HABER

"Fransa'nın Solan Çiçekleri"ni resmetti

Fransa’daki Türk kadınlarının sorunlarını araştıran mimar Seher Kalender Çetinkaya, göçmen kadınların şehirde kullandıkları kamusal mekanlar ve sosyalleşme biçimlerini anlamayı hedefleyen çalışması kapsamında yaptığı resimleri bir sergide topladı - Çetinkaya: - "Şehrin dışına itilen Türk kadınlarını tuvale aktardım. Resimlerde solmuş, toprağına tutunamamış, diğerlerinden ayrık duran tüm çiçekler Fransa’da solup giden Türk kadınlarını yansıtıyor"

BORDEAUX (AA) - ÖMER AYDIN - Fransa’da yaşayan Türk kadınlarının sorunlarını araştıran mimar Seher Kalender Çetinkaya, göçmen kadınların şehirde kullandıkları kamusal mekanlar ve sosyalleşme biçimlerini anlamayı hedefleyen çalışması kapsamında yaptığı resimleri “Fransa’nın Solan Çiçekleri” sergisinde bir araya getirdi.

Çetinkaya'nın Bordeaux St. Andre Katedrali'nin yer aldığı Pey-Berland Meydanı'ndaki O Marie&Annie adlı galeri-kafedeki sergisi, Türkiye’nin Bordeaux Başkonsolosu Cem Kahyaoğlu tarafından iki gün önce açıldı.

Çetinkaya, göç ve gurbet temalı serginin araştırmanın önemli bir aşaması olduğunu kaydederek Strasbourg Belediyesi Şehir Politikalarından Sorumlu Birim Başkanının davetiyle Fransa’ya geldiğini dile getirdi.

Kent sosyolojisi alanında çalışmalar yaptığını, yürüttüğü araştırmanın iki boyutlu olduğunu belirten Çetinkaya, “Fransa’da yaşayan Türk kadınlarının sorunlarını tespit etmek amacıyla yürüttüğüm araştırma çerçevesinde Fransa’ya geldim. Araştırmam, göçmen kadınların şehirde kullandıkları kamusal mekanları ve sosyalleşme biçimlerini anlamayı hedefliyor.” dedi.

Araştırmanın Bordeaux, Strasbourg ve Lyon olmak üzere farklı şehirlerde gerçekleştirildiğini kaydeden Çetinkaya, “Bu şehirlerde yaşayan Türk kadınlarına gündelik hayatlarında yaşadıkları şehrin ne kadar içerisinde olduklarına, başkalarıyla ne kadar paylaşımda bulunduklarına ve kendilerini yaşadıkları kentlere ne kadar ait hissettiklerine dair sorular yönelterek, Fransa’da yaşayan Türk kadınlarının sosyalleşme imkanları ve Fransa’da yaşadıkları sıkıntıları tespit etmeye çalışıyoruz.” ifadelerini kullandı.

Araştırmada edindikleri bilgiler doğrultusunda Türk kadınlarının şehirden kopuk ve içe kapalı bir hayat sürdürdüklerini söylemenin yanlış olmayacağına dikkati çeken Çetinkaya, bu soruna yönelik bir proje geliştirdiklerini söyledi. Kadınlara edilgen bir tavırla yaklaşmadıklarının altını çizen Çetinkaya, Türk kadınlarının sahip oldukları yetenekler ve kültürün Fransız toplumu için de önemli bir değer olduğuna işaret etti.

- "Çiçekler Fransa’da solup giden Türk kadınlarını yansıtıyor"

Fransa’nın pastoral zenginliğine kayıtsız kalamayarak amatör bir ruhla bu güzellikleri resmetmeye başladığını belirten Çetinkaya, "Doğanın bizlere sunduğu güzellikleri resmederken bu güzelliklerden mahrum, yaşadıkları mahallelerden, bazen evlerden dışarıya çıkmadan kapalı bir hayat sürdürmek zorunda kalan, şehrin dışına itilen Türk kadınlarını tuvale aktardım. Resimlerde solmuş, toprağına tutunamamış, diğerlerinden ayrık duran tüm çiçekler Fransa’da solup giden Türk kadınlarını yansıtıyor.” diye konuştu.

Çetinkaya, 20 Eylül’e kadar sanatseverlerce ziyaret edilebilecek serginin mekanını seçerken Türk kadınlarının çok da sık uğramadığı şehir merkezini kasıtlı tercih ettiklerini belirterek, “Galeri-kafeyi Fransız ikiz kız kardeşler Annie ve Marie işletiyor. Kadın girişimcilerin kurdukları bir yerde olmak önemli. Fransız ve Türk kadınlarının kaynaşması konusunda sergi aracılığıyla küçük de olsa bir adım atılacağına inanıyorum.” ifadelerini kullandı.

Kafelerin Fransız şehir kültüründeki önemine de değinen Çetinkaya, “18. yüzyılda ortaya çıkan kafeler Fransız şehirlerinin ilk gerçek kamusal alanlarıydı. Bugün hala önemli buluşma mekanları. Ancak yapılan araştırmada, Türk kadınların şehrin en temel unsuru olan kafeleri neredeyse hiç kullanmadıkları görülüyor. Serginin bir galeri-kafede olması bu yüzden de önemli.” dedi.

Türk kadınlarının sorunlarının yalnızca Fransa’ya özgü olmadığını vurgulayan Çetinkaya, Avrupa’da yaşayan Türk kadınlarının sosyal hayata entegrasyonu için proje geliştirdiklerini ve projeyi hayata geçirmek için çeşitli kurumlarla görüşmeye başladıklarını kaydetti.

Serginin Bordeaux’daki Türk toplumu için güzel bir kültürel dokunuş olduğunu kaydeden Bordeaux Başkonsolosu Cem Kahyaoğlu da serginin son derece başarılı olduğunu dile getirerek, “Mimarlık, mimarlık kapsamında insan-mekan ilişkisi, kent sosyolojisi ve bütün bunların içinde kadının rolü, şehir-kadın ilişkisi. Tüm bunlar bir de resmedilerek çok farklı boyut katılmış.” diye konuştu.

Sergi 20 Eylül'e kadar ziyaret edilebilecek.

En Çok Aranan Haberler