’çer-çöp Çorbası’ Büyük Beğeni Topladı

Bodrum’da, Yerli Malı Haftası kapsamında düzenlenen etkinliklerde, doğal ürünlerle beslenmeye ve israf etmemeye dikkat çekildi. ’Slow Food Bodrum’ grubu tarafından bu yıl 5’incisi düzenlenen Toprak Ana Günleri ve Yerli Malı Haftası etkinliklerinde, doğal ürünlerin korunması, sağlıklı beslenme ve israf edilmemesi için vatandaşlara ’çer-çöp çorbası’ ikram edildi.Bu yıl Bodrum Otelciler Derneği’nin de (BODER) destek verdiği etkinlikler kapsamında Bodrum pazar yerinde ’çer-çöp-çorbası’ dağıtıldı. Çorba dağıtımına; Bodrum Kaymakamı Bekir Yılmaz, Belediye Başkan Yardımcısı Taner Uslu, CHP Bodrum İlçe Başkanı Recai Seymen ve çok sayda vatandaş katıldı. Denizci peksimeti ile birlikte vatandaşlara ve pazarcı esnafına ikram edilen çorba kısa sürede tüketildi. Mutfak tezgahında arta kalan, maydanoz, pırasa sapları, havuç, karnabahar yaprakları gibi sebze atıklarından yapılan çorba içenlerin içini ısıtırken, tarifi peşinde koşanlar da oldu. Ücretsiz olarak dağıtılan çorbanın yanında vatandaşlara Bodrum mandalinası da ikram edildi.Etkinliğin ana temasından biri olan israf ile ilgili olarak hazırlanan projelerle, her şey dahil otellerde israfın önüne geçilmesi planlanıyor. Slow Food Bodrum Başkanı Deniz Kurtsan yaptığı açıklamada şunları dile getirdi: “Yerli Malı Haftasını Bodrum’da yerel pazarda kutluyoruz neden? Yerel üret yerel tüket. Zeytinine sahip çık, çekirdekli coğrafi işaretli Bodrum mandalinana sahip çık, ağaçlarına yörene sahip çık, besinine sahip çık çerçevesinde, iyi, temiz, adil gıdaya inanıyoruz.”Öte yandan, Slow Food Toprak Ana Günleri ve Yerli Malı Haftası kapsamında Bodrumlularla bir araya gelen Doç. Dr. Yavuz Dizdar, piyasadaki gıdalar konusunda yine önemli uyarılar yaptı. Dizdar, tavukların yetiştirilmesinde yaygın biçimde antibiyotik kullanıldığını hatırlatarak, bununla ancak o ürünü satın almayarak verilecek tepki ile başa çıkılabileceğini belirtti. Dizdar, “Bu yöntemle söz konusu firmaların genel satışlarında % 2’lik bir kayıp bile oluştursak onlar için ciddi rakamlar demektir. Efendim, biz kim ne derse desin doğruları her yerde, nefes alıp verdiğimiz sürece anlatmaya devam edeceğiz. Yarınlar bizim değil çocuklarımızın. Gençlerimiz bunu görüp geleceklerine sahip çıkmalı” ifadelerini kullandı.