Fransız polisi, kayıtlardaki sesin “çok büyük bir olasılıkla” Ömer Güney’e ait olduğunu belirledi. Hapisten kaçma planı yapan Güney’in ise Mart ayından bu yana tecrit hücresinde kaldığı ortaya çıktı.
Fransız Le Parisien gazetesinin haberine göre, Ocak 2013’teki cinayetin birinci yıldönümünde çıkan ve Güney soruşturmasını yürüten hakim Jeanne Duye'ye sunulan ses kayıtlarıyla ilgili incelemede sona gelindi. Uzmanların yaptığı incelemenin sonucuna göre, kayıtlardaki seslerden biri büyük ihtimalle tutuklu bulunan kişiye yani Ömer Güney'e ait.
Habere göre, Fransız emniyetinin Lyon’daki laboratuvarına gönderilen ses kayıtlarını inceleyen uzmanlar, “İncelemelerimiz sonunda, sesin başka bir şahsa ait olduğu ihtimalinden ziyade, çok yüksek bir olasılıkla tutuklu şahsa ait olduğunu tespit ettik” ifadesi yer aldı.
Uzman raporu üzerine Parisien’e konuşan Güney’in avukatı Anne-Sophie Laguens, “Olasılık ifadesi kesinlik içermez. Bu kayıtlarda bir orijinallik/özgünlük sorunu var. Günümüz teknolojisini düşünürsek, ses Güney’e ait olsa bile, Güney’in başka bir konuda kaydedilen sesinin farklı bir konuşmaya dönüştürülmesi mümkün” dedi. Laguens, kayıtların kimler tarafından ortaya çıkarıldığının bilinmediğine de dikkat çekerek, söz konusu bant kaydının, olayın birinci yıldönümünde aniden ortaya çıkmasının şüphe uyandırıcı olduğunu” söyledi.
Geçtiğimiz Ocak ayında kimliği bilinmeyen şahıslar tarafından Türk medyasına gönderilen kayıtların, Güney’in, MİT mensubu olduğu öne sürülen iki kişiyle yaptığı konuşmayı içerdiği iddia ediliyor. Kayıtlarda Güney’in Sakine Cansız ismini kullanmadan “ablam” dediği öne sürülürken, Güney’in aslında Yahudi asıllı “Abram” isimli birinden söz ettiği iddiası kafaları karıştırmıştı. Güney’i tanıyan şahıslar da sesin Ömer Güney’e ait olduğunu doğrulamıştı.
Beynindeki ur nedeniyle sağlık problemleri yaşayan Güney ise sesin kendisine ait olmadığını öne sürüyor ve hâlâ masum olduğunu savunuyor. Sık sık hastane donanımlı bir cezaevine tedaviye götürülen Güney’in, Almanya’dan gelen bir ziyaretçisi aracılığıyla kaçma planı yaptığı ortaya çıkarıldığı için tecrit hücresine alındığı da Parisien’in verdiği bilgiler arasında.