Galatasaray ile Beşiktaş, Trendyol Süper Lig'in 9. haftasında kozlarını paylaştı. Büyük heyecan ve mücadeleye sahne olan karşılaşmada birçok olay yaşandı. Sarı - kırmızılılar, 26. dakikada Icardi ile öne geçti. Siyah - beyazlılar, 30. dakikada Mert Günok'un kırmızı kartıyla 10 kişi kaldı.
Beşiktaş buna rağmen 69. dakikada Alex Oxlade-Chamberlain ile 1-1'lik beraberliği yakaladı. Bu gol sonrasında rakip kaleye daha çok yüklenen Galatasaray, 82. dakikada Mauro Icardi'nin penaltısıyla 2-1 öne geçti ve sahadan 3 puanla ayrıldı.
Spor yazarları, dev derbiyi köşelerinde değerlendirdi. Yazarlar; takımların performansını yorumlarken, hakem Halil Umut Meler'i de eleştirdi.
İşte yorumlar;
AHMET ÇAKAR/SABAH: "Galatasaray maçın 3'te 2'sini bir kişi eksik oynayan Beşiktaş'ı şaşırtıcı da olsa zor yendi. 'Zor yendi' diyoruz çünkü karşılaşmanın bitimine 15-20 dakika kala skorda eşitlik vardı. Gecenin en çok konuşulan isimlerinin başında hakem Halil Umut Meler geliyor. Kaleci Mert'i oyundan attı. Gerekçe ceza sahası dışında topu elle oynayarak bariz gol şansına engel olmak. Karar tartışmasız doğru. Beşiktaş, Türkiye'nin en kötü savunma yapan takımı. Yediği gol savunma hatası. Mert'in kırmızı gördüğü pozisyon savunma hatası. Çıkarken kaptırdılar ve dağıldılar. Galatasaray ise farka gideceği maçta ikinci yarıda Rosier'i kesemedi, sıfıra indi ve Chamberlain bomboş vurdu bu da Galatasaray için savunma zaafıydı."
LEVENT TÜZEMEN/SABAH: "Tete'nin iyi oyunu Torreira'nın mücadele gücü, Boey'in savaşçılığı, Sanchez ile Abdülkerim'in mükemmel uyumuna Zaha; Kerem, Kaan Ayhan ve özellikle geldiği günden beri hiçbir maçta etkili oynayamayan Angelino eşlik edemedi. Okan hoca, oyuna müdahalede geç kaldı. Zaha'yı daha erken kenara almalıydı. Galatasaray; temposuz, etkisiz oynarken ve maç bitti gibi davranırken Chamberlain cezayı kesti. Golün başlangıcında Angelino'nun rakibini engellememesi çok büyük hataydı. Amir'in hediyesi ile kazanılan penaltıyı İcardi gol yaparken Galatasaray'ın aklını başına getirdi ve bu gol arkadaşlarını Bayern Münih öncesi yaşayacakları travmadan çıkardı. Beşiktaş'ı da kutlamak gerekir 10 kişilik süreçte Galatasaray'dan daha iyi pas yaptılar, daha organize atağa çıktılar."
TURGAY DEMİR/FOTOMAÇ: "Kim ne, derse desin galip sayılır bu yolda mağlup. Maçın ilk bölümünde iki takımın da karşılıklı ikişer net pozisyonu var ve Beşiktaş'ın iki topu da direğe takıldı. Siyah-beyazlı takımın savunması eveleyip gevelerken önce İcardi'ye asist yaptılar, ardından da Mert'in kırmızı gördüğü pozisyon yaşandı. Bu bireysel hatalara ve eksik kalmasına rağmen dağılmayan Beşiktaş ikinci yarıda Chamberlain ve Masuaku'yu oyuna alarak başladı, daha sonra da Rebic ve Cenk Tosun sahaya sürüldü. Genellikle sağ kanattın bindirdiğinde uzak ortalar yapan Rosier ilk kez son çizgiye inip topu geriye çıkardı ve Chamberlain de fileleri havalandırdı. Şimdi gelelim Mert'in kırmızı gördüğü pozisyona. Mert'in dokunduğu top Beşiktaşlı savunmacının da yetişebileceği sol çapraza doğru gidiyor. Sarı az kalırdı belki ama kırmızı da fazlaydı bence. Bariz gol şansı çok tartışmalıydı o pozisyonda."
