SPOR

'Galatasaray, Fenerbahçe'nin bile gerisinde kalır'

Spor yazarları Galatasaray'ın deplasmanda Adanaspor'u 1-0 mağlup ettiği karşılaşmayı değerlendirdi.

'Galatasaray, Fenerbahçe'nin bile gerisinde kalır'

Çekirge her zaman... (Murat Özbostan - Sabah)

Galatasaray'da özellikle Eren, Podolski ve Yasin'in isimleri vardı, kendileri yoktu... Kiradan dönen Bruma attığı harika golle hem günü hem de Riekerink'i kurtardı. Sarı-kırmızılı takım bu Bruma'yı pamuklara sarıp özel korumaya almalı... Aksi durumda Bruma dışında Aslan'ı sahada rakip kaleye götürecek isim yok... Sen rakip kaleye gidemez, kanatları etkili kullanamaz ve topu hızlı çeviremezsen yana ve geriye pas rekoru kırmanın hiçbir anlamı olmaz...Çekirge her zaman sıçramaz.

En etkisiz isimler Poldi ve Eren (Ömer Üründül - Sabah)

Bana göre Riekerink'in takım tertibi hatalıydı. Geçen hafta Yasin'i oynatmadığı için ona öncelik tanıdı. Podolski'yi de kesmeyi göze alamayınca orta sahada 10 numarasız çift santrforlu bir 4-4-2 düzeni uyguladı. G.Saray'ın en etkisiz iki ismi de Podolski ile Eren idi. Dünkü maç bir kere daha gösterdi ki her ne kadar birçok önemli varyasyonun sonunu doğru getiremese de devamlılığı, adam eksilten driplingleri ile Bruma G.Saray'ın 1 numaralı hücum silahı. Onsuz bir G.Saray'ın bu kadrosu ile hücum zenginliği bulması mümkün değil. Dün gecenin diğer başarılı isimleri de iki bek; Sabri ve Carole idi.

Sistem yok sistem (Erman Toroğlu - Sabah)

Podolski atarsa atacak. Geride Muslera tutacak... Galatasaray takım olarak oynamıyor, bireysel oynuyor. En ufak bir oyun planı yok. Biri şampiyonluğa oynuyor, diğeri 17'nci... Yurt dışından gelseniz, ikisini de tanımasanız, maça gitseniz, hangisi daha derli toplu takım diye, koyu renk olan der mutlaka... Yani Adanaspor'u söyler.
Galatasaray'ın sistemi falan yok. İşte, Bruma oynayacak, onu da iki üç kişi karşılıyor rakipler. İşte, Podolski atarsa atacak. Tesadüfen Eren Derdiyok'a bir top gelirse kenarlardan aut çizgisi üzerinden vuracak. O da hak getire... Geride Muslera da tutacak, Galatasaray kazanacak.

Göreceğiz bakalım...

Galatasaray çok pas yapıyormuş, topla fazla oynuyorlarmış... İyi güzel de bunu nerede yapıyorlar? Hani faydası? Fazla uzağa gitmeyin işte dün akşamki maç. Zar zor atılan bir gol... Kaç tane pozisyon kaçırdı Galatasaray bir sayın bakalım. Ve hangi takımla oynadı.

Yarın Galatasaray'ın zor maçları başlayacak. Acaba futbolcular şunu mu söylüyorlar: Ne kadar ekmek o kadar köfte. Biz bu kadar oynadık, Adanaspor'u yendik, yarın biraz daha fazla oynarız Başakşehir'i yeneriz, Fenerbahçe'ye yeneriz veya diğerlerini... Göreceğiz bakalım.

Galatasaray'da hiçbir şey yok (Osman Şenher - Milliyet)

Galatasaray’ın deplasmanda Bruma’nın gayretiyle aldığı üç puan tabii ki taraftarı çok mutlu ediyor. Ama ortaya konan futbola baktığın zaman bunun ilerisini görmek kolay değil. Düşünebiliyor musunuz güya yıldızlarla dolu bir takım. Bu takımda ne hırs, ne istek, ne organizasyon, ne tempo... Hiçbir şey yok.

Eren'i kaybedeceksiniz

İş yapan üç tane futbolcu var. Biri Bruma, ikincisi Carole, üçüncüsü Muslera... Çıkar bu üç futbolcuyu, sarı-kırmızılıların Adanaspor’dan hiç farkı kalmaz. Eren... Bu çocuk bir iki hafta sonra herkesin hedefi olacak. Ne sağ, ne sol çizgiden, ne de derinlemesine pas... Bir tek top alamıyor. Ve takımın en etkisiz futbolcusu konumunda... Eğer Eren’i topla buluşturamıyorsanız, o zaman boşuna forma vermeyin. Bu çocuğu kaybedeceksiniz.

Sıfır etkinlik! (Evren Turhan - Takvim)

Topsuz oyunda da etkinlik sıfırdı. Gol yollarında etkinliği artırmak ve galip gelebilmek için Sinan ve De Jong'u da oyuna alan Riekerink in hamlesinden sonra Galatasaray daha derli toplu ve baskılı bir oyun ortaya koydu. Ve takımın en iyisi olan Bruma'nın güzel vuruşuyla 1-0 öne geçti. İkinci yarı ilk yarının aksine sahada çok iyi bir oyun ortaya koyan sarıkırmızılı futbolcular oyunun hakimiydi. Bu hafta ilk kez vasatın altında bir oyun ortaya koyan ve de sarı kart cezalısı durumuna düşen Tolga'nın çıkması doğru karardı. Sonuçta deplasmanda alınan üç puan, geçen haftaki mağlubiyet sonrası yaratılmaya çalışılan taraflı ve de olumsuz algıya karşı süper cevaptı.

Bu çocuk olacak. Ama... (Bahri Havadır - Vatan)

Bu mutluluk uzun sürer mi bilmiyorum. Kaleci Muslera takımı kurtaracak, ‘Bu çocuk olacak’ gözüyle baktığımız Bruma bir deplasmanda daha şapkadan tavşan çıkaracak.. Diğerler futbolcular ise yatacak. Benden söylemesi, bu iş böyle gitmez. Dursun başkanın ve teknik direktör Jan Olde Riekerink’in acil eylem planlarını hayata geçirmesi lazım.

Galatasaray verimsiz (Engin Verel - Akşam)

Orta sahadaki uzun saçlı, bantlı Selçuk, saçlarını kestirmiş, bandı çıkartmış haliyle verim düşüklüğü yaşıyor. Tolga da aynı Selçuk gibi form düşüklüğü var. Bu ikiliye 24 Eylül’de son golünü Beşiktaş’a atan ve sonrasında golcü kimliğini unutan Eren’i de ilave edersek Galatasaray tıpkı Trabzon maçındaki gibi topla oynama yüzdesi üstün olmasına rağmen bunu sonuca yansıtamıyor. Daha fazla topla oynamasına rağmen net fırsat üretmekte zorlanıyor.

Galatasaray’ın orta alan ve kanat adamlarının bu kadar oyunda etkin olacak pozisyonları içerisinde olmasına rağmen final paslarında, yeteneklerini gösterecek işler yapamadılar. Uzun yıllar sonra Süper Lig’de Adana'yı temsil eden Adanaspor'u karşısında zar zor Bruma’nın golüyle yenseler de çok iç açıcı bir görüntüde değillerdi. Bruma'nın şutunu kurtarabilecek olan genç kaleci, topu içeriye aldığından Galatasaray’ın başarısı gibi görünen 3 puan aslında biraz da rakibin ikramıydı. Adana deplasmanından alınan 3 puan dün akşam için avantaj olarak görülebilir anacak yarınlar için, şampiyonluğa oynayan Sarı-Kırmızılılar’da güçlü takımlar karşısında zaaf oluşturabilir.

Podolski'nin penaltısı kaçtı (Deniz Çoban - Fanatik)

Maçın tek kritik pozisyonu 43. dakikada yaşandı. Rakip ceza sahasında topla buluşan Podolski’nin, Ramos’la girdiği ikili mücadelede kramponu ayağından çıktı ve Podolski yerde kaldı. Ramos burada dikkatsiz davranmış ve Podolski’nin kramponuna basarak onun hareketlerine mani olmuştu. Hakem için zor bir pozisyon olduğunu kabul ediyorum ancak bu dikkatsiz davranışın karşılığı net bir şekilde penaltı olmalıydı. Ben rakibi çekmedim, formasını çektim demekle; ben rakibin ayağına basmadım, kramponuna bastım demek aynı şeydir.

Şapkadan tavşan çıktı! (Hakan Can - Fanatik)

Muslera maçın en kritik kurtarışını yaptı, Tevfik’in vuruşunda topu kornere çıkartmayı başardı. Galibiyetin mimarlarının başında geldi. Bruma da şapkadan tavşanı çıkarttı. Altın golü attı. Golden 2 dakika sonra taç çizgisi üzerinde rakibin üstünden topu atarak yaptığı çalım, golü gibi değer kazanmayacak elbet ama şahaneydi. Bruma, 1 puan alınan Beşiktaş deplasmanında 1 gol yaptı, 3-1 kazanılan Akhisar maçında 1 gol, 1 asist, Gençler ve Adana maçlarında da 3’er puan getiren gollere imzasını attı. Bu kadar yıldızın olduğu takımı O zirvede tutuyor. Değerine her gün değer katıyor.

Güldürmeyin beni (Serhat Ulueren - Vatan)

Bu G.Saray mı şampiyon olacak? Güldürmeyin beni... İlk 3’e girerse bence çok iyi. Bir takım bu kadar mı etkisiz, bu kadar mı temposuz olabilir Yazık... Verilen milyonlarca Euro yine buhar olup uçmuş.

Semih ve Carole olmasa...

Serdar bir var bir yok. De Jong, Josue, Cavanda, Sigthorsson görülen o ki G.Saray’a pek bir şey katamayacak. G.Saray kazandı ama tamamen Karacic’in hatası ve Bruma’nın kişisel becerisiyle... Sonlarda Semih ve Muslera, Magaye’nin açısını kapatmasa maç berabere bitecekti. Ancak bu son saniye pozisyonu bana ofsayt gibi geldi. Oyun içinde Semih ve Carole müthiş kademeler yapmasa Adana öne geçecekti.

En önemli kazançlar Semih ve Sinan

Galatasaray'ın dünkü maçta 3 puan dışındaki önemli kazançları Semih ve Sinan oldu. 12. dakikada cansiperane topun önüne atlayan ve mutlak golü kurtaran Semih 90 dakika çok dikkatli oynadı ve maçı neredeyse sıfır hatayla bitirdi. Ancak Chedjou için olumlu şeyler yazamayacağım. İnanılmaz basit çalımlar yiyor ve kademe anlayışında ciddi kusurları var. Chedjou hiçbir zaman üst seviye bir takımda oynayamaz. Aslında Serdar sahalara bir dönebilse Chedjou kulübeye mahkum olacak ama Serdar dönemiyor ki.

Takımda sıkıntı var

G.Saray kazandı kazanmasına ama sahada herkes birbirine bağırıyor, bazen de 32’de Sabri-Yasin’in yaptığı gibi küfürler havada uçuşuyor. Yasin sonra Podolski ile kapıştı. 2. yarı Selçuk-Eren tartıştı. Adana, G.Saray’dan çok daha net pozisyonlara girdi. Adanaspor Coach’u Jurcic, sahanın en etkili ismi Roni’yi 69’da çıkarmasa Adana yenilmezdi.

Riekerink gönderilmeli

Sneijder'in yokluğunda tüm duran topları kullanan Selçuk maşallah Karacic’i çalıştırdı. İnanılmaz egoist davrandı Selçuk. G.Saray böyle oynarsa haftaya Başakşehir, ardından F.Bahçe’ye kaybeder, sonra da oyuncuya dayalı sistemi kabul eden ve asla üst düzey takım çalıştırma kabiliyeti olmayan Riekerink gönderilir. Eğer Hollandalı gönderilmezse G.Saray lige erken havlu atar ve F.Bahçe’nin bile çok gerisinde kalır.

Sabaha kadar pas... (Hakan Ünsal - Hürriyet)

G.Saray sisteminin en kritik oyuncusu. Ne Sneijder, ne Bruma, ne de Podolski, G.Saray’ın oyun sistematiğine ne Eren kadar etki edebilir ne de Eren kadar değiştirebilir.Riekerink, ne yapıp edip sistemi Eren üzerinden kurgulamalı ve oyuna Eren’i daha fazla katmalı. Burada kastım, Eren’in çabası kadar Yasin, Sneijder, Podolski ve Bruma’ya birlikte oynamayı ve bu önemli forveti kullanmayı öğretmeli. O da bizim gibi seyretmeye devam ederse Eren’i kaybeder.

Mucize çocuk mucize gol (Kanat Atkaya - Hürriyet)

Kendisini savunmaya gelen rakibi Koman’ı “Azıcık açıl sen abi!” diyerek ekarte ettikten sonra, hedefe odaklandı ve harikulade bir şut yolladı; kalecinin müdahalesi bile kâr etmedi. Bruma’nın dünyalara bedel golü dışında Semih’in fena dönmediğinden, Muslera’nın iki kurtarışından da bahsetmek gerek. Mucize çocuk, mucize gol, harika galibiyet diye özetlesek de olur tabii.

Değişmelisin Riekerink (Mehmet Demirkol - Fanatik)

Hem de Podolski’yi kaybetme tehlikesi varken. Bu tabloda Galatasaray’ın gole gitme konusunda Yasin, Bruma ve Sinan’ın bireysel işlerine bakması gibi bir sorun ortaya çıkıyor. Rakipler, ‘Galatasaray topu alsın üzerimize de gelsin bu risk alınır’ fikrinin bu kadar kolay bir şekilde salgına dönüşmesi iyi değil. Galibiyet, Bruma’nın golü ve cesareti mükemmel, ancak rakiplerin haklı olarak kapıldıkları bu fikir iyi değil. Riekerink bunu değiştirmeli.

Bu G.Saray mı! (Levent Tüzemen - Sabah)

Yardımlaşma zayıftı. Oyunun boyunu uzatarak geniş alanda oynamak çok büyük hataydı. Kötü futbola isyan eden ve kazanmak için çırpınan dört oyuncu vardı; Muslera, Sabri, Bruma ve Carole... Bruma maç boyu depar atmaktan, geriye gelip top almaktan ve Galatasaray'ı ısrarla hücuma taşımaktan yorulmadı. Bruma'nın attığı golde aldığı sorumluluk, kendine olan özgüveni, topa vuruş tekniği ile şutun şiddeti muhteşemdi.

Takım
O
Av
P

En Çok Aranan Haberler