HABER

Fransız basınında Türkiye

PARİS (İHA) - Fransa'nın itibarlı gazetelerinden Liberation'da Vanessa Schneider imzasıyla yayımlanan yazıda, Cumhurbaşkanı Jacques Chirac'ın, Avrupa Anayasası hakkında ilkbaharda düzenlenmesi beklenen referanduma artık nispeten daha "huzurlu" bakabildiği belirtildi.

Yazıda, Ankara'nın Avrupa Birliği'ne üyeliğine taraftar olan Jacques Chirac'ın, Fransızların çoğunluğu ile kendi siyasi partisinin muhalefetinin farkında olduğu ancak Türkiye konusundaki tartışmanın Avrupa Anayasası konusundaki tartışmayı etkilemesinin önüne geçmek için yapacağı pedagojik çalışmaya güvendiği belirtildi.

"Cumhurbaşkanlığı Sarayı, Avrupa Anayasal Antlaşması'nın onaylanmasını sağlamak için tartışmanın hezeyana dönüşmesini engellemek istiyor" ifadesine yer verilen yazıda, Chirac'ın geçen hafta televizyonda yaptığı açıklamanın yakın çevresi tarafından "yararlı" olarak nitelendiği belirtildi. Türkiye'nin AB üyeliğine yönelik sıcak mesajların yer aldığı konuşmanın Başbakanlıkta da memnuniyetle karşılandığını belirten yazar, Başbakan Jean-Pierre Raffarin'e yakın çevrelerin, "Türkiye konusu şimdiden gerimizde kalmaya başlıyor" şeklindeki sözlerine yer verdi. Yazıda, Fransa'da ikili yürütme gücünün, anayasa referandumu ve Türkiye konularının birbiriyle ilişkilendirilmemesi için mücadele ettikleri belirtilerek, kamuoyuna bugün Anayasaya "evet" oyu kullanabilecekleri, on beş yıl sonra Ankara'nın üyeliğini istemiyorlarsa o zaman da o konuda "hayır" oyu kullanabilecekleri fikrinin verilemeye çalışıldığı kaydedildi.

FRANSIZ HALKI CHIRAC'I DİNLİYOR Öte yanda France Soir gazetesinde, Valerie Lecasble imzasıyla yayımlanan yazıda ise, Fransız halkının Türkiye konusundaki görüşlerinde zamanla görülen değişim ele alındı.

Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne uzun vadede üyeliği konusunda Fransızların görüşünün derin bir değişime uğradığını, Fransızların üçte ikisinin bu üyeliğe karşı uzun zaman husumet beslerken, şimdi az bir farkla da olsa çoğunluğunun taraftar bir tutum sergilediğini belirten Lecasble, bu değişimde Cumhurbaşkanı Jacques Chirac'ın tutumunun büyük rol oynadığına işaret etti. Chirac'ın Türkiye'nin üyelik müzakerelerinin açılmasından yana kararlı bir tutum içerisinde olduğunu gösterdiği ve üzerinde hiç bir belirsizliğin dolaşmadığı bir tutum sergilediğininin ifade edildiği yazıda şu görüşlere yer verildi:

"Bu bağlamda varılan birinci tespit şudur: Bu genelleşmiş demagoji ortamında Cumhurbaşkanının, kamuoyundaki genel görüşe ters düştüğünü bile bile, kendi görüşünü bu kadar açık bir üslupla dile getirmesi, şaşkınlığa yol açmış ve saygı uyandırmıştır. Tıpkı 1981'de François Mitterand'ın, Fransızların taraftar olduklarını bile bile ölüm cezasına karşı tutum alması gibi. O zaman da kendilerine ters düşen bir görüşü ona zorla dile getirtememişlerdi.

Varılan ikinci tespit şudur: V. Cumhuriyet geleneği içerisinde dış politika konusunda önemli olan Jacques Chirac'ın sesidir. Bunu Irak savaşı başlamadan önce de tespit edebilmiştik. O konudaki kararlılığı da, kendi çoğunluğu içerisindeki tüm Atlantik yanlılarının sesini kesmişti. Artık yeryüzünün en eski devlet başkanları arasında yeralan Cumhurbaşkanı Chirac, Afrikalı ihtiyar akil adamın duruşunu almıştır. Kamuoyu onu dinliyor ve onu izliyor. Bunun için sadece kamuoyuna doğru yolu göstermesi gerekiyor."

En Çok Aranan Haberler