Süper Lig'in 27'nci haftasında Fenerbahçe ile Beşiktaş, Kadıköy'de karşı karşıya geldi. Şampiyonluk yarışını yakından ilgilendiren mücadelede konuk ekip Beşiktaş 51. dakikadan itibaren 10 kişi oynadığı mücadelede rakibini 4-2 mağlup ederek 3 puanı hanesine yazdırmayı başardı.
Bu sonucun ardından Beşiktaş puanını 52'ye yükseltirken, lider Galatasaray ile puan farkını 11'e düşürdü. Fenerbahçe ise 54 puanda kalarak Galatasaray'ın kazandığı haftada büyük bir yara aldı.
Kadıköy'deki tarihi derbinin ardından spor yazaları da mücadeleye dair dikkat çeken değerlendirmelerde bulundu.
"Fenerbahçe dün gece kendi sahasında tarih yazdı. Maalesef yaptığı rezilliklerle ve yediği kötü gollerle... Dünya futbolunda 53. dakikalar gibi kırılma anlarına pek rastlanmaz. F.Bahçe, bu dakikada 1-0 öndeydi. 1 penaltı oldu ve penaltı ile birlikte Welinton oyundan atıldı. İşte o anda penaltı atılmadan evvel dünyada hangi futbolsevere sorarsanız sorun, "F.Bahçe maçı aldı" derdi. Çünkü penaltı muhtemelen gol olacak, skor 2-0'a gelecek, kendi sahanda oynuyorsun ve rakip 10 kişi. Ama bu dakikadan sonra dünya futbolunda ender rastlanan olaylar gelişti. Valencia penaltıyı kaçırdı, derken sahaya Redmond adlı Beşiktaşlı oyuncu çıkıverdi."
"Albert Einstein'in bir sözü var. 'Aynı şeyleri tekrar tekrar yapıp, farklı sonuç beklemek deliliktir' diye. Bugün bir manşet atacak olsaydım, 'Jorge Jesus'un iflası' derdim. Yardımcısıyla kulaklıkla haberleşiyor. Bazı şeyleri aklım almıyor. Üçlü savunmada bu ısrarı, kabul edilebilir değil."
"Derbi maçları, oynanan dakikaya kadar tüm geçmişi yok sayar. Çünkü en önemli şey; maçın oynanacağı süredir. O sürede öne çıkacak; inisiyatif alacak ve maçın kaderini değiştirecek oyuculardır. Sistemi, taktiği, organizasyonu belli bir noktaya kadar inşa etmeye çalışabilirsiniz ama inisiyatif sahadaki oyuncunun ayaklarında ve yeteneğindedir."
"Futbolda zeki oyuncular, hemen kendini gösteriyor... Dünkü derbinin ilk yarısında fark yaratan oyuncu olarak 18 yaşındaki pırıl pırıl bir genç, pırıl pırıl bir altın çocuk Arda Güler sahneye çıktı. Arda, 'Einstein' zekası ile Fenerbahçe'yi bir maestro gibi yönetti. Ortaya akıl koydu, diriplingleri, şık hareketleri, çalımları ile gözlerimizin pasını sildi. Derbinin ilk yarısında Arda Güler fırtınasını izledik. Fenerbahçe'yi kazandırdığı penaltı öncesinde Messi'den kesitler sundu. Beşiktaş'ın ne orta sahası, ne de savunması Arda'yı durdurabildi. Çünkü Arda, zekası ile karşısına çıkan her rakibini alt etmeyi başardı."
"Fenerbahçe için sezonun en kilit maçı… Yenerlerse yarışta iddia devam edecek. Beşiktaş için ise ikincilik şansı. 90 dakika boyunca maç önce Fenerbahçe'ye geldi. 1-0 öne geçtin, penaltı kazandın, penaltı ile beraber rakip 1 kişi eksildi. Atsan maç bitecek. Ama işte futbol öyle bir şey ki; işler hesap ettiğin gibi olmuyor. Beşiktaş, 10 kişi kalmasına rağmen direnç göstermeye başladı. Sarı-lacivertliler bu direnci kıramadı. Bir de 'hücum edeyim' derken, yaptıkları inanılmaz defans hataları ile peş peşe golleri yediler. Halil Umut Meler, temaslı oyuna izin veren bir hakem tipi. Nitekim bu maçta da çok sayıda pozisyonu oynatmaya çalıştı ama Fenerbahçe'nin Arda ile kazandığı ilk penaltıda hatalı karar verdi. Jorge Jesus gidecek mi kalacak mı tartışmaları herhalde bu maçtan sonra biter, Jesus da gider!"