ALİ GÜLTİKEN/SABAH: "Beşiktaş'ın 10 kişi kaldıktan sonra önemli dirençler ortaya koyduğunu gördük. G.Saray'ın penaltısına kadar hem beraberlik golünü buldu hem de oyuna ortak oldu. Bunu yaparken ciddi şekilde G.Saray'ın oyun dengesini bozdu. İcardi'nin penaltı golünden sonra da oyunu olan potansiyeli içinde zorlamaya çalıştı. Bunu da ancak bir yere kadar yapabildi. İcardi, çok ekstrem bir oyuncu. Derbi maçlarının en önemli aktörü olmaya devam ediyor. Karşınızda bu tür oyuncular varken daha az hata yapmanız lazım. Üstüne bir de derbi mücadelesi tarafından baktığımızda bu kadar bireysel hatayla eksik kalmak ve bu eksikliği taşımak her zaman mümkün olmuyor."
ATTİLA GÖKÇE/MİLLİYET: "Bu sezon oynadığı maçları “Gol Show”a çeviren. Sürekli sakin bir gülümseme ile işini yaparken eğlenen Icardi, buluştuğu topları istediği gibi kullanamadı. Ya kötü vuruş, ya da isabetsiz şutlarla harcadı. Yine de attı golünü tabii.. 26’da Beşiktaş savunmasının boş bıraktığı pozisyonda harçlığını çıkardı (!). Sonra da gelsin penaltı!
Burak Yılmaz’ın heyecanına, birikimine ve sorumluluk anlayışına saygı gösteriyoruz. Yolu aydınlık bir teknik adam o. Ancak maceralı bir süreçte hesaplamadığı bir yükle karşı karşıya kaldı. Derbi, onun için biraz erken sayılırdı. Hele deplasmanda! Ancak devre arasında oyuncularını iyi motive ettiği, ikinci yarıda yaptığı hamlelerle dengeyi sağladığı söylenebilir. Beşiktaşlı futbolculara da bakalım: Kaleci Mert’e sözüm yok. Elinden geleni yaptı. Rosier, Ghezzal, Bahtiyar, sakatlıktan dönen Gedson Fernandes, etkisiz ve verimsizdi. Tayfur ve Rasicha gayretliydiler. Aboubakar yalnız adamdı. İstediği topları alamadı. Beşiktaş’ın 69’da Oxlade Chamberlain ile bulduğu gol, belki de ilk organize atağın ürünü oldu. İkinci yarıda toparlanan Rosier’in Galatasaray yarı sahasına girip sağdan ortaladığı topu şutlayan İngiliz beraberliği buldu. Beşiktaş aleyhine iki penaltı tartışması var. İlkinde Halil Umut Meler’in iptal kararı doğruydu. İkincisinde ceza alanı içinde kolu anormal açık durumdaki Amir’in sol eli topa temas etti. Evet, bu karar da doğru. İcardi, “vasat” bir gününde olmasına rağmen ikinciyi de buldu."
BÜLENT TİMURLENK/SABAH: "İcardi'yi gören rakiplerin ekstra panik yaptığı ortada. Arjantinli, golde ve Mert'in atılmasında tilki gibiydi. Derbide rakip 10 kişi ve 1-0 öndeysen vidaları gevşetmeyeceksin. Laubali oyunun faturasını, Beşiktaş kestiğinde Buruk girdi devreye. Yılmaz'ın takımının birinci bölgesinde yaptığı pas hatalarıyla, kendi kendini imha ettiğini söyleyebiliriz. Bu oyunun adı sonuçta Güneş'in gittiği, başkanın kongre kararı aldığı oyun. Derbilerin adamı, penaltıdan 3 puanı getirdi. "
ÖMER ÜRÜNDÜL/SABAH: "Galatasaray, ilk devrede skor avantajını yakalayıp bir de rakibi 10 kişi kalınca rehavete girdi. Şöyle düşünüyorlardı; 'Biz 11'e 11 iken 4-5 pozisyon bulduk. Artık güle oynaya kazanırız.' Ama Beşiktaş pes etmeyip bir onur mücadelesi yapacaktı. Nitekim ikinci yarı öyle oldu. Rosier'in mükemmel götürüp verdiği akılcı pasta, Chamberlain skora denge getirdi. Bu golden sonra Galatasaray beklendiği gibi uyandı. Tekrar maça tempo verdi ama bunlar yeterli olmayabilirdi. Ama Masuaku'nun yaptığı gereksiz bir faul, o faulün ortasında da yapılan gereksiz bir penaltı G.Saray'ı kurtardı. Tabii şans faktörü de G.Saray'ın yanındaydı. Rosier, uzatmada yakaladığı önemli pozisyonu değerlendirseydi, G.Saray büyük bir şok yaşardı."
