‘Fransızlar Abdülhamid döneminde Ortadoğu'yu karıştırmaya çalıştılar’

Erciyes Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Metin Hülagü, bugün Ortadoğu’ya bakıldığında yangın yerine döndüğünü ve kaynadığını belirtti. Hülagü, yaşanan sorunların bugünün meseleleri olmadığını ve Fransız ile İngilizlerin Sultan 2. Abdülhamid döneminde Ortadoğu'yu karıştırmak için isyanlar çıkarttıklarını hatırlattı. Abdülhamit döneminden gelen Ermeni meselesinin de Türkiye’yi uğraştırdığını ifade eden Hülagü, “Günümüzdeki meselelerin çözümü ve ne olduğunu iyi anlamak için Abdülhamid döneminin iyi analiz edilmesi gerekiyor. Bunun için Abdülhamid külliyatı oluşturduk.” dedi.
Erciyes Üniversitesi'nin koordinatörlüğünde çok sayıda bilim insanının katkılarıyla hazırlanan 'Devr-i Hamid-II. Abdülhamid' adlı 5 ciltlik kitap basına tanıtıldı. Üniversite senato toplantı salonunda düzenlenen tanıtımda konuşan Rektör Prof. Dr. Fahrettin Keleştemur, tarihi bilmeden geleceğe yön vermenin mümkün olmadığını ifade etti. Prof. Dr. Keleştemur, tarihi doğru anlamanın yolunun bilim insanlarının araştırmaları sonucu ortaya koydukları bilimsel verileri dayanak almaktan geçtiğini dile getirdi. Keleştemur, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Metin Hülagü'nün başkanlığında, birçok bilim insanının katkısıyla hazırlanan 'Devr-i Hamid' kitabının çok yoğun çalışma sonucu ortaya çıktığını anlatarak, “Osmanlı İmparatorluğu'nun önemli olaylarına tanıklık eden Abdülhamid döneminin bilim insanları tarafından kapsamlı bir şekilde araştırılarak böyle bir eserin ortaya konulması gerçekten çok önemli. O dönemle ilgili araştırma yapacak öğrenciler ve akademisyenler için çok kıymetli bir kaynak oldu.” diye konuştu.
Prof. Dr. Metin Hülagü, yakın dönem Türk tarihinin bugünün olaylarını anlamak bakımından özel öneme sahip olduğunu ifade etti. Sultan 2. Abdülhamid dönemi siyaset ve uygulamalarının gerek dünü gerekse bugünü iyi anlayabilmek için üzerinde hassasiyetle durulması gereken bir alan olduğuna işaret etti. Sultan 2. Abdülhamid dönemi ve olaylarıyla ilgili şimdiye kadar ferdi olarak bir hayli çalışma yapılmışsa da bu devri ve uygulamalarını bütünüyle ele alan, bir külliyat içerisinde inceleyen ve hadiselerine ışık tutan kapsamlı ama tarafsız bir ilmi çalışma bugüne kadar olmadığından yakındı. Hülagü, böyle bir boşluğu doldurmak ve bu türden çalışmalara yönelmek, günümüz olaylarını neden-sonuç ilişkileri içerisinde inceleyebilmek ve isabetli kararlar verebilmek için böyle bir çalışmanın zaruri olduğunu vurguladı. Türk tarihçilerinden oluşacak bir heyet tarafından öncelikle Devr-i Hamid başlığı etrafında, Sultan II. Abdülhamid'in ailesi, şahsiyeti, tahsili, saltanat yılları, devrinin iç ve dış siyasi olayları, maliyesi, sosyal yapısı, teşkilat yapısı, kültür ve sanat alanındaki gelişmeleri, düşünce yapısı, bilim hayatı ve reform hareketleri gibi temel konuları içerisinde barındıracak ortak bir çalışmanın gerçekleştirilmesi ve yayımlanmasını arzuladıklarını ve başardıklarını belirtti.
Abdülhamid’in Osmanlı tarihinin önemli simalarından birisi ve padişahı olduğunu aktaran Hülagü, “33 yıllık bir iktidar dönemi var. İmparatorluğun yıkılış tarihinde 33 yıl saltanatta kalmak büyük bir sanat. Dolayısıyla icraatlarıyla, yaptıklarıyla dikkat çeken bir padişah. Ona bir vefa borcu olarak bir proje hazırladık. Abdülhamit dönemi ve dönemindeki uygulamalarla ilgili çalışıldı. Yetkili kalemlerin elinden, dilinden derleyip toparlayıp, ağızlarından onunla ilgili bir külliyat oluşturmak istedik. Abdülhamit önemli bir padişah ve onun döneminde uygulanan politikalar ve meseleler bugünde devam ediyor.” ifadelerini kullandı. O dönemle ilgili 22 Aralık’ta Fransız Parlamentosu'nda soykırım tasarısı gündeme geleceğini hatırlatan Hülagü, şöyle konuştu: “Onaylanırsa ‘soykırım yok’ diyen bir yıl hapis cezası veya para cezasına çarptırılacak. Bu Ermeni meselesi bugün bizi uğraştırırken dün de Abdülhamid’i uğraştırmıştı. O gün başladı ve bugün devam ediyor. Ortadoğu’ya baktığımızda yanıyor ve kaynıyor. Bugünün meselesi değil. Yine İngiliz ve Fransızlar, Abdülhamid döneminde Ortadoğu’yu karıştırmak ve isyanlar çıkarmak için çalıştılar. Abdülhamid’i tanımadan bugünün meselesini çözmek, bugünün meselelerini anlamak çok zor. Bir rejim değişikliği oldu, ama o günün ve bugünün meseleleri aynı. İstemesek de o meseleleri önümüzde buluyoruz. Dünü iyi anlamak gerekiyor, bugünü iyi analiz etmek adına. O nedenle 5 ciltlik kitaplar 90 makaleden oluştu. 90 makaleyi değişik simalar, herhangi bir ayırım yapmadan kitaplaştırdık. Bu külliyat devam eder ve arkası gelir. Böyle olursa yakın tarihimizi daha iyi anlar ve günümüzü daha iyi yorumlarız.