Bakan Özlü İlkokul Öğretmenleri İle Bir Araya Geldi

İlkokul öğretmenleri ile bir araya gelen Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, “En saygın ve kıymetli mesleğin öğretmenlik olduğunu düşünüyorum” dedi.Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, Düzce’nin Çilimli ilçesi Topçular Köyü İlkokulu’ndan ilkokul öğretmenleri Cemal Kazak ve Nezahat Kazak’ı Öğretmenler Günü’nde makamında ağırladı. Bakan Özlü, 3’ncü sınıfa kadar eğitimini Cemal Kazak’tan aldığını, 4’ncü ve 5’nci sınıfta ise Nezahat Kazak’ın öğrencisi olduğunu söyledi. Öğretmenlerinin Öğretmenler Günü’nü kutlayan Bakan Özlü, böyle bir günde onlar ile bir araya gelmekten büyük mutluluk duyduğunu ifade ederek “Kendilerinin Öğretmenler Günü’nü kutluyorum. Daha önce Mecliste görüşmüştük. Şimdi de bakanlıkta görüşüyoruz. Köyümüzün öğretmenleriydi” ifadelerini kullandı.Bakan Özlü, öğretmenlik mesleğinin en önemli meslek olduğuna vurgu yaparak, “Her ne kadar insanlar mühendis olmak, doktor olmak, gazeteci olmak istese de aslında en önemli meslek öğretmenlik. Çünkü öğretmenlere çocuklarımızı emanet ediyoruz. Onları yetiştiriyorlar. Bizleri yetiştiriyorlar. En saygın ve kıymetli mesleğin öğretmenlik olduğunu düşünüyorum” diye konuştu.“Bütün okulu Mahmut olarak okudum fakat diplomada Faruk yazıyordu”Yaşadığı bir anısını paylaşan Bakan Özlü, ilkokuldayken nüfus cüzdanını kaybettiğini ve ilkokul kaydını babasının yaptığını anlatarak, “Benim iki adım var. Bir adım Mahmut, öbürü Faruk. Doğduğumda anlaşamamışlar babaannem Mahmut adını vermek istemiş, doğduğum hastanenin başhekimi de Faruk adını vermiş. Resmi kayıtta Faruk fakat herkes Mahmut diyor. Ben ilkokulu Mahmut olarak bitirdim. Diplomamı alacağım zaman nüfus cüzdanı lazım oldu. Nüfus cüzdanım kayıp, babam çıkardı baktı Faruk yazıyor. Mahmut yazmıyor. Bütün okulu Mahmut olarak okudum fakat diplomada Faruk yazıyordu. Ortaokula gittiğimde biraz garip geldi. Bana evde Mahmut diyorlar, okulda Faruk diyorlar. Bir süre intibak etmekte zorlandım” şeklinde konuştu.“Hocalarımız köyde entegre olmuş öğretenlerdi” diyen Bakan Özlü, “Köyün kahvesi vardır, camisi vardır, komşusu vardır. Tam entegre olmuşlardı. Zaten hocalarım uzun yıllar görev yaptılar. 18 yıl aynı okulda görev yapmak uzun bir zaman. Güzel zamanlardı” değerlendirmesinde bulundu.“Yaşına göre çok olgun bir öğrenciydi”4’ncü ve 5’nci sınıfta Bakan Özlü’nün öğretmeni olan Nezahat Kazak, Bakan Özlü’nün ilkokulda nasıl bir öğrenci olduğunun sorulması üzerine, “Yaşına göre çok olgun bir öğrenciydi. Okula gelir derslerine katılırdı. Yaramazlığını görmedim. Abisi daha hareketliydi ama Faruk Bey çok sakindi. İlkokul resimleri de var bizde, böyle görünüş itibariyle çok sakin bir öğrenciydi. Ama bunun yanında çok zekiydi” açıklamasında bulundu.Öğretmeni Cemal Kazak ise, Bakan Özlü’nün öğrenime önem veren bir ailesinin olduğunu söyledi.Bakan Özlü, konuşmasının ardından öğretmenlerinin ellerini öperek Öğretmenler Günü’nü kutlayıp kendilerine çiçek takdim etti.