ALİ ECE/FANATİK: "Beşiktaş koca devreyi Galatasaray ceza alanında topla buluşmadan bitirdi! O da yetmezmiş gibi ilk 45’te sürekli çaresiz geri paslar ile kendi kalecileri Mert’in adeta kucağındaki bombaya dönüşen kamikaze toplar “dürttüler”! Sonunda kaleci Mert’i Meler ile beraber el birliğiyle oyundan attırmayı başardılar! Kabahatin büyüğü kariyerinde stoperde 10 maçta bile iyi oynamamış Amartey’in bonservisi elinde diye stopere kurtarıcı etiketiyle alan futbol cehaletinde! Mücadelede ikinci yarıda gerçekten başta Ghezzal, Rosier ve Alex Oxlade Chamberlain gibi takım 10 kişiyken canını dişine takan oyuncuların emeklerine yazık oldu. Takım kurma konusundaki kör futbol cehaleti önce taraftarı çileden çıkardı sonra da Şenol Güneş’i yedi. Burak Yılmaz bu dengesiz ötesi kadroyla Beşiktaş’ı ilk 2’ye sokarsa zaten ileride çok büyük teknik direktör olur."
SİNAN VARDAR/FOTOMAÇ: "Gedson belli ki sakatlıktan tam anlamıyla çıkamamış. İki sezondur patlama yapmasını beklediğimiz Ghezzal'in de beklenen performansı gösterememesi hayal kırıklığıydı. İkinci yarıda Siyah-Beyazlı takımın Rosier ve ikinci yarı Gedson'un yerine oyuna giren Chamberlain'le birlikte Galatasaray'a kafa tutması alkışa değerdi. Hoşgeldin; Alex Oxlade-Chamberlain daha önce nerelerdeydin! Okan Hoca'nın son 25 dakikada Tete ve Zaha'yı çıkarması Beşiktaş'ın elini güçlendirdi. Galatasaray'ın yürüyerek kazanmak istemesi Beşiktaşlı oyuncuların karakterli oyununa derbi zaferi yakışırdı ama yenen basit goller buna engel oldu. Beşiktaş'ın teknik patronu Burak Yılmaz oyuncularını motive etmiş ama basit hatalar ve oyuncu kalitesizliği onun derbi şanssızlığı oldu. Bu sezon Beşiktaş için bitti. Artık mucize bile olmaz! Beşiktaş'ta artık büyük değişim gerçekleşmeli. Başka yolu yok!"
OSMAN ŞENHER/MİLLİYET: "Evet Icardi, öyle veya böyle Allah onu dünyaya gol atsın diye getirmiş. İnfaz memuru gibi, affetmiyor. Dün son vuruşlarda biraz şansı yerinde olsa veya gününde olsaydı gol sayısını kendi adına çok artırırdı. Evet iyi vuruşlar yaptı ama o toplar rakipten döndü ya da kaleye isabet ettiremedi. Ne olursa olsun, biri penaltıdan olmak üzere dün gece iki gol attı, bir de rakibin kalecisini zorlayıp kırmızı kart görmesini sağladı. Milli ara yaramadı derken acaba futbolcular salı günkü dev maçı mı düşündüler? Yoksa normal şartlar altında bu takımın çok daha iyi futbol oynaması lazım. Sol bek Angelino SOS veriyor. Beşiktaş karşısında bu kadar zorlanıyorsa Bayern maçında ne yapar bilemiyorum. Veya o karşılaşmaya kadar toparlanır. Biraz daha ileri gideyim, Okan Buruk sol bekte Kazımcan’ı da kullanabilir."
SERKAN KORKMAZ/FOTOMAÇ: "İki takım da potansiyelinin altındaydı, teknik adamlar, futbolcular birçok hataya imza attı lar ama maçın en kötüsü (açık ara) Halil Umut Meler'di. Pozisyonları tek tek değerlendirmeyi hakem yorumcularına bırakıyorum; bu yazıya ayrılan yere sığmaz. Gecenin en güzel görüntüsü Galatasaray taraftarının "100. yıl" koreografisiydi. İyi bir maç olmadı, berbat bir hakem yönetimi izledik, kazanan mutlu, kaybeden üzgün. Yaralı kartal, kendisine ilaç gibi gelecek bir derbi galibiyeti planları suya düştü. Maçın büyük bölümünde bir kişi eksik oynan siyah beyazlılar belki de galibiyet kadar şifalı bir beraberliğe hayli yakındı. Maç bitiminde sarı kırmızılarda üç puan sevincinden çok Bayern maçına dair endişe hakimdi. Dün akşamki Galatasaray'a bakınca Okan Buruk hocanın takkeyi önüne koyup radikal birkaç hamle yapmasını kaçınılmaz."