu belgeyi hiç kimsenin küçük görmeye, değersizleştirmeye veya 'Nasılsa olmaz' diye görmezden gelinmesini sağlamaya hakkı yoktur. Sayın Cumhurbaşkanı, Türk milletinin huzurunda, belgenin en kısa sürede kanunlaşmaya başlayacağını söylemişti. Bu en kısa süre ilk paket açısından temmuz ayı olmalıdır. Çünkü hain FETÖ ve hain PKK güdümlü yayınları incelediğinizde tüm dünyada Türkiye'nin yargı reformuna niyetli olmadığı kurgusu işlenmektedir. Bu şer odaklarına malzeme vermemek adına, ağızlarını kapatmak ve milletimizin haklı beklentisini teslim etmek adına TBMM, Sayın Cumhurbaşkanı'nın sözünü ekime kadar havada bırakmaya hakkı olmadığı kanaatindeyim. Türkiye üzerinde yaratılmak istenen kötü algının kırılması, bu belgenin ilk paketinin kanunlaşmasına bağlıdır."

En Çok Aranan Haberler