BRÜKSEL(ANKA) - AB Komisyonu'nun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Stefan Füle, piyanist Fazıl Say hakkındaki davayı endişeyle izlediklerini bildirdi. Füle iktidarın Muhteşem Yüzyıl dizisine yönelik tepkilerle ilgili bir soru önergesini yanıtlarken de "sanatsal ifade özgürlüğü"nün Türkiye'nin karşılama yükümlülüğü bulunan siyasi kriterler arasında yer aldığını belirtti.
Avrupa Parlamentosu Üyesi Barry Madlener, AB Komisyonu'nun yanıtlaması istemiyle AP Başkanlığı'na verdiği yazılı soru önergesinde piyanist Fazıl Say'ın İslam'a saldırıyla suçlanmasına değindi. Konuya ilişkin haberler hakkında AB Komisyonu'nun görüşlerini öğrenmek isteyen Madlener, Say'ın yargılanmasına temel olan hukuk ilkelerinin ne olduğunu, Komisyon'un da bu hukuk ilkelerini nasıl değerlendirdiğini sordu. Önergede "Komisyon davanın Türk devletinin İslamlaşmasının konuşma özgürlüğüne yeni bir saldırı olduğu gözlemini paylaşıyor mu? Fazıl Say davası Türkiye'nin AB'ye katılım sürecini nasıl etkiler?" gibi sorular da yer aldı.
AB Komisyonu'nun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Stefan Füle ise önergeye yanıtında "Komisyon Fazıl Say'a karşı açılan davayı endişeyle izliyor" dedi. Savcılığın Say hakkında 9 aydan 1.5 yıla kadar hapis cezası öngören bir iddianame hazırladığını, Say'a dini değerlere saldırı, nefret ya da aşağılama suçlaması yapıldığını kaydeden Füle şöyle devam etti:
"İfade ve inanmamayı da içeren, düşünce, vicdan ve din özgürlükleri, Komisyon'un, Türkiye'nin siyasi kriterleri karşılama yolundaki ilerlemesini değerlendirirken izlediği temel haklardır. Komisyon çeşitli fırsatlarla Türkiye'nin bu konudaki eksiklikleri acilen giderme ihtiyacı içinde olduğunu vurgulamıştır. Komisyon davayı yakından izlemeye devam edecektir."
-HÜRREM VE SİMPSONS SORU ÖNERGELERİNİ DE YANITLADI-
AB Komisyonu Üyesi Füle, Laurance Stassen'in "Türkiye'nin Sultanla ilgili diziyi yasaklaması" ve "Türk televizyonlarında sansür: Simpsons yasağı" başlıklı iki önergesini de yanıtladı.
Türkiye'nin medya mevzuatını değiştirdiğini, değişikliğin tarihsel olaylarla toplumun saygı duyduğu kişileri çarpıtan, alay eden ya da küçümseyen televizyon dizilerinin yasaklanmasıyla sonuçlanacağını kaydeden Stassen Başbakan Erdoğan'ın Muhteşem Yüzyıl dizisinden şikâyet ettiğini hatırlattı. Stassen AB'nin yasaklamaları ifade özgürlüğü açısından nasıl değerlendirdiğini sordu. Stefan Füle bu önergeye yanıtında, AİHM içtihatları doğrultusunda ifade özgürlüğünün sanatsal ifadeyi de içerdiğini, bunun da Türkiye'nin siyasi kriterleri karşılaması açısından Komisyon tarafından izlendiğini bildirdi. Komisyonun bu konudaki eksikliklerini acilen tamamlaması için Türkiye'ye çağrıda bulunduğunu belirten Füle, "Komisyon yayın yasakları ve yayıncılar üzerinde uygulanabilecek yaptırımlar hakkındaki endişelerini de dile getirmiştir" ifadelerini kullandı.
Stassen Türkiye'de Simpsons dizisini yayınlayan CNBC-E televizyonuna, Tanrı'ya hakaret edilmesi, incilin yakılması, Tanrı'nın şeytana kahve vermesi gibi görüntülerden dolayı 22 bin 700 Euro ceza verilmesini de soru önergesi konusu yaptı. Füle bu ceza konusunda da önceki önergelere verdiği "ifade özgürlüğü" kapsamındaki benzer yanıtları verdi. Füle ayrıca RTÜK kararları hakkında duydukları endişeleri 2012 İlerleme Raporu'nda dile getirdiklerini belirtti.