Mehmet Çekil, 7 yıl önce Hasandağı eteklerinde bin 300 rakımlı Kargın köyüne, anavatanı Tibet olan 'goji berry' fidanlarını dikti. Üretimin istenilen seviyede olması ve taleplerin artmasıyla tarlasını 57 dekarlık alana çıkaran Çekil, yıllık ortalama yaş ve kuru 25 ton gojy berry meyvesi üretiyor.
"SON 2 YILDIR YOĞUN TALEP VAR"
Son 2 yıldır yoğun talep olduğunu belirten Mehmet Çekil, yaşadığı süreci şöyle anlattı:
"ÜRÜNLERİN YÜZDE 90'I YURT DIŞINA GİDİYOR"
"Türkiye, İtalya, İspanya ile Bulgaristan'dan ürün talep ediyorlar ve tercihlerini en çok Türkiye'den yana kullanıyorlar. Bizim verdiğimiz toptancılar ürünün yüzde 80'i ile 90'ını yurt dışına gönderiyorlar."
DEKARDAN 25 BİN TL GETİRİSİ VAR
"Geçen sezon bütün masrafları çıkınca dekar başına 25 bin TL kâr elde ettim. Geçen sezon kilosunu 80 TL'den bu sezon ise 100 TL'den veriyoruz. Daha hasat yapmadan ön sözleşmeyle satış yaparak elimizdeki ürünleri bitirdik."
Üründen, turşu ve reçel de yapıldığını ifade eden Çelik, şunları söyledi:
"ZAHMET AZ, SU İSTEĞİ AZ"
"Biz turşu, reçel, marmelat, çay ve balını yapıyoruz. Birçok gıda sektöründe de kullanılıyor. Zahmeti az olan bir bitki ve su isteği az. Herhangi bir hastalığı yok. Ürünün tek zararlısı kuşlar. Kuşlar içinde fileyle önlem alıyoruz. Zor olan kısmı ise toplanmasıdır. Meyveleri tek tek topluyoruz. Birden fazla işçiyle yapılması gereken bir iş olduğu için köydeki kadınlara da çalışma imkânı sağlamış oluyoruz. "
"SEZONDA 8 KEZ ÜRÜN ALIYORUZ"
"Köyde goji berry üzerine bir de kadın kooperatifi kurduk. 35 dekar alana Tarım İl Müdürlüğü tarafından bir bahçe kuruluyor. Mayıs ayında çiçek açmaya başlıyor ve kasım ayına kadar sezonda 7 - 8 kez ürün alıyoruz. Analizlerde ürünün selenyum açısından çok zengin olduğunu fark ettik. Diğer şehirlerde yetişen goji berry ile arasında ciddi bir selenyum farkı var."