HABER

"Fikirler tehdit altında olmamalıdır"

TBMM Başkanı Binali Yıldırım: - "Fikirler akademik yapının temelidir ve tehdit altında asla olmamalıdır. Güvenlik ve özgürlük ortamında serbestçe her fikir konuşulmalı, tartışılmalıdır. Öğretim görevlisi ve üyesi olmak kendini bilime adamak demektir. Her eline fırça alan ressam olamayacağı gibi her önüne gelen de akademik personel olamaz" - "Bizim tarihimizde hiçbir zaman batının karanlık dönemlerini çağrıştıran ortaçağımız olmadı, batı karanlık aleminde gezerken İslam dünyası ışıklar içinde yaşıyordu"

İZMİR (AA) - TBMM Başkanı Binali Yıldırım, "Fikirler akademik yapının temelidir ve tehdit altında asla olmamalıdır. Güvenlik ve özgürlük ortamında serbestçe her fikir konuşulmalı, tartışılmalıdır. Öğretim görevlisi ve üyesi olmak kendini bilime adamak demektir. Her eline fırça alan ressam olamayacağı gibi her önüne gelen de akademik personel olamaz." dedi.

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla Sabancı Kültür Merkezi'nde düzenlenen Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) 2018-2019 Akademik Yılı Açılış Töreni, saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başladı.

TBMM Başkanı Binali Yıldırım, törendeki konuşmasının başında "DEÜ İzmir'in en güzel üniversitelerinden biri dediğimizde Hocamız alınganlık gösteriyor, 'en güzel üniversitesi' demek gerekiyormuş." şeklinde espri yaptı.

Rektör, dekan, öğretim üyeleri ve öğrencilere hayırlı, başarılı bir öğretim yılı dileğinde bulunan Yıldırım, DEÜ'nün 36. kuruluş yılını kutladığını, Rektör Prof. Dr. Nükhet Hotar'ın da "öğrenci olarak okuyup üniversiteye rektör olan ilk akademisyen" olduğuna işaret etti.

DEÜ'nün 90 bine yakın öğrencisi ve 3 bini aşkın akademik personelinin bulunduğunu, üniversite kelimesinin "evrensel şehir" anlamına geldiğini belirten Yıldırım, şöyle konuştu:

"Fikirler, akademik yapının temelidir ve tehdit altında asla olmamalıdır. Güvenlik ve özgürlük ortamında serbestçe her fikir konuşulmalı, tartışılmalıdır. Öğretim görevlisi ve üyesi olmak kendini bilime adamak demektir. Her eline fırça alan ressam olamayacağı gibi her önüne gelen de akademik personel olamaz. Türkiye'de bu ölçülerin dışına çıkılan zamanlar ne yazık ki oldu. Gençlerimiz bilgi, yetenek ve zekalarıyla değil, kılık kıyafetiyle değerlendirildi. Birçok gencimiz bu sebeple okulundan uzaklaşmak zorunda kaldı."

- "Öğrenmeyi bırakan yaşlanır"

Eğitim ve öğretimin yaşının olmadığını, beynin öğrenmekten mahrum kaldığında kendi kendini öğütmeye başladığını anlatan Yıldırım, bu nedenle öğrenmeyi bırakan kişinin genç de olsa yaşlandığına işaret etti.

Türkiye'nin gelişme tarihinde üniversitelerin özel bir yerinin bulunduğunu, bugün Türkiye'de 206 üniversitenin yer aldığını vurgulayan Binali Yıldırım, "2002 yılında başlattığımız 'her ile üniversite' projesiyle kurulan üniversitelerin 129'u devlet, diğerleri vakıf üniversitesidir. Bugün üniversitemiz olmayan ilimiz kalmadığı gibi birçok ilimizde birden fazla üniversite vardır. Dünyada ilk üniversite batılıların dediği gibi İtalya'da değil 859'da Fas'ta kurulmuştur." dedi.

Müslümanlar tarafından kurulan ilk üniversiteyi Büyük Selçuklu Devleti'nin Nizamiye Medreseleri'nin takip ettiğini kaydeden Yıldırım, şu görüşlerini paylaştı:

"Eğer batılılara sorarsanız İslam dünyasındaki bu gelişmeleri yok sayarlar. Onlar tarihi kendileri başlatırlar. Batılılara göre dünyanının ilk üniversitesi İtalya'daki Bologna Üniversitesidir. Açılış tarihi 1088. Avrupalı kadınların 'içine şeytan girmiş' denilip yakıldığı Ortaçağ'da Fatih Medresesi kurulmuştur. İstanbul Üniversitesi'nin kuruluşu 1453'tür."

- "Süleymaniye Üniversitesi vefa örneği olabilir"

Kanuni Sultan Süleyman döneminde inşa edilen Süleymaniye Medresesi'nin de büyük önem taşıdığını vurgulayan Yıldırım, "İstanbul'a gelecekte Süleymaniye Üniversitesi adıyla bir üniversitenin açılması çok büyük vefa örneği olabilir. Bizim tarihimizde hiçbir zaman batının karanlık dönemlerini çağrıştıran ortaçağımız olmadı, batı karanlık aleminde gezerken İslam dünyası ışıklar içinde yaşıyordu." diye konuştu.

- Öğrencilere de seslendi

Yıldırım, konuşmasında öğrencilere de seslenerek, eğitim ve öğretimin hayat boyu devam edecek bir süreç olduğunu, gençler için bulunmaz bir fırsat içerdiğini kaydetti.

Dünyada işsizliğin özellikle gençler için büyük sorun yarattığını bildiren Yıldırım, şunları söyledi:

"Yaşadığımız şartlarda teknolojinin gerisinde kalmamamız gerekiyor. Teknolojiden her alanda faydalanalım ancak teknolojinin esiri olmayalım. Değerini bilmemiz gereken bir hayatımız var. Bilgiye dayalı işler günümüzde ön plana çıkıyor. Yapay zeka, Endüstri 4.0 gibi kavramlar her gün daha fazla hayatımıza giriyor. Geleneksel üretim şekli terk ediliyor. En fazla ciro yapan şirketler 150 yıllık geçmişe sahip şirketler değil, 20 yıllık geçmişi olan teknoloji ve iletişim şirketleridir. Siz de çağın gerisinde kalmamak için daha fazla okumalısınız, öğrenmeyi bıraktığınız gün yaşlanacaksınız. Liderlerin tecrübelerinden mutlaka faydalanın."

- "Yeni bir vizyonla hareket edeceğiz"

Rektör Prof. Dr. Nükhet Hotar da törendeki konuşmasında, bilimin olumlu ve insanı yücelten değerlerin anlaşılması için büyük önem taşıdığını belirtti.

DEÜ'nün 36 yıldır Türkiye'ye, bilim dünyasına ve insanlığa hizmet verdiğini kaydeden Hotar, "Hızla büyüyen ve gelişen Türkiye’nin nitelikli insan gücünün karşılanmasında, ihtiyaç duyulan alanlarda ve sektörel çalışmalarda ciddi sorumluğu ve katkısı bulunan üniversitemiz, önümüzdeki dönemde yeni bir vizyon ile hareket edecektir. Bu yol haritasının temelinde ise yapay zekadan artırılmış gerçekliğe, nesnelerin internetinden otonom robotlara kadar Endüstri 4.0'ın bütün argümanları ve dijital dünyanın bileşenleri öncelikle yer alacaktır. Bu temellere bağlı olarak genetik, nanoteknoloji, enerji, sağlık, çevre ve dijital dünya gibi gelecek gördüğümüz stratejik alanlara odaklanarak milli ve yerli politikaların geliştirilmesine destek olacağız." değerlendirmesini yaptı.

Hotar, üniversitenin sivil toplum ve diğer kurumlarla iş birliğine de önem verdiğine işaret ederek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Öncelikle ülkemizi döviz kuru üzerinden yıpratmaya ve milletimizi zor duruma sokmaya yönelik girişimleri kınadık. Bu noktada kentimizin önde gelen kurum ve kuruluşları ile bir araya gelerek çözümlerimizi içeren bir bildiri yayınladık. İsrail Parlamentosu'nun Kudüs'teki ırkçı ve ayrımcı politikalarına tepki göstererek İsrail hükümetini senato kararıyla kınadık. Hükümetimizin enflasyonla mücadele konusunda başlattığı indirim kampanyasına destek vererek üniversitemize bağlı kantinlerde yüzde 10 indirim uyguladık. Kurumumuzda ivedi olarak yapmamız gereken altyapı düzenlemelerini ve revizyonlarını, eğitim dönemi öncesi tamamladık. "

Törende DEÜ Hukuk Fakültesi 3. Sınıf Öğrencisi Bahadır Kahraman da konuşmasında, Türkiye'nin geleceğini üniversitelerde inşa edeceklerini vurgulayarak, "Gazi Mustafa Kemal'den aldığımız bayrağı daha ileri taşıyacak, çalışacak, çalışacak, çalışacağız." diye konuştu.
\

- Notlar

Açılış töreninde Dokuz Eylül Üniversitesi Devlet Konservatuvarı tarafından "Bana Her Şey Seni Hatırlatıyor" şarkısı seslendirildi ve üniversitenin tanıtım filmi gösterildi.

Törenin sonunda DEÜ'ye en yüksek puanla başlayan ve en yüksek puanla bitiren 5'er öğrenciye ödülleri takdim edildi ve aile fotoğrafı çekimi yapıldı.

Rektör Prof. Dr. Hotar, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a, Firuz Aşkın'ın bir tablosunu hediye etti.

Törene, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, YÖK Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç, ile AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ da katıldı.

En Çok Aranan Haberler