Finans kuruluşlarının KOBİ'lere bakışı

İSTANBUL (İHA) - Albaraka Türk Özel Finans Kurumu A.Ş. Genel Müdürü Fehmi Akın, ihracat şansı olan sektörlerdeki firmaları öncelikli olarak desteklemeye devam ettiklerini belirterek, "20 bin küçük ölçekli firmaya kredi desteği sağladık" dedi.

Küçük ve orta ölçekli işletmelere (KOBİ) yönelik hizmetleri ve kuruluşlarının çalışmaları hakkında İHA'nın sorularını cevaplandıran Albaraka Türk Genel Müdürü Akın, son 17 yıldır Türkiye ekonomisine kesintisiz bir şekilde hizmet ettiklerini, KOBİ niteliğindeki işletmelere üretimle ilgili her türlü makine ve ekipman tedarikinde destek olduklarını söyledi. Küçük bir tezgahla işe başlayıp bugün büyük cirolara ulaşan ve milyonlarca dolar ihracat yapabilen müşterilerinin olduğuna işaret eden Akın, "Albaraka Türk'ün bugüne kadar kredilendirdiği küçük ölçekli firma sayısı 20 bin civarındadır. Kurumumuz uluslararası bir grubun Türkiye'deki üyesidir. Bu da bize Albaraka Türk'ün faaliyet gösterdiği ülkelerde avantajlı durumlar sunmaktadır. Çoğu Ortadoğu ülkelerinde olan kurumumuz, bankalarının varlığı dış ticaret işlemlerinde müşterilerimizin işlemlerinin kolayca yürütülmesine katkıda bulunmaktadır" diye konuştu.

LEASİNG'DE EN FAZLA İŞLEM Albaraka Türk'ün leasing işlemlerinde sadece ÖFK'lar arasında değil tüm leasing şirketleri arasında son 12 yılda en fazla işlem yapan bir kaç kuruluştan biri olduğuna dikkat çeken Genel Müdür Akın, "Leasing yöntemiyle sağlanan finansal destekler sayesinde, genellikle, küçük ve orta boy işletmeler için, dokuma tezgahları, yuvarlak örgü makineleri, trikotaj makineleri, dikiş ve nakış makineleri, CNC tezgahları, tel erozyon makineleri, marangoz makineleri, inşaat makineleri, presler vs. gibi pek çok alanda çok önemli destekler sağlanmıştır. Bu çalışmalarımız halen devam etmekte ve ihracat şansı olan sektörlerdeki KOBİ'ler desteklenmeye devam edilmektedir. Bu şekilde üretim ve ihracatın özü olan sanayileşmeye sağladığımız destekle temel felsefemizi ortaya koyduğumuza inanıyoruz" dedi.

"REEL SEKTÖRE KAYNAK"
Albaraka Türk'ün sermayesini, ortaklarının mevduat şeklindeki kaynaklarını ve toplanan fonları krediye dönüştürerek ekonominin hizmetine sunmak konusunda Türkiye'nin en önemli kurumlarından olduğunu belirten Fehmi Akın, "Özel Finans Kurumları hem prensipleri gereği hem de yasal mevzuat gereği topladıkları fonları interbank pazarında repo, faiz, bono, tahvil vs. gibi enstrümanlara yatıramamaktadır. Dolayısıyla eldeki fonların kullanılabileceği tek alan sanayi ve ticaret ile bireysel finansman olmaktadır. Daha açık bir ifadeyle Albaraka Türk elindeki bütün finansal imkanları reel sektörün emrine sunan bir kurumdur" diye konuştu.
Söz konusu durumun kriz ortamlarında daha belirgin bir şekilde ortaya çıktığına değinen Fehmi Akın, "Kriz dönemlerinde mevcut müşterilerimiz risklerini azaltmak için daha az fon kullanma ihtiyacı duyduğundan elimizde atıl fon birikmektedir. Biz de gelir kaybına maruz kalmamak için bu fonları kriz ortamında sanayi ve ticaretin finansmanı için kullanmak durumundayız. Bu tip kriz ortamlarında piyasalara taze fon kullandırdığımız için reel sektördeki pek çok firma çok önemli katkılar elde etmektedirler" dedi.

TARIMA YÖNELİK SANAYİYE DESTEK Tarıma da öncelik verdiklerini kurumlarının prensip olarak canlı hayvan yetiştiricileri, yaş sebze meyve ve diğer tarımsal ürün üreticileriyle değil de bu ürünleri işleyen sanayi sektörüne katkı sağlamaya çalıştıklarını hatırlatan Albaraka Türk Genel Müdürü Akın, "Tarımsal ürün işleyen sanayilere sağlanan destekler sayesinde tarım kesimi ürününü değerlendirebilecek alanlara kavuştuğundan, tarım sektörüne dolaylı bir katkımız söz konusu olmaktadır. Biz inanıyoruz ki tarım kesimine finansal destekler kamunun katkısı olmadan pek mümkün olamaz "diye konuştu.

ALBARAKA'NIN FARKI
Albaraka Türk'ün sektördeki ilk finans kurumu olmasından dolayı sektörle özdeşleştiğini, daha sonra kurulan ÖFK'ların kadrolarını tecrübeli insanlarla oluşturmak istedikleri için her zaman Albaraka Türk'ün personelini tercih ettiklerine işaret eden Fehmi Akın, "Böylece oluşturduğumuz kültür ile sektörün, ortak değerler ve yaklaşımlar etrafında kenetlenmesine vesile olduk. Kurumumuza sektörün okulu da denmektedir. Eğitim için ayırdığımız bütçe, personel başına eğitim saati ve eğitimin içeriğiyle en son gelişmeleri içeren eğitim çalışmalarıyla farklılığımızı ve öncülüğümüzü devam ettirmekteyiz" dedi.
Sektörde yabancı sermayeli iki kurumdan biri olduklarını kaydeden Akın, "Ancak bizim bağlı bulunduğumuz grup sadece bir ülkede değil 10 ülkede örgütlendiği için pek çok kardeş kuruluşa sahibiz. Bu da pek çok alanda sinerji oluşturmaktad yöntemiyle sağlanan finansal deır" diye konuştu.

ALBARAKA'YA İLGİ
Halkın ilgisine mazhar olmamış bir finansal kuruluşun mali yapısının ve performansının ne kadar sağlam olursa olsun, ne kadar profesyonel kadrolardan oluşursa oluşsun başarılı olmasını beklemenin hata olacağına dikkat çeken Albaraka Türk Genel Müdürü Fehmi Akın, "Yapısı zayıf olan kuruluşlar uzun vadede başarılı olamaz. Biz, mali yapısı sağlam, profesyonelce yönetilen, halkın ilgisine mazhar olmuş, performansı ve krizlere dayanıklılığı başarıyla test edilmiş ve uluslararası bağlantıları güçlü olan bir finanssal kurumuz. Hedefimiz dünyanın her yerinde en üst düzeyde faaliyet gösterebilecek, üretim ve ihracatı daha yoğun olarak destekleyebilecek, bireysel müşterilerimizin de her türlü finansal hizmetlerden yararlanmasını sağlayacak ve finansal yapısı çok güçlü bir kurum olmamızı sağlayacak çalışmalarımızı daha da ileri götürmektir. Başarımızın sigortası olarak da eğitimi, iş ve hayatımızın bir parçası haline getirme idealini görüyoruz. Bize inanan ortaklar, müşteriler, piyasalar ve özgüveni yüksek iyi eğitilmiş profesyonel personelimiz gücümüzün kaynağıdır" ifadelerini kullandı.