Acımasız gerçeklere hazır olun: Yiyeceklerle ilgili söylenen en popüler yalanlar

Birçok insan espresso en kafein içerdiğinden emin. Aslında bir latte, bir cappuccino ve bir espressonun kafein miktarı kesinlikle aynıdır. Kafein oranı, kahve tipi ve kahve karışımına bağlıdır.

Beslenme uzmanları bu yerleşik geleneğe kesinlikle katılmıyorlar. Meyveler genellikle öğleden sonra atıştırmalık olarak tavsiye edilir. Ancak sabahın erken saatlerinde meyve ya da bir parça çikolata yemek insülin direncini çok fazla etkilemez. Öğleden sonra tüketilen şekerli gıdaların insülin direncini etkileme olasılığı daha yüksektir.

Birçok insan, beyaz undan üretilen ürünlerin kilo vermek isteyenler için oldukça etkisiz olduğunu düşünür ve bunun yerine çavdar ekmeğini seçerler. Bununla birlikte, koyu ve beyaz somunlardaki kalori miktarı hemen hemen aynıdır, bu da herhangi bir tür ekmeğin aşırı miktarda tüketilmesinden kilo almayı mümkün kılar. Ana farklılık undadır - koyu ekmek, daha fazla diyet lifi içeren çavdar unuyla yapılır ve bu nedenle, sağlıklı bir metabolizmanın sürdürülmesi için daha fazla tercih edilir. Öte yandan, buğday ekmeği daha gözeneklidir ve kolayca sindirilir; bu yüzden gastrointestinal sisteminizle ilgili sorunlarınız varsa, bu tür ekmeği tüketmeniz daha iyidir.

Üreticiler, yiyeceğin kalorilerini azaltmak adına genelde yapay tatlandırıcı eklerle. Zayıflamak için tüketilen granola aslında iştahın artmasına sebep olur ve farkında olmadan gereğinden fazla tüketiriz.

Uzmanlar, herhangi bir tohum yağının sınırlı bir miktarda tüketildiklerinde sağlıklı olduğunu iddia ediyorlar (günde en fazla 30 gr). Kolesterol metabolizmasını geliştiren doymamış yağ asitleri içerirler ve bu da kalp damar hastalıklarını önlemeye yardımcı olabilir.