Beypazarı’nda dünyaya gelen ve sinemaya tamamen tesadüf sonucu başlayan Türk sinemasının ‘Kolejli Kızı’ Filiz Akın, filmleriyle milyonların gönlünde taht kurdu.
Türk müziğinin tartışılmaz en iyi yorumcularından olan Bülent Ersoy, 14 Nisan 1981’de Londra’da geçirdiği cinsiyet değiştirme ameliyatıyla kadın oldu.
Küçük yaşta sahneye çıkan ve kendini kabul ettren Emrah, yoğun çalışmalarından arta kalan zamanında kendini havuza atmayı pek severdi (1987).
1987 yılında Hürriyet Sinema 2. Güzeli seçilince hayatı değişen Gülben Ergen, düzgün fiziği ile önce mankenliğe başladı. Podyumların aranılan isimlerinden birisi olan Ergen, uzun yıllar fotomodellik yaptı (1986).
Filmlerde figüranlık yaptı, annesinin (Münevver Girik) yanında henüz 13 yaşında sinemayla tanıştı. Kısa sürede zirveye çıktı. O yıllarda setlerde ünlü de olsanız kendi makyajınızı kendiniz yapardınız (1965)
Sanatçılar arasındaki dayanışmaya her zaman rastlarız. İşte yine böyle bir anı ve Erol Evgin, stüdyoda Ersan Erdura’ya vokal yapıyor (1982).
Ajda Pekkan, sahneye Gönül Yazar’ın yardımı ile çıktı. Çünkü giyecek ne bir elbisesi ne de ayakkabısı vardı. Yazar giymediği elbise ve ayakkabılarını Pekkan’a verdi. Sonraki yıllarda Ajda Pekkan, Durul Gence ile birlikte Ajda Pekkan&Durul Gence Beşlisi olarak sahneye çıktı (1969).
Caddebostan Maksim Gazinosu’nun ışıklı neonu. Kadroda kimler yok ki! Assolist Emel Sayın. Alt kadrosunda ise Göksel Arsoy, Sezen Aksu, Recep Kaymak, Meral Zeren, Zeki Alasya ve Metin Akpınar var. Hey gidi günler, hey gidi gazinolar (1981).
‘Panter Emel’ lakaplı Emel Yıldız, birçok ünlü oyuncuyu Türk sinemasına kazandırdı. Bunlardan birisi de Fatma Girik’ti (1988).
Yakınlarının ‘Kara kuru Nükhet Duru’ diye takıldığı Nükhet Duru, bu yakıştırmaya her zaman güler yüzüyle karşılık vermesini bilirdi (1977).
Birlikte birçok film çeken Perihan Savaş ile Mesut Engin, 1973 yılında kamera karşısına geçtikleri ‘Yedi Evlat İki Damat’ filminde (1973).
1983 yılında Türkiye Güzeli seçilen Hülya Avşar’ın daha önce evlenip boşandığı için tacı elinden alındı. Bir anda herkesin merak ettiği birisi haline gelen Avşar, İzmir Fuarı’na gitti ve Uğur Böcekleri ile birlikte sunuculuk yaptı (1983).
Orhan Gencebay ile Sevim Emre aşkının ilk yılları... O zamanlar oğlu Altan’ın annesi Azize Gencebay’dan boşanmak üzere olan Gencebay, hiçbir yere Emre’siz gitmiyordu (1976).
1984’teki ‘Fahriye Abla’ filmini ve Müjde Ar’ın hamamdaki sahnelerini hatırlamamak mümkün mü?
İBRAHİM TATLISES- GÜLŞEN TATLI- Şanlıurfalı şarkıcı İbrahim Tatlıses, çocukları Ahmet, Gülşen, Gülden ve kardeşi Hüseyin’le memleketindeki dünyaca ünlü Balıklı Göl’de hatıra fotoğrafı çektirirken (1980).
İzmir Fuarı’nda program yapan sanatçılar, gündüzleri Efes Oteli’nin havuz başında toplanırlar, aralarında şakalaşırlardı. İşte yine böyle bir günde Şükrü Birant, Sadri Alışık ve Ahmet Sezgin bir araya gelip Ahmet Özhan’ı karga tulumba havuza atmaya çalışıyorlar (1977).
Kadir İnanır, 1979’da İstanbul’a gelen ve ‘Haydarpaşa’nın gelini’ olarak lanse edilen, birçok filmde rol alan Christina Haydar ve kocasıyla birlikte.
‘Orta Şarkın Altın Bülbülü’ lakaplı Neşe Karaböcek, Orhan Gencebay ile Yaşar Kekeva’nın sahibi olduğu Kervan Plak’tan çıkan LP’si çok satınca altın plakla ödüllendirildi
Hülya Koçyiğit’in kız kardeşi Nilüfer Koçyiğit, iki Tanju arasında kalınca hemen bir dilek tuttu (1975).
6. Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk, sanatçılara ayrı bir önem verirdi. Çankaya Köşkü’nde yapılan resepsiyonlara birçok ünlü sanatçıyı davet eden Korutürk, onlarla sohbet eder, şiltler sunardı (1978).
Cazip tekliflere daha fazla dayanamayan Muazzez Abacı, Ankara Radyosu’ndaki görevinden ayrılarak İstanbul’a geldi. Kendisine yardımcı olanlardan birisi de her ne kadar rakibi de olsa Gönül Yazar’dı
Arabesk müziğinin iki ünlü ismi Ferdi Tayfur ve Vahdet Vural, gazino kulisinde bilek güreşi yapıyorlar (1978).
TRT’ye parodiler çeken Levent Kırca ve Ali-Ayşegül Atik çifti, bu defa bir ameliyat skecinin hazırlıklarını yapıyorlar (1979).
Nükhet Duru, bir döneme damgasını vuran ‘Beş Yıl Önce On Yıl Sonra’ grubu ile bir yazlık gazinoda program yapıyor (1984).
Çocukların sevgilisi Barış Manço yine çocuklarla birlikte. Hem de kendi adının verildiği sokağın başında (1984).
Filmin adı ‘Şoför’... Dönemin arabesk kralı Orhan Gencebay’ın bol şarkılı filmlerinden en çok ilgi görenlerinden. Başrolün kadın kahramanı Hülya Avşar, Orhan Baba’nın omuzlarında (1986).
Yakın çevresi “Paşam aman böyle şeyler yapma, Türk halkı bunları kaldıramaz” diye uyarsa da, o sahnedeki yeniliklerini sakınmadan hayata geçirdi. Kulaklarda o billur sesinin yarattığı keyifler, gözlerde ise Paşa’nın mini eteği, dizlerinin üzerine kadar çıkan apartman topuklu çizmeleri... Yakın çevresinin söylediği tepkiler de olmadı.
Günümüzde yuvasını kurmuş, anne olmuş ve de kayınvalideliğe hazırlanan Gülşah (Soydan) Alkoçlar, annesi Hülya Koçyiğit ve Fikret Hakan’la aynı filmde buluşmuştu. ‘Gülşah Küçük Anne’ sinemalarda büyük ilgi görmüştü.
Bir dönem içtikleri su bile ayrı gitmezdi aynı bisiklette gördüğünüz Nilüfer’le Kayahan’ın. Nilüfer 1984’te Kayahan’ın ‘Kar Taneleri’ni seslendirdi. Sonra daha birçok eserini. Ama araya dargınlık girince Kayahan ona şarkılarını yasakladı.
Pop müziğimizin ikonu, süper starı Ajda Pekkan... Her zaman bakımlı, her haliyle güzel...
Pop müziğimizin ‘Minik Serçe’si Sezen Aksu, lise yıllarında arkadaşlarıyla birlikte... Gözlerinde siyah gözlükleri ve eli cebinde. Aklında ise dersler değil, müzik var. Aksu’nun İzmir’deki belediye otobüslerinde bağıra çağıra şarkılar söylediği yıllar.
Emel Sayın sahneye çıkmak için kulis odasından ayrılırken, kulağına bir fıkra anlatarak ona moral veren kişi Müjdat Gezen’den başkası değil.
Sinemamızın ‘Hırçın Kız’ı Gülşen Bubikoğlu, bir dönemin aranılan yıldız oyuncularından birisiydi.
Bir dönem sadece rol kabiliyeti, yeteneği, sinemadaki Erkek Fato’luğu değil, aslında bikinili görüntüleri de vardı Fatma Girik’in. Yine böyle bir günde Fato özgürce deniz kıyısında bikinisiyle koşuyor. Ancak İstanbul’un denizi o zamanlar şimdikinden çok daha temiz.
Macera filmlerinde asla dublör kullanmayan, ölüme meydan okuyan Cüneyt Arkın’ın bir apartman balkonunun kenarında gezerken ayağının kayıp ölümün soğuk nefesini hissettiği anın fotoğrafı.
Zeki Alasya, Metin Akpınar yıllar yılı tiyatro sahnelerinde de, film setlerinde de ayrılmadı hiç. Bu fotoğraf da bir tatilde çekildi. Akpınar, havuzdan çıkan Alasya’ya bornozunu tutuyor.
Pop müziğin iki divası, Ajda Pekkan ile Nükhet Duru. Şarkıları, albümleri, sahne programlarıyla rakiptiler elbette. Ama özel hayatlarında da dosttular.
‘Boş Ver Arkadaş’la bir anda zirveye çıkan İlhan İrem’in plaj sefası.
Temmuz 2000’de ‘Balalayka’ filminin çekimine giderken uçakta kalp krizi geçirerek aramızdan ayrılan Kemal Sunal’ı unutmak mümkün değil. ‘Melek Şaban’ her zaman yüreğimizde.
Türk sinemasının unutulmaz aktörü Sadri Alışık, 60’ların ikinci yarısında Saner Film’e çektiği ‘Turist Ömer’ serisiyle Türkiye’nin sevgilisi oldu.