Prof.Dr. Mustafa Iraz, fitoterapi hakkında bilgi verdi.
Tıbbi Farmakoloji Fitoterapi ve Homeopati Uzmanı Prof.Dr. Mustafa Iraz, “Dünya ile kıyaslandığında tedavide bitkisel ürünlerden faydalanma oranı oldukça düşüktür. Ancak hekim önerisi olmadan kayıt dışı kullanım her ne kadar boyutları bilinmese de son derece yaygındır. Yasadışı reklamlar ve kayıt dışı satış nedeniyle toplumsal boyutta ne kadar bitkisel ürün kullanıldığını tespit etmek de mümkün değildir. Türkiye’de eczacılık fakültelerinde farmakognozi eğitimi içerisinde fitoterapi eğitimi veriliyor olsa da tıp fakültelerinde tedavinin asıl uygulayıcıları olan hekimlerin eğitiminde son dönemlerde başlayan seçmeli dersler dışında herhangi bir fitoterapi eğitimi bulunmamaktadır. Dolayısıyla Türkiye’de tıp doktorları fitoterapi bilgisinden yoksun mezun olmaktadırlar. Üstelik, mezuniyet sonrası eğitim programlarında da fitoterapi eğitimi bulunmamaktadır. Ülkemizdeki hekimlerin fitoterapi eğitimi almamaları çoğunlukla doktorların tedavide fitoterapik yaklaşımları reddetmesiyle sonuçlanmaktadır. Hekimlerin fitoterapiye karşı olumsuz yaklaşımları, bitkisel ürünlerin doktor olmayan kişiler tarafından bilinçsizce kullanmasına yol açmaktadır. Hekimlerin Fitoterapi bilimini reddetmeleri, bitkilerin tedavideki etkinliğini yok etmez. Hekim dışı kişilerin fitoterapi uygulamaya kalkışmaları hasta açısından yeni sorunların oluşmasına ve tedavinin daha da zorlaşmasına yol açabilir. Bitkilerle tedavinin fitoterapi eğitimi almış doktorlar tarafından yürütülmesi 2013 yılında çıkarılan “Geleneksel ve tamamlayıcı tıp uygulamaları yönetmeliği” ile artık yasal bir zorunluluk haline gelmiştir” dedi.
Fitoterapinin özellikle acil tıp konularında kullanımının son derece sınırlı olduğunu ifade eden Prof.Dr. Iraz, “Bitkisel ilaçlar daha çok kronik hastalıklarda kullanılmaktadır. Fitoterapi kullanımı modern ilaçlara olan ihtiyacı ortadan kaldırmamaktadır. Ancak etkileşimlere dikkat edilerek modern ilaçlarla bitkisel ürünlerin birlikte kullanımı mümkündür. Ayrıca bazı durumlarda tedavi amacıyla tek başına bitkisel ürünlerin kullanımı da mümkündür. Özellikle kanser ve romatizmal hastalıklarda bitkisel ürünlerin kullanımı son yıllarda hızla artmaktadır, bu artış kanser ve romatizmal hastalıklardaki tedavi şansını da artırmaktadır. Sağlıklı yaşam için koruyucu hekimlik hizmetleri tedavi edici hizmetlerden önceliklidir. Fitoterapi ve beslenme alışkanlıklarının düzenlenmesi hastalıklardan korunmak amacıyla rahatlıkla kullanılabilir. Bitkileri tedavi edici olarak kullanmak profesyonellik gerektirir. Bu nedenle bitkileri veya bitkisel ürünleri tedavi amaçlı kullanmadan önce, mutlaka fitoterapi eğitimi almış bir doktora danışılmalıdır. Farmakoloji (ilaç bilimi) uzmanı olup kanser destek tedavisi veren Prof. Dr. Mustafa Iraz özellikle klasik tedavilerle başarı oranının düşük olduğu kanser hastalarında fitoterapi uygulamalarının hastaya zarar vermeden tedavi şansı doğurabileceğini vurgulamaktadır. Kanser tedavisinde fitoterapi klasik kanser tedavileri olan cerrahi, kemoterapi ve radyoterapi ile birlikte kullanılabilmektedir. Birçok hastada fitoterapi kemoterapi ve radyoterapinin yan etkilerini azaltabilmektedir. Fitoterapi kanser hastalarında, hekimlikteki "Önce zarar verme" ilkesine uygun bir tedavi şeklidir” açıklamalarında bulundu.